‘Tarım yoksa yaşam da yoktur’

Tarım ve hayvancılıkta yaşanan sorunlara dikkati çeken ZMO Başkanı Samed Ucaman, “Tarım yoksa yaşam da yoktur. Bunun bilinciyle hareket edilmelidir” diyerek, pratik adım atılması gerektiğini söyledi

DİYARBAKIR YENİGÜN - Ziraat Mühendisleri Odası (ZMO) Diyarbakır Şube Başkanı Samed Ucaman, Koronavirüs (Kovid-19) salgınından etkilenen tarım ve hayvancılıkta yaşanan sorunlara dikkati çekerek, olası tarımsal krizin yaşanmaması için çözüm önerilerinde bulundu. Girdi maliyetlerinin dünya fiyatlarının üzerinde seyretmesi ve piyasa manipülasyonlarının sektöre zarar verdiğini aktaran Ucaman, “Tarımsal alanlarımızda başta buğday mercimek arpanın hasadına yaklaşılmış durumda, ancak bir kısım hastalık etmenleri ve yağışın etkileri ile bazı bölgelerde yüzde 20 ile yüzde 30’luk zarar söz konusudur. İkinci ürün olarak mısır ekimi yapılmaya başlandı. Ancak girdi maliyetlerin Korona sebebi ile aşırı dalgalanması çiftçiyi kara kara düşündürmektedir. Özellikle mercimekte yağışın etkisi ile yatmalardan dolayı üründe zarar, ziyanın olduğu buğdayda ise dolu yağışının lokal alanlarda etki ettiğini görmekteyiz” diye konuştu.

‘Açıklanan tedbirlerin çözüm odaklı değil’

Açıklanan tedbirlerin çözüm odaklı olmadığını ve bununda çiftçilere olumsuz bir yansımasının olduğunun altını çizen Ucaman, “Kovid salgını ile birlikte birçok sektörde yaşanan olumsuz durum her ne kadar alınan kısmi tedbirler olsa da çözüm odaklı olmadığı için tarım sektörüne de ciddi olumsuz etkide bulunmuştur. Dövizde yaşanan hareketlilikten kaynaklı gübre, zirai ilaç ve yem fiyatları yüzde 25-30 bandında fiyat artışına sebep olmuş. Bu da çiftçinin girdi maliyetlerini yükseltmiş durumda. Stokçular bunu fırsat bilerek farklı yöntemlere gitmektedir. Bu konu ile ilgili tedbirler alınmalıdır. Sadece kamuoyuna açıklamalar var, hükümetten pratikte herhangi bir girişim görülmemektedir. Tarladan evlerimize soframıza kadar tüm ürünlerin planlanması gerekmektedir” diye konuştu.

Tarımın önemi

“Tarım yoksa yaşam da yoktur. Bunun bilinci ile hareket edilmesi gerekir” diyen Ucaman, sözlerine şöyle devam etti:

“Tarımın bizatihi bu dönemde ki stratejik bir alan olduğu görülmesine rağmen maalesef bu şekil tarıma yaklaşılmamaktadır. Tarımın, üretimin önemini kavramak gerek. Bu dönemde kendine yetebilen bir politik süreci stratejik olarak önümüze koymamız gerekir. Çiftçiliğin önemini anlamamız gerek. Ayrıca çiftçiler için ÖTV’siz mazot diyoruz. Gübre, yem ve tarımsal ilaçlar için bu yılki desteklemeler bir an önce ödenmeli, arazi kullanım planlaması yapılması gerekiyor.”

‘Tedbirler aleyhte’

Köyünde tarımsal üretim yapan çiftçinin elektriğinin kesilmesinin üretime ciddi darbe vurduğunu ifade eden Ucaman, şunları söyledi:

“Yine elektrik fiyatlarının düşürüleceğini beklerken, köylerde elektrik kesimine gidilmiştir. Mardin ilimizin Kızıltepe ve Derik ilçelerine bağlı 45 köyün elektriği kesilmiş durumda. Burada yaklaşık 500 bin dekar arazi de çiftçi ekim yapmakta, ancak görünen o ki alınan tedbirler sadece çiftçinin aleyhine işleyen tedbirler olarak gerçekleştiriliyor. Hasat sonrası tahsili yapabilme imkanı varken, bu şekil yönelimler tarımsal üretime ciddi darbeler vurmaktadır. Bu şekil gidilirse mevcut hububat üretiminde yüzde 20 bir sıkıntı çıkacağı ve ikinci ürün olarak mısırın ekilemeyeceğini görmekteyiz.” (MA)