HDP'den açlık grevlerine destek mitingi
HDP, Diyarbakır’da “Demokrasi, özgürlük ve adalet” mitingi düzenledi. Abdullah Öcalan’ın ailesi ve avukatlarıyla görüşmesine izin verilmesi talebiyle cezaevlerinde yapılan açlık grevlerine dikkat çekmek amacıyla düzenlenen mitinge Mitinde HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, DTK Eş Başkanı Bedran Öztürk, DBP Eş Genel Başkanı Mehmet Arslan ve milletvekilleri katıldı.
‘ÖCALAN BARIŞ İÇİN ÖNEMLİ BİR FAKTÖR’
Açlık grevini başlatan ve Diyarbakır E Tipi Kapalı Cezaevi’nde bulunan HDP Hakkari Milletvekili Leyla Güven, mitinge mektup gönderdi.
“Sayın Öcalan üzerindeki tecrit, toplumsal barışın kalıcılaşmasının önünde bir engeldir” diyen Güven, “Sayın Öcalan toplumsal barışın inşasında önemli bir aktördür. Bunu yaptığı teorik ve pratik deneyimleriyle fazlasıyla kanıtladı. Talebimin gerçekleşmesi durumunda ortaya çıkacak olumlu sonuçları gördükleri ve bildikleri için, eylemim daha ilk günden itibaren içeriden ve dışarıdan 7’den 70’e sahiplenildi” ifadelerini kullandı.
‘SEVE SEVE ÖLÜMÜ KUCAKLAYACAK BİR NOKTADAYIM’
“Zafere ulaşacaklarını” belirten Güven şöyle devam etti:
“İnancımız ve irademizle bu direnişimizin sonunu zafere ulaştıracağız. Tarihi süreçlerin içinden geçtiğimiz şu günlerde, sizlerle tüm koşullarda ve imkansızlıklara rağmen deyim yerindeyse ‘duvarları yıka yıka özgür bilinç ve iradeler temelinde buluşmak tutsak edilmeyecek olan tüm yarınlarımızla kendimizi ifade edecek zeminler yaratmak, büyük moral ve coşku ifadesidir benim içinde. Uğruna ölecek bir yaşam gerçeğini soluduğumun ve bu uğurda seve seve ölümü kucaklayacak bir noktada olduğumu belirtiyorum.”
BULDAN: ANKARA’NIN BU MEYDANDA VERİLEN MESAJI İYİ OKUMASI GEREKİYOR
Binlerce kişinin katıldığı mitingde konuşan HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, “Bu meydanda 8 Mart’larda, Neroz’larda toplanan insanlar birlikte halaylar çekmiş, zılgıtlar çekmiş ve Ankara’ya güçlü mesajlar göndermiştir. Bugün burada bir kez daha adalet için, hukuk için, kardeşlik için ve özgürlük için bir araya geldiysek Ankara’nın bu mesajı iyi okuması gerekiyor. Bugün yaşadığımız tecrit başta olmak üzere tüm adaletsizlik ve hukuksuzlukların son bulması için, bu ülkenin toplumsal barışı, özgürlüğü, kardeşliği için bir araya gelmiş insanlar burada” dedi.
‘İMRALI 20 YILDIR TECRİTLE YÖNETİLİYOR’
“İmralı Cezaevi aslında başından beri yani yaklaşık 20 yıldır tecrit ile yönetiliyor” diyen Buldan, şunları söyledi:
“2011 ve 2015 yılları arasında İmralı Adası’nda başlayan müzakere görüşmeleri bile bize gösterdi ki; Sayın Öcalan ile görüşmeler yapıldığı zaman bu ülkede insanlar geleceğe umutla ve güvenle bakıyordu. Bu ülkede o dönemde hiç kimse yaşamını yitirmiyordu. Ne zaman o kapı kapandı ve Sayın Öcalan ağırlaştırılmış bir tecrit ile karşı karşıya kaldı işte o zaman bu ülkede her türlü kriz ve kaos yaşanmaya başladı. Ama bizler bu ülkenin yurttaşları olarak hiçbir zaman bu ülkenin çatışmalı süreçler yaşamaması için hep çaba sarf ettik ve bundan sonra da bu çabayı sürdüreceğiz.”
‘GÖRÜŞME ÖNEMLİ AMA TECRİT ORTADAN KALMADI’
Abdullah Öcalan’ın kardeşi Mehmet Öcalan’la görüşmesinin önemli olduğunu belirten Buldan, “Leyla Güven’in açlık grevinin sona ermesi için mutlaka ama mutlaka tecridin sona ermesi gerekiyor. Geçen hafta İmralı Cezaevi’ne gidilmesi tabii ki önemlidir. Ancak bu sadece bir aile görüşüdür ve bu görüşme ile tecrit ortadan kalkmamıştır. Bu süreçte bu ülkeyi yönetenler Türkiye toplumunun farklı kesimlerinin bu talebini dinlerse eğer demokratikleşmenin önünü açacaktır. İnanıyorum ki Türkiye halkları tecridin kaldırılmasını birlikte başaracaktır” diye konuştu.
‘TECRİT YENİK DÜŞECEK’
DTK Eş Başkanı Bedran Öztürk, “Eşbaşkanımız ve Hakkari Milletvekilimiz Leyla Güven’i selamlıyoruz. Bugüne kadar birçok defa Kürdistan’a ağır saldırılar yapıldı. Birçok kez havadan gelip, karadan gittiler. Bu hükümetten önce de birçok kişi denedi, Kürtleri bitireceğiz dedi. Halkımız iradesi ve duruşu ile bunu parçaladı. Kimse onları tanımıyor bile. AKP-MHP faşist iktidarı bu amaçla Kürt halkına yöneliyor. Direnişimiz karşısında kaçarak gidecekler. Sayın Öcalan bir kişi değil, Kürt halkının iradesidir. Milyonların iradesidir. Sayın Öcalan üzerindeki tecrit Kürt halkının iradesine yönelik tecrittir” dedi.
‘KÜRTLERİN İRADESİ MUHATAP ALINMALI’
Bedran Öztürk’ün ardında konuşan DBP Eş Genel Başkanı Mehmet Arslan, “Onuru, halkı ve özgürlük mücadelesi için canını ortaya koyan Leyla Güven ve onun yoldaşlarına selam olsun” dedi.
Arslan, şunları söyledi:
“Cezaevlerindeki tüm yoldaşlarımız Kürtlere karşı geliştirilen bu kirli politikalara karşı direniyorlar. Onlarca kez söylendi; bu topraklarda savaş, gerilimle hiçbir sorun çözülmedi. Bundan sonrada çözülmeyecek. Bu devleti ve ülkeyi yönetenler, halkı yok sayarak değil, Kürtlerin iradelerini muhatap alarak, sorunu çözmeyi esas almalıdır. AKP bu faşist anlayışa karşı teslim olacak bir tane Kürt bulamayacaktır. En büyük örneği, DTK Eşbaşkanı Leyla Güven, Sebahat Tuncel ve yüzlerce Kürt siyasi tutsakların eylemidir. Kürtleri siyaseten tasfiye ederim, gözaltı ve tutuklamalarla gözdağı vererek, teslim almayı düşünenler hayal kırıklığına uğrayacaklardır.”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.