Kanser hastası gencin yardım çığlığı; Ölmek istemiyorum

Bağlar’da iki gözlü derme çatma evde ailesiyle kirada yaşayan 18 yaşındaki Kağan Çelik, iki yıl önce yakalandığı kanser hastalığı yüzünden adeta çöktü. Vücudunun çeşitli bölgeleri moraran, böbrek ve birçok organı iflas etme noktasına gelen genç Kağan’ın yardım çığlıkları yürek parçalıyor. Yardım bulamaması nedeniyle söz konusu hastalık için çok önemli olan morali de çöken Kağan ve ailesi, yetkililer ve hayırseverlerin bir seferberlik başlatması isteniliyor. Yaşamak, hastalığın pençesinden kurtulmak için çırpınışlarına rağmen sesini bir türlü duyuramayan Kağan Çelik’in, sesine ses olmak adına teyzesinin çektiği bir dakikalık videoda ‘Ölmek istemediğini’ haykırması dikkat çekiyor

DİYARBAKIR YENİGÜN -Diyarbakır’ın Bağlar ilçesi Muradiye Mahallesinde gecekonduların bulunduğu 161’inci sokak no 3 iki gözlü derme çatma evde ailesiyle kirada yaşayan 18 yaşındaki Kağan Çelik, bundan iki yıl önce yaşadığı rahatsızlık üzerine ailesiyle gittiği hastanede kan kanseri olduğu öğrenildi. Kendisinde ve ailesinde büyük bir yıkıma yol açan gelişme üzerine zaman geçirmeden tedavi yolları araştırılırken, 7-8 defa kemoterapi gören Kağan, hastalığın ilerlemesi ve kullandığı ilaçların ağırlığı karşısında vücudunun çeşitli bölgeleri moraran, böbrek ve birçok organı iflas etme noktasına geldi. Saçları dökülen ve kendine olan güvenini yitiren genç Kağan, moralmen de çöktü. Kendisini arkadaşlarından gizlemeye başlayan ve sosyal hayatı bir anda sıfıra inen Kağan, hastalığı için hayati önem taşıyan moralini de yitirince durumu iyice kötüleşti.

‘Çocuğunuz için artık yapacak bir şey yok, alıp evinize götürün’

Son olarak gördüğü kemoterapinin ardından kardeşlerinden birinden alınan doku ile Malatya’da ilik nakli ameliyatı olan genç Kağan, bir umut ile yaşama bağlanırken, hemen hemen her hafta Malatya iline kontrole gidip gelmeye başladı. En son geçtiğimiz günlerde doktoruna kontrole giden Kağan’ın ailesini çağıran hastane yönetimi, ‘Çocuğunuz için artık yapacak bir şey yok, alıp evinize götürün’ şeklindeki ağır sözleriyle Çelik ailesinin olan ümidinin de yitirilmesine neden oldu.

Son durumu görenlerin yüreğini burkuyor

Ameliyat sonrası yaşamak için adeta direnen Kağan Çelik, her fırsatta ölmek istemediğini ve bunun için hastalıkla mücadele edeceğini başta kendisine ve aile fertlerine söz verdi, ancak doktorlarının bu yöndeki ümitsiz çıkışı karşısında bir kez daha çöken Kağan’ın son durumu görenlerin yüreğini burkuyor.

“Saçlarını bazen onun için tarardım”

Kağan’ın acılı annesi Sevda Çelik, çok efendi ve saygılı olan oğlunun aynı zamanda çok talihsiz olduğunu belirterek, “Oğlum şimdiye kadar hak ettiği gibi bir hayat yaşayamadı garibim. Arkadaşlarının istekleri gibi isteklerini karşılayamadık hiçbir zaman. Maddi imkansızlıklar yüzünden onu okuldan almak zorunda kalmıştık. Onun o haline üzülürken, bir gün fenalaştı. Hastaneye götürdük, doktorlar kan kanseri olduğunu söyleyince kan beynime sıçradı, hastaneyi bir birine kattım, bayıldım öldüm orada. Günlerce kendine gelemedim ama oğlum için güçlü durmam gerekiyordu ve güçlü durmaya çalıştım. 7-8 defa kemoterapi yapıldı, ameliyatlar, ilaçlar oğlumun vücudu şişti morardı, saçları döküldü, ne çok severdi saçlarını bazen onun için tarardım. Gecem gündüzüm Kağanım olmuştu. Malatya’da diğer kardeşinden alınan doku ile ameliyat ettirdik, oğlumun düzeleceğine olan küçük de olsa bir inancım vardı. Çok zor şartlar altında gittiğimiz Malatya’da iyi bir ameliyat geçirmiştik ancak son kontrolde doktorların ‘Çocuğunuz için artık yapacak bir şey yok, alıp evinize götürün’ şeklindeki ağır sözleri karşısında ümidimizi tamamen yitirdik, ne yapacağız bilmiyorum” dedi.

“Özgüveni tamamen çöktü, arkadaşlarından kaçıyor”

Kimsenin kendileriyle ilgilenmediğini yetkililerden çocuğunun kurtulması için yardım talep ettiğini anlatan Çelik, “Bizim maddi durumumuz yok, derme çatma bir evde yaşıyoruz. Bir defa evimiz, bir hasta için hiç uygun bir ev değil ama kiradayız ve maddi gücümüz buna zor yetiyor. Oğlum için hijyenik bir ortam olmalı ama maalesef henüz hijyenik bir yatağı bile yok. Ne lavabosu, ne banyosu, kendisine ait olan bir yatağı bile yok. Birçok isteği var bunları yerine getiremiyoruz. Yatak gibi, bir bilgisayar gibi. Morali bozuldu, sosyal hayatı bitti, özgüveni tamamen çöktü, arkadaşlarından kaçıyor. Kendisini gelip, görmek isteyen arkadaşlarını görmek istemiyor, saklanıyor, bu halinden utanıyor. Ne olur bizlere yardım edin, sizinde çocuklarınız bu durumda olabilirdi Allah korusun” şeklinde acısını paylaştı.

“Ölmek istemiyorum, lütfen yardım edin!”

Hastalığın pençesinde kıvranan genç Kağan ise, dilinden sadece iki cümle dökülüyor. “Ölmek istemiyorum, lütfen yardım edin!” diyen Kağan’ın bu sözleri adeta yürekleri yangın yerine çeviriyor. Kendisini neyin mutlu edeceğini sorduğumuz da ise Kağan, “Bir tablet bir bilgisayar, bir de yatak” şeklindeki kısa cevap verdi.

Sahipsizliğin birçok alanda hissedildiği Diyarbakır’da Kağan’ın kurtulması için herkesin devreye girmesini beklenirken, yardım bulamaması nedeniyle söz konusu hastalık için çok önemli olan morali de çöken Kağan adeta gün sayıyor. Başta Vali ve Belediye Başkanı Hasan Basri Güzeloğlu olmak üzere yetkililer ve hayırseverlerin “Kağan’a Sahip Çık Diyarbakır” şeklinde bir seferberlik başlatması isteniliyor. Ölmemek için, hastalığın pençesinden kurtulmak için çırpınışlarına rağmen sesini bir türlü duyuramayan Kağan Çelik’in, sesine ses olmak adına teyzesinin çektiği bir dakikalık videoda ‘Ölmek istemediğini’ haykırması dikkat çekiyor. (Haber Merkezi)