Diyarbakırlı Gazeteci-Yazar Mehmet Mercan hayatını kaybetti.

Diyarbakırlı Gazeteci-Yazar Mehmet Mercan hayatını kaybetti.
Diyarbakırlı gazeteci ve yazar Mehmet Mercan hayatını kaybetti.

YENİGÜN HABER – Diyarbakırlı gazeteci ve yazar Mehmet Mercan hayatını kaybetti.

1953 yılında başladığı gazetecilik yaşamı boyunca Cumhuriyet, Hürriyet ve Akşam gazetelerinde çalışan duayen gazeteci Mercan, yaşadığı Adana’da yaşamını yitirdi.

Bir süreden beri hastanede tedavi gören Mehmet Mercan bugün saat 15.00 sıralarında yaşama gözlerini yumdu.

86 yaşında olan Mercan, yarın çocuklarının yaşadığı Adana’da öğlen namazını müteakip Asri Mezarlıkta toprağa verilecek.

Mehmet Mercan'ın, ayrıca aktif gazetecilik yıllarımda izlediği olayların öykülerinin yer aldığı “Gazetecilik Anıları” ile “Diyarbakır Ünlüleri - Işık Tanrısına Adanmış Kent; AMİDA - Diyarbakır Basın Tarihi” adlaıyla basıma hazır 4 kitabı daha vardır. Bunların dışında “Çukurova Basını: Gazeteler ve Gazeteciler - Kurtuluşun Destanı; 5 Ocak - Adana Ünlüleri” adlı 3 kitap çalışması da ayrıca devam ediyor.

MEHMET MERCAN KİMDİR?

Gazeteci-yazar. 1934 (nüfusta 1937) yılında Diyarbakır'da doğdu. Çocukluğu, çok renkli, geleneklerine, göreneklerine bağlı Alipaşa Mahallesi'nde geçti. Sonra, 1939 yılında Hıristiyanlığın tüm mezheplerine mensup insanların, Müslümanların ve Yahudilerin, içiçe yaşadığı, komşuluk ilişkilerinin akrabalık ölçüsünde yoğun olduğu, renkli, canlı, Fatihpaşa Mahallesi'ne taşındı, sonra da Hançepek’e…

Fatihpaşa Mahallesine taşındıklarında İkinci Dünya Savaşı’nın en zorlu yıllarıydı. Büyük bir ekonomik kriz yaşanıyordu kentte. Aileler tutumlu davranmak zorunda kalıyordu. Elbiseler, ayakkabılar yamanarak, büyüklerin elbiseleri küçüklere uydurularak giyiliyordu. 1940’lı yıllarda fiilen "kıtlık" vardı. Ekmek, gaz, bez, çay, şeker gibi birçok temel madde karneye bağlanmıştı. Küçük Mehmet Mercan da karne ile ekmek alabilmek için sabah ezanında evden çıkıyor, arka sokaktaki Çırık Fırını önünde ya da Dört Ayaklı Minare yanındaki Hacı Mecit Ağa fırınının önünde saatlerce kuyruklarda bekliyordu.

O yıllarda çocukların nüfus cüzdanları geç çıkarılıyordu, özellikle de erkek çocukların. Çünkü ortada savaş vardı ve kimse ne zaman biteceğini bilmiyordu. Bu yüzden erkek çocukların nüfus cüzdanları geç çıkarılıyor, ayrıca da yaşları iki-üç yaş küçük yazdırılıyordu. Bundan dolayı onun da doğum tarihi üç sene sonrasına, 1937 diye yazıldı. Yaşı küçük yazdırıldığı için haliyle okula da geç başlamış oldu. 1943-1944 öğretim yılında Süleyman Nazif İlkokuluna kaydoldu. Ardından Diyarbakır Lisesi'nde okudu.

Profesyonel gazeteciliğe başladığı tarih 1 Kasım 1953 olsa da aslında gazetecilikle çok daha önceleri, daha ilkokul 5’nci sınıfta iken tanışmıştı. Bu yıllarda okuduğu Çocuk Alemi, Yavrutürk, Doğan Kardeş gibi dergiler ayrıca da arkadaşlarla sıkça gittiği Dağkapı’daki Halkevi Kütüphanesi’nde okuduğu yerli ve yabancı tanınmış yazarlara ait roman ve masal türündeki klasik eserler okuma şevkini arttırıyor, düşünce ufkunu genişletiyordu. Öğretmenlerinden Fahriye Kösesoy’un öncülüğünde 1948-1949 öğretim döneminde sınıfça çıkardıkları duvar gazetesinde çalışırken gazeteciliğe karşı içinde büyük bir sevgi oluşmuştu.

Gazeteciliğe karşı oylan tutkusu, günümüzde Ziya Gökalp Lisesi adını alan, o yılların Diyarbakır Lisesi’nde okulca hazırlanan Lise Duvar Gazetesi’nde görev alması, ardından 1 Nisan 1951 tarihinde yayın hayatına giren, aile dostu Sabri Şenci beyin çalıştığı Yeni Şark gazetesine şiir, öykü ve haber yazmaya başlaması, gazeteciliğe olan ilgisini pekiştirdi. Bu uğraşı ona gazeteciliği meslek seçmesine de zemin hazırladı.

Mehmet Mercan; 1953 yılı ortalarında, Ankara’da yayımlanan "Zafer" gazetesi için bölgede kaçakçılıkla ilgili röportaj yapmak üzere Diyarbakır’a gelmiş olan ünlü yazar Metin Toker’in önerisi ve biraz da ısrarı ile bu gazetenin Diyarbakır muhabirliğini üstlendi. Böylece Basın Yayın Genel Müdürlüğü kayıtlarına da geçen 1 Kasım 1953 tarihinde profesyonel gazeteciliğe başlamış oldu. Sonraki yıllarda Milliyet ve Akşam gazetelerinde de çalıştıktan sonra 1959 yılında Cumhuriyet gazetesine geçti. Bu gazetenin önce Diyarbakır, sonra da Adana temsilciliğini uzun yıllar yürüttü.

Cumhuriyet gazetesinde 28 yıllık bir çalışmanın ardından 1987 yılı başlarında emekli olduktan sonra 10 yılı aşkın süre Hürriyet gazetesinin GAP ve Çukurova eklerinde haber sorumluluğu görevini üstlendi ve bu eklerde bölgesel konuları içeren köşe yazıları yazdı.

Mercan, 1998 yılından başlayarak, mesleki birikimlerimi kitaplaştırmaya başladı. "Anadolu’da Gazetecilik ve Diyarbakır Basını” adlı ilk kitabı 1998 yılında çıktı. Diyarbakır’ın geleneklerini, göreneklerini, efsanelerini, tarihi mekânlarını tanıtıcı “Diyarbakır Türküsü” adlı ikinci kitabı da 2002 yılında yine Güneydoğu Gazeteciler Cemiyeti adına yayımlandı. Bu kitabın ikinci baskısı ise 2011 yılında Diyarbakır Tanıtma Kültür ve Yardımlaşma Vakfı (DİTAV) Genel Merkezi tarafından yapıldı.

Mehmet Mercan'ın, ayrıca aktif gazetecilik yıllarımda izlediği olayların öykülerinin yer aldığı “Gazetecilik Anıları” ile “Diyarbakır Ünlüleri - Işık Tanrısına Adanmış Kent; AMİDA - Diyarbakır Basın Tarihi” adlaıyla basıma hazır 4 kitabı daha vardır. Bunların dışında “Çukurova Basını: Gazeteler ve Gazeteciler - Kurtuluşun Destanı; 5 Ocak - Adana Ünlüleri” adlı 3 kitap çalışması da ayrıca devam ediyor.

Duayen gazeteci Mehmet Mercan; meslek hayatı içinde, Çukurova Gazeteciler Cemiyeti, Mersin Gazeteciler Cemiyeti, Güneydoğu Gazeteciler Cemiyeti, Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası, Diyarbakır’da kurulu Dicle Rotary Kulübü ile çeşitli kurum ve kuruluşlardan çok sayıda başarı ödülü aldı. Son olarak üyesi olduğu Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nce meslekte 50 yılı bitirmiş gazetecilere verilmekte olan geleneksel “2009 yılı Burhan Felek Basın Hizmet Ödülü”ne layık görüldü ve cemiyetin "Basın Senatosu" üyeliğine seçildi.

2004 -1010 yılları arasında 6 yıl boyunca, kesintisiz haftada bir cuma günleri Diyarbakır GAP Radyosu’na, "Gündönümü" kuşağı içinde yer alan “Geçmiş Zaman Olur ki” adı ile canlı bağlantılı bir program yapan ve halen Adana’da yaşamını sürdüren Mehmet Mercan; Diyarbakır ve Adana’da yayımlanan çeşitli gazete ve dergiler ile bilgisayar ortamında çeşitli web sitelerinde yazılar yayımlamaya devam etmektedir.

ESERLERİ:

Anadolu’da Gazetecilik ve Diyarbakır Basını (1998), Diyarbakır Türküsü (2002).

KAYNAK: İhsan Işık / Diyarbakır Ansiklopedisi (2013) – Geçmişten Günümüze Diyarbakırlı İlim Adamları Yazarlar ve Sanatçılar (2014) - Resimli ve Metin Örnekli Türkiye Edebiyatçılar ve Kültür Adamları Ansiklopedisi (C. 12, 2015).

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.