“Geleceğimizin ne olacağını bilmeden çalışmaktayız”

“Geleceğimizin ne olacağını bilmeden çalışmaktayız”
14 Mart Tıp Bayramı Haftası’ nedeniyle düzenlenen basın açıklamasında konuşan Diyarbakır Tabip Odası Başkanı Dr. Mehmet Şerif Demir, sağlıkta dönüşüm...

14 Mart Tıp Bayramı Haftası’ nedeniyle düzenlenen basın açıklamasında konuşan Diyarbakır Tabip Odası Başkanı Dr. Mehmet Şerif Demir, sağlıkta dönüşüm programıyla birlikte sağlık alanında yaşadıkları sorunlar sebebiyle, kendilerinin nerede ve nasıl, geleceklerinin ne olacağını bilemeden çalıştıklarını belirtti.

Remziye ÇELİK/ Norşin ÖNCEL

DİYARBAKIR- YENİGÜN 14 Mart Tıp Bayramı Haftası’ nedeniyle Diyarbakır Tabipler Odası’nda basın açıklaması düzenlendi. Gerçekleştirilen toplantıya, Diyarbakır Tabip Odası Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES), Diyarbakır Diş Hekimleri Odası (TDB),  Mezopotamya Pisikologlar İnisiyatifi, Diyarbakır Sosyal Hizmet Uzmanları Derneği üyeleri katıldı. Sağlık alanında katmerleşen sorunlar nedeniyle 14 Martları bayram olarak kutlayamadıklarını belirten Diyarbakır Tabip Odası Başkanı Dr. Mehmet Şerif Demir, “14 Mart Tıp Haftasında Sağlık alanının giderek derinleşen yoğun sorunlarıyla birlikte karşınızdayız. Ülkemizde ve bölgemizde savaş politikalarının devam ettiği bir dönemden geçiyoruz. Türkiye tek tip sesin egemen olduğu bir korku rejimine sürüklenmektedir. 14 Mart 2019’da ülkemizin en önemli sorunu; zaten sınırlı ve sorunlu olan demokrasinin her geçen gün biraz daha elimizden kayıp gitmesidir. Bilinmelidir ki Sağlığın olmazsa olmazı Barış ve Demokrasidir. Barış ve demokrasinin olmadığı bir ortamda sağlıktan söz edilemez ve sağlık çalışanlarının sorunlarının çözümü de beklenemez” dedi.

“Geleceğimizin ne olacağını bilmeden çalışmaktayız”

Sağlık alanında yaşanan problemler yüzünden çalışamadıklarını belirten Dr. Mehmet Demir, “Mevcut iktidar tarafından sürdürülen sağlıkta dönüşüm programıyla birlikte sağlık alanında yaşadığımız sorunlar katmerleşmiştir.  Her birimiz nerede çalışacağımızı, nasıl çalışacağımızı ve geleceğimizin ne olacağını bilemeden çalışmaktayız. Bu belirsizlik ne yazık ki, müdahale edemediğimiz etmekte geciktiğimiz bir süreç yaratıyor. Çıkmaz gibi görünen bu süreci değiştirmek hepimiz için çalışılır hale getirmek meslek örgütlerimiz, birlikler, sendikalar, derneklerle mümkün olacak” şeklinde konuştu.

“İhraç edilen sağlık çalışanları işlerine dönmelidir”

Olağanüstü hal döneminde yüz binden fazla kamu emekçisinin ihraç edilmesine neden olan düzenlemeler 3 yıl daha yürürlükte kalarak iş güvencelerini ortadan kaldırdığını ifade eden Demir, sağlık alanında yönetim kadrosu dışında gerekmeyen güvenlik soruşturmaları ise kurum değiştirirken iş güvencesini ortadan kaldırırken işsiz pek çok meslektaşlarının kamuda istihdamının engellendiğini söyledi. Demir kamudan ihraç edilen sağlık çalışanlarının işlerine geri dönmelerini talep etti.

“Sağlık hizmeti metalaştırılıyor”

Sağlık hizmetinin metalaştırıldığını söyleyen Demir,“Sağlık hizmetini metalaştırarak alınıp satılan bir mala dönüştüren döner sermaye uygulamaları ve tamamlayıcısı olan performansa dayalı ödeme sistemi, sağlık hizmetinin bir ekip tarafından üretildiğini görmemektedir. Performans ödemesinin aylık gelirin önemli bir kısmını oluşturmaktadır.Sağlık çalışanları arasında çalışma barışını bozan döner sermaye ve performans sistemi kaldırılmalıdır. Emekliliğe yansıyacak, güvenceli, görev tanımına, liyakat ve kariyere uygun bir ücretlendirme politikası izlenmelidir” dedi.

Demir, Sağlık sistemi içerisinde meydana gelen sorunlarla ilgili son olarak şunları söyledi;

“Her yıl gözü paradan başka hiçbir şeyi görmeyen sağlık sistemi içerisinde elinden gelenin fazlasını yapan, bu özveriye rağmen değersizleştirilmek istenen, sağlık sisteminin tüm sorunlarının suçlusu ilan edilen ve bu hedef gösterme nedeniyle on binden fazla sağlık çalışanı sözel ya da fiziksel şiddete uğramaktadır. Şiddet öldürücü boyutlara ulaşmış; pek çok sağlık çalışanı öldürülmüş ve yaralanmıştır. Çoğumuzun hasta ve yakını ile yüz yüze çalıştığı iş yerlerimizin bu kadar güvensiz olmasını kabul etmiyoruz. Bu nedenle TTB tarafından meclise sunulan sağlıkta şiddeti önleme yasası gecikmeksizin çıkarılmalıdır. Bilinmelidir ki toplumsal sorunlarda olduğu gibi sağlık alanında da Şiddet bir yöntem olmamalıdır”

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.