“Karne endeksli sevgi, çocukta özgüven kaybına neden olur”

“Karne endeksli sevgi, çocukta özgüven kaybına neden olur”
Yarıyıl tatiline girilecek olmasıyla ilgili değerlendirmelerde bulunan rehber öğretmenler, karne endeksli sevginin, çocukta ciddi anlamda özgüven kaybına...

Yarıyıl tatiline girilecek olmasıyla ilgili değerlendirmelerde bulunan rehber öğretmenler, karne endeksli sevginin, çocukta ciddi anlamda özgüven kaybına neden olacağını belirtiyor

DİYARBAKIR - Milyonlarca ilkokul, ortaokul ve lise öğrencisi, 2018-2019 eğitim ve öğretim yılının birinci dönemini yarın alacağı karneyle sonlandırmış olacak.  Rehber Öğretmeni Avni Altın, öğrenci ve ebeveynlere tatil süreciyle ilgili tavsiyelerde bulundu. Anne ve babaların karne endeksli sevgisinin çocuklarda ciddi anlamda özgüven kaybına neden olacağını vurgulayan Altın, öğrencilerin de tatil sürecini çok iyi değerlendirmeleri gerektiğini söyledi. Altın, "Okula devam eden kardeşlerimize 'En çok neyi seviyorsun?' diye soru sorduğumuzda yüzde 90'ı 'Tatili seviyorum.' der. Çoğu öğrenci, içinde okul ve sınavın olmadığı bu 15 günlük zaman zarfını boş zaman olarak değerlendiriyor ve ele alıyor. Aslında bu boş zaman iyi değerlendirilirse hem şu an içinde bulunmuş olduğu durum hem de gelecekte hayatını belirleyecek olan durum düzeltilebilir." dedi.

“Çocuğun yetenekleri doğrultusunda gelişimine katkı sağlanabilir”

Ebeveynlerin, çocuklarını koşulsuz sevmeleri ve bunu onlara hissettirmeleri gerektiğini dile getiren Altın, şunları söyledi: "Çünkü şartlı ya da koşullu olarak çocuğu sevmek, çocuğun özgüveni açısından sıkıntılıdır. Belki bu şekilde çocuğun ileriki yaşamında ortaya çıkacak yetenek ve kabiliyetini köreltmiş olacağız. Bu konuda anne ve baba, kendi çocuğunun yetenek ve kabiliyetinin farkına varırsa bu kabiliyet ve yetenek doğrultusunda çocuğunun gelişimine katkı sağlayabilir. Karne alındığında ders notu düşük öğrencilere karşı önyargı oluştuğunu anlatan Altın, "Öğrencilere, 'Falan kişinin, komşunun çocuğunun ders durumu iyidir. Seninki neden kötüdür?' dememek lazım. Kendi sevgisini karne endeksli ya da akademik başarıya endeksli olarak vermeye çalıştığında çocukta ciddi anlamda özgüven kaybı olur. Belki çocuğun karnesi kötüdür ama farklı yetenek veya kabiliyeti olabilir. Anne ve baba, çocuğun karnesinde eksikler varsa olumlu cümleler kurarak çocuğu ikinci döneme daha iyi hazırlayabilir. 'Çocuğum, sen A, B veya C dersinden düşük aldın. Eminim ki ikinci dönem bunu düzeltebilirsin. Yapabileceğine inanıyorum.' gibi cümleler kurarak çocuğu ikinci döneme daha iyi hazırlayabiliriz. Anne ve babanın şu an içinde bulunduğu durum ya da çocuğa karşı göstereceği sevgi, onun gelecekte başarılı bir çocuk olmasını olumlu yönde etkileyecektir." ifadelerini kullandı.

Tatil süreciyle ilgili tavsiyeler

Altın, 15 günlük tatil süreci için öğrencilere bazı tavsiyelerde bulunarak, "Birinci önerimiz, plan yapmaktır. Tatili, belli bir program yaparak değerlendirmek gerekir. İkinci önerimiz, dersi bırakmamaktır. Çocuk, 15 günlük zaman zarfını boş vakit değil de 'Eksik olduğum dersleri nasıl telafi edebilirim?' mantığından hareketle çalışıp, bunun düzeltilebileceği kanaati içerisinde olmalıdır. Üçüncü önerimiz, kitap okumaktır. Çünkü kitap okumak, çocuğun kabiliyetini, yeteneğini, fikir üretme ve soyut düşünebilme becerisini olumlu yönde etkiler. Kitap okuyarak okuldaki derse olumlu katkı sağlanabileceğine inanmak lazım. Dördüncü önerimiz, aile ile iyi vakit geçirmektir. Evde anne ve babalarına yardımcı olabilirler. Ebeveynler, gelişim özelliğine ya da hobilerine göre çocuklarıyla oyun oynayabilirler. Bununla beraber kültürel faaliyetler, sosyal etkinlikler yapılabilir. Böylelikle çocuk, belki yıl içinde yapamadığı birçok etkinliği bu 15 günlük zaman zarfı içerisinde değerlendirebilir." şeklinde konuştu. (İLKHA)

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.