‘Sosyal medya tacizlerinde ceza artıyor’
Tacizleri ifşa olan yazar Hasan Ali Toptaş ile bir kez daha gündeme gelen taciz olaylarıyla sosyal platformlarda da sıkça karşılaşılıyor. Her gün binlerce insanın mağduru olduğu dijital tacizlerin hukuki boyutlarına dair konuşan Avukat Arjen Amaç, posta veya elektronik haberleşme araçlarının sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle taciz suçunun işlenmesi hâlinde verilecek cezanın yarı oranında artırıldığını vurguladı
Foto: Arşiv
Yağmur Ensari
YENİGÜN ÖZEL – Geçtiğimiz hafta 20 civarında kadını taciz iddiasıyla gündeme gelen yazar Hasan Ali Toptaş ve yine taciz ile suçlanan yazar İbrahim Çolak’ın yaşamına son vermesiyle kadına yönelik taciz ve cinsel şiddet tekrar görünür hale geldi. Pandemi döneminde internet ve sosyal medya kullanımının artması beraberinde kadınlara yönelik dijital şiddette de patlama yaşanmasına sebep oldu. Farklı verilere göre, kadınların dijital şiddete maruz kalma oranı erkeklere göre çok daha fazla. Türkiye’de sosyal medya, cep telefonu mesajları ve internet üzerinden kadına yönelik şiddet ciddi boyutlara ulaşırken, 18-24 yaş aralığındaki kadınlar dijital şiddete daha fazla maruz kalıyor. Sosyal medya tacizlerinin hukuk i boyutunu ele alan Avukat Arjen Amaç, istek dışında atılan cinsel içerikli mesaj, fotoğraf, video kaydı ile üst üste aranmanın cinsel taciz olduğunu vurgulayarak, tacize maruz kalan mağdurların hukuki yollara başvurması gerektiğini söyledi.
‘Her gün binlerce insan bu suçun mağduru olmaktadır’
Cinsel tacizin sosyal medyadan işlenmesi halinde suçun şikayete tabii olmaktan çıktığını söyleye Amaç, şöyle konuştu: “Günümüzde kadınlar sosyal hayatlarında yaşadıkları baskı ve tacizler yetmezmiş gibi bir de sosyal medya platformları üzerinden taciz ediliyorlar bu haberleri üzüntüyle öğreniyoruz ve tehdit edildikleri, ailelerinden çekindikleri ve utandıkları için duymadığımız daha nice taciz skandalı var. Öncelikle cinsel taciz suçu TCK Madde 105’te “Cinsel Dokunulmazlığa Karşı Suçlar” arasında düzenlenmiştir. Tacizin hukuki bakımdan tanımına baktığımızda cinsel taciz, cinsel arzu ve isteklerini tatmin etmek üzere bir kimsenin başka bir kimseyi bedensel herhangi bir temasta bulunmadan rahatsız etmesidir. Cinsel taciz suçu bedensel temas olmaksızın cinsel davranışlarla işlenebilen bir suçtur. Bedensel anlamda bir temas olduğu durumlarda ise “cinsel saldırı suçu” oluşur. Söz konusu cinsel taciz suçuna günümüzde sosyal medya platformlarında sıkça rastlanılmakta ve bu konuda savcılığa birçok başvuruda bulunulmaktadır.
Bu suç sadece kadınlara karşı değil, pedofiliye varacak şekilde 18 yaşından küçük kız çocuklarına karşı ve hatta 18 yaşında erkek çocuklarına karşı da işlenmektedir. Telefonla, sözlü, mesajlaşma suretiyle, mail yoluyla, sosyal medya yorumlarıyla her gün binlerce insan bu suçun mağduru olmaktadır. Bu suçun gerçekleşebilmesi cinsel içerikli davranış, söz veya yazının yanında cinsel organ paylaşımı ve cinsel içerikli fotoğraf isteme şeklinde de gündeme gelmektedir.
‘Sosyal medya tacizinde suç şikâyete tabii olmaktan çıkar’
Cinsel Taciz suçunu düzenleyen TCK 105. Maddesinin 1.fıkrası “Bir kimseyi cinsel amaçlı olarak taciz eden kişi hakkında, mağdurun şikayeti üzerine, üç aydan iki yıla kadar hapis cezasına veya adlî para cezasına fiilin çocuğa karşı işlenmesi hâlinde altı aydan üç yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.” diyerek bu suçun, mağdurun şikayetine tabi olduğuna işaret etmektedir. Mağdurun şikayeti olmaksızın söz konusu suç bakımından bir soruşturma veya kovuşturma yapılamayacaktır. Ancak yine 105. Maddenin 2. Fıkrasının d bendi uyarınca “Posta veya elektronik haberleşme araçlarının sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle,” işlenmesi hâlinde yukarıdaki fıkraya göre verilecek ceza yarı oranında artırılır’ denilmektedir. Söz konusu 2. Fıkra kapsamında yer alan tanımlar cinsel taciz suçunun nitelikli hallerini belirlemektedir. Cinsel taciz suçunun nitelikli olarak işlenmesi halinde örneğin ‘d’ bendi uyarınca “Posta veya elektronik haberleşme araçlarının sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle” ele aldığımızda bu suç artık mağdurun şikâyetine tabi olmaktan çıkacaktır.”
‘Ceza yarı oranında arttırılır’
Sosyal medyada üzerinden işlenen taciz suçlarında cezanın yarı oranında arttırıldığına dikkat çeken Amaç, “Elektronik haberleşme ve postadan kasıt her türlü sosyal medya platformu, mailler ve telefon görüşme ya da mesajlaşmalarını kapsadığından, bu suçun sosyal medya veya telefon üzerinden işlenmesi durumunda mağdurun şikayeti aranmayacak ve ceza yarı oranında artırılacaktır. Kısacası sosyal medya üzerinden veya telefondan cinsel tacize maruz kalmak bu suçu nitelikli hale getirmekte, ceza alt sınırını yarı oranında artırmakta ve suçu şikayete tabi olmaktan çıkarmaktadır.Sosyal medya üzerinden tacize uğrayan mağdur sonradan şikayetten vazgeçse dahi kamu adına yargılamaya devam edilecektir” diye konuştu.
Hangi sözler ve hareketler cinsel taciz suçunu oluşturur?
Amaç, sözlerine şöyle devam etti: “Kanun hangi söz ve eylemlerin cinsel taciz suçunu oluşturacağını belirtmemiştir. Ancak Yargıtay içtihatlarında “Öpüşelim, sevişelim, seni çok özledim, dudakların çok güzel yavrum, serpilmiş çok güzel olmuşsun, sesin çok tahrik edici, seni istiyorum, senin için yanıyorum, soyun, vücudun çok güzel vb.” sözler cinsel taciz olarak nitelendirilmiştir. Ayrıca defalarca üst üste veya gün aşırı aramak ve mesaj atmak, cinsel içerikli fotoğraf veya video göndermek, cinsel içerikli el hareketi yapmak, cinsel ilişki teklif etmek de cinsel taciz suçunu oluşturur. Buna karşın ahlak sınırları içerisinde yapılan evlenme teklifi, tanışma isteği veya beğeni ifadelerinin cinsel taciz suçunu oluşturmayacağı kabul edilir.”
Cinsel tacize maruz kalındığında ne yapılmalı?
Tacize maruz kalanların yargı yoluna başvurması gerektiğini söyleyen Amaç, tacize maruz kalındığında yapılması gerekenleri şöyle sıraladı:
- Öncelikle hemen ekran görüntüsü alınmalıdır.
- Veri dosyaları, fotoğraf ve videolar, sunucu kayıt dosyaları, e-posta içerikleri, yazışma kayıtları, internet geçmişi delil olarak sunulabilir.
- Sosyal medya platformlarının ‘bildir/şikayet et’ özelliğini kullanıp hesabının kapatılması sağlanabilir.
- Karakola veya bulunduğunuz yer ili/ilçesi Cumhuriyet Başsavcılığına gidip şikayetçi olabilirsiniz. Yine bulunduğunuz yer ili/ilçesi Cumhuriyet Başsavcılığa şikâyetinizi ve beyanlarınızı içeren bir dilekçe ile de başvurabilirsiniz.
- Elinizde bulunan ekran görüntülerini, mesajları vb her türlü delili dilekçenize ek olarak eklemeniz süreci kısaltacak ve ispat açısından lehinize bir durum yaratacağından dilekçenize mutlaka delillerinizi ekleyip başvuruda bulunun.
- Bu süreci kendiniz takip edebileceğiniz gibi her zaman bir avukattan profesyonel hukuki destek almak da sizin lehinize olacaktır” ifadelerini kullandı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.