Demir: Önümüzdeki hafta çok kritik

Demir: Önümüzdeki hafta çok kritik
Koronavirüsün Türkiye’deki yayılma hızına bakıldığında önümüzdeki haftanın çok kritik olduğunu belirten Diyarbakır Tabip Odası Başkanı Mehmet...

Koronavirüsün Türkiye’deki yayılma hızına bakıldığında önümüzdeki haftanın çok kritik olduğunu belirten Diyarbakır Tabip Odası Başkanı Mehmet Şerif Demir, Sağlık Bakanlığı’nın kent verilerini açık bir biçimde açıklamasında fayda olduğunu savundu. Duyulan her bilgiye güvenilmemesi gerektiğinin de altını çizen Demir, doğru bilgi için Sağlık Bakanlığı, TTB, Diyarbakır Tabip Odası, uzman klinik derneklerinin resmî hesaplarının takip edilmesi gerektiğini söyledi

DİYARBAKIR YENİGÜN - Koronavirüs nedeniyle dünyadaki ölüm sayısı 20 binlere, vaka sayısı 400 binlere dayanırken, Türkiye’de ölüm sayısı ve vaka sayısı artıyor. Sağlık Bakanlığının son verilerine göre, Türkiye’de ölü sayısı 59, vaka sayısı 2 bin 433 oldu. Vaka sayısı ile yaşamını yitirenlerin sayısının artması endişeleri beraberinde getirirken, koronavirüsle mücadeleyi Diyarbakır Tabip Odası Başkanı Mehmet Şerif Demir, Mezopotamya Ajansına (MA) değerlendirdi.

‘Hızlı artış yaşanabilir’

Sağlık Bakanlığı’nın şu ana kadar yapılan testlere dair yaptığı açıklamaya işaret eden Demir, “Türkiye’de şu anda yeteri kadar test yapılmadığı, hastaların yüzde 20’sinin hastaneye gelip tanı aldığını düşünürsek, sayının daha fazla olduğu düşünebiliriz” dedi.  Hastalığın diğer ülkelerdeki yayılma hızına ve Türkiye’deki yayılma hızına bakıldığında önümüzdeki haftanın çok kritik olduğunu kaydeden Demir, hızlı bir artışın yaşanabileceğini belirterek, gerekli önlemlerin zamanında alınmasının yaşamsal önemde olduğunun altını çizdi.

Diyarbakır’daki son durum

Diyarbakır’daki duruma ilişkin bilgi veren Demir, bu sürece ilişkin yetkililerden bilgi alamadıklarını ifade ederek, meslektaşlarından aldıkları bilgiye göre pozitif vakaların olduğunu bildiklerini kaydetti. Diyarbakır’da şu ana kadar kaç kişiye test yapıldığı bilgisine sahip olmadıklarını anlatan Demir, “Diyarbakır’da şüpheli ve karantina altına alınan vakalar, gerek hastanede veya evde takip ediliyor. İlimizdeki pandemi hastaneleri belirlendi. Bu hastanelerde gerekli hazırlıklar yapılıyor. Şu anda şüpheli ve tanı alan vakalar Gazi Yaşargil Eğitim Araştırma Hastanesi ve Dicle Üniversitesi’nde takip ediliyor. Yurt dışından gelen vakalara aile hekimleri üzerinden ulaşılmaya çalışılmakta ve takipleri yapılmış, çalışılmaktadır. Diyarbakır’da şu an test çalışılmıyor. Diyarbakır’da alınan testler de Ankara’ya gönderilmektedir. Bu testlerin sonuçlarının alınması zaman almaktadır. Sağlık Bakanlığının paylaştığı ve bu hafta açılacak yeni test laboratuvarları arasında Diyarbakır da var. İl Sağlık Müdürlüğü ile görüşmelerimizde bu hafta içinde test kitlerinin geleceği ve testlerin burada yapılmaya başlanacağı dile getirildi” diye konuştu.

‘Test sayısı çok az’

Nüfus oranı ile yapılan test sayısı karşılaştırıldığında Türkiye’nin kişi başına en az test yapan ülkelerden biri olduğunu savunan Demir, “Az test yaparak bu sorunu çözme olanağımız yok. Test sayısını ne kadar fazlalaştırırsak, bütün illerde ve hastanelere yayarak ne kadar kısa sürede testi yaparsak o kadar risk altındaki toplumu koruma potansiyelimiz artar. Dolayısıyla test sayısını arttırmamız lazım" ifadelerini kullandı.   Vaka sayısının hızla ilerlediğine vurgu yapan Demir, bunun da hastanelere talebin artmasını beraberinde getireceğini belirterek, “O zaman bizim sağlık sistemimizin yanıt verme kapasitesini artırmaya ihtiyacı var. Bunun için de illere ve bölgelere göre yoğun bakımlarda gözlenen eşitsizlikleri giderecek önlemler alınmalı. Sağlık Bakanlığı tarafından illere göre pandemi hastaneleri belirlendi. Bir an önce bu hastanelerde tüm hazırlıklar tamamlamalıdır. Acil olmayan ameliyatlar ertelenmeli ki yoğun bakımlar bu hastalar için kullanılabilsin. Özel sektör, kamu sektörü ayrımı gözetmeksizin bütün bu yoğun bakımların bu hastalar için kullanılabileceği bir düzenleme yapılmalı” şeklinde konuştu.

‘Koruyucu ekipman sağlanmalı’

Salgına karşı mücadele de kapasitesinin arttırılabilmesi için sağlık çalışanı sayısının artırılması çağrısında bulunan Demir, bunun için öncelikle güvenlik soruşturması ve ihraçlardan kaynaklı kamudan ihraç edilen ve pasif durumda bulunan tüm sağlık çalışanlarının göreve başlatılarak gerekli planlamaların yapılmasını istedi. Sağlık çalışanlarının sağlığının korunmasının salgınla mücadelede başarının önemli bileşenlerinden biri olduğu hatırlatmasına bulunan Demir, “Akşam alkışları hekimler ve sağlık çalışanlarının morallerini yükseltiyor, güç veriyor. Ancak salgınla mücadelede en riskli grupta olan sağlık çalışanlarının koruyucu ekipman eksikliğinin hızla ve daha fazla gecikmeden giderilmesi gerekiyor” dedi.    Toplumun doğru bilgilendirmesinin önemine değinen Demir, “Toplumda çok büyük bir panik ve kaygı mevcuttur. Bakanlığın her gece saat 12'de bu açıklamayı yapmasından ise daha uygun bir saatte yapması gerekir. Hangi illerde bu hastalık görülüyor, kaç test yapılmış, kaç kişi hayatını kaybetmiş; bunları açık bir biçimde ortaya koymasında fayda var ki toplum açık ve şeffaf bir biçimde bu sürecin yürütüldüğüne ikna olsun” şeklinde konuştu.

‘Paniğe kapılmayın’

Duyulan her bilgiye güvenilmemesi gerektiğini belirten Demir, doğru bilgi için Sağlık Bakanlığı, TTB, Diyarbakır Tabip Odası, uzman klinik derneklerinin resmî hesaplarının takip edilmesi gerektiğini söyledi. Demir, bu süreçte yurttaşların paniğe kapılmadan gerekli önlemleri alması gerektiğini belirterek, “Özellikle risk grubundakiler, yani 60 yaşın üstünde, 60 yaşında olmasa bile kalp hastalığı, akciğer hastalığı ve şeker hastalığı olanlar başta olmak üzere zorda kalmadıkça evden çıkmasınlar” diye belirtti. (MA)

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.