“Basın özgür olmalı”
Diyarbakır’da incelemelerde bulunan Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı Bahattin Sungur, korona virüs ile ilgili Sağlık Bakanlığı’nın uyarılarının dikkate alınması vehijyen kurallarına uyulması çağrısında bulundu. Ülkede özgür basın istediklerine vurgulayan Sungur, adalet anlayışının da herkese eşit olması gerektiğini söyledi.
Ufuk ÇİMEN
DİYARBAKIR YENİGÜN - Çeşitli temaslarda bulunmak üzere Diyarbakır’a gelen Yeniden Refah Partisi Teşkilattan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Bahattin Sungur, gazetemizi ziyaret etti. Genel Yayın Yönetmenimiz Mesut Fiğançiçek ile görüşen Sungur’a Merkez Karar Yürütme Kurulu üyeleri Şükrü Yılmaz, İsmail Yavuz, Adem Han ile Diyarbakır İl Başkanı Ali Erdem ve yönetim kurulu üyeleri eşlik etti. Karşılıklı fikir alış verişinin yapıldığı görüşmede Sungur, gündeme ilişkin değerlendirmelerde de bulundu.
‘Hijyen kuralarına ve uyarılara dikkat edilmeli’
Korona virüs ile ilgili açıklamalarda bulunan Sungur, Sağlık Bakanlığı’nın konu ile ilgili açıklamalarının dikkate alınması gerektiğini belirterek, şunları söyledi:
“Parti olarak teşkilat toplantılarını iptal ettik. Henüz Türkiye’deki vakalarda İtalya ve Fransa’daki gibi ölüm yaşanmaması sevindirici. Öncelikle halkımızın hijyen noktasında gerekli uyarıları dikkate alması lazım. Tüm halkımızın hassas olması gerekir, ancak halk olarak ya çok panikliyoruz ya da ciddiye almıyoruz. Ne vurdumduymaz olacağız ne de panikleyeceğiz. Müslümanlığın gereği olan temizlik kurallarını günde beş kez abdest alarak zaten halkımız yerine getiriyor. Bunu daha da artırarak yapmamız lazım. İnşallah vakalar, Sağlık Bakanlığı’nın açıkladığı rakamlarla sınırlı kalır ve çok dağılmamış olur. Bu çerçevede dün itibarıyla tüm teşkilat toplantılarımızı iptal ettik. Genel merkez olarak 30 Mart’a kadar olan toplantılarımızın iptal edildiğini partili arkadaşlarımıza duyurduk. Sağlık Bakanlığımız ve kurumlarımız var, onların söylediği tedbirlere uymak zorundayız. Bu virüsün yayılma sorunu var. Hem kendimizin hem de başkalarının sağlığına zarar verme gibi bir durum var ve bu da çok dikkatli olmamızız gerektiriyor. Kurumlarımız görevlerini yapıyor, tedbirlerini duyuruyor, bizlere düşen azami derecede bunlara uymaktır. İnşallah en kısa sürede bu durumu atlatırız, Rabbim beterinden korusun.”
“Derdimiz üzüm yemek…”
Daha sonra gündemle ilgili açıklamalarda bulunan Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı Bahattin Sungur, parti olarak anlayışlarının mevcut iktidarlar gibi iktidarın başarısızlığı üzerine kurulu bir politik anlayış olmadığını ifade ederek, “Biz iktidar ne yaparsa iyidir ya da marjinal anlayışla ne yaparsa kötüdür demiyoruz. İyiye iyi kötüye kötü, eksiğe eksik diyeceğiz. Derdimiz üzüm yemek. Sonuçta devleti yönetenler içimizden çıkmış insanlar ve hepsinin vatansever olduklarına inanıyoruz. Kimsenin art niyetli olarak iktidara geldiğini düşünmüyoruz. Hele hele böylesine herkesi ilgilendiren bir ortamda son derece dikkatli ve hassas olmamız gerektiğini düşünüyoruz. İnşallah iktidar başarısız olur da biz yaparız, asla böyle bir şey düşünmüyoruz. Bu memleket için kim yatırım yaptıysa bir çivi çaktıysa başımız üzerinde yeri var. Her iktidarın iyi yaptıkları da, kötü yaptıkları da var. Eksiklik noktasında eleştirilerimizi dillendiririz, asla iktidar yalakalığı yapmayız” dedi.
“Irkçılığı, bölgeciliği, ayrımcılığı reddediyoruz”
Irkçılığı, bölgeciliği, ayrımcılığı, ötelenmişliği baz alan bir anlayışı reddettiklerini belirten Sungur, “Bizim birinci önceliğimiz toplumun temel taşını oluşturan kardeşlik duygusu. Milli Görüş anlayışında muhalefette de, iktidarda da olan bizim kardeşimizdir ve toplumun temel değerlerini esas alıyoruz. Kardeşlik olmadan bu ülkenin bir ve beraber olma ihtimali yok. Oy verirsen kardeşimiz vermezsen düşmanımızsın gibi bir anlayışı kabul etmiyoruz” ifadelerini kullandı.
“Basın özgürlüğü istiyoruz”
Ülkede ciddi anlamda bir basın özgürlüğü sorunu olduğunu belirten Sungur, “Basın, Cumhurbaşkanının karşısına çıkıp bu anlayışınız yanlıştır diyebilmeli. Birileri çıkıp ‘70-75 milyar dolara Kanal İstanbul gibi fantezi projelere zaman ve bütçe ayırmaktansa, millet açlıktan ölürken bunu Diyarbakır’a, Mardin’e, Şanlıurfa’ya, Yozgat’a vs fabrika kurarak gençleri işsizlikten kurtarın’ diyebilmeli. Adalet anlayışının herkese eşit olması lazım. Kulp’taki bir vatandaş da Cumhurbaşkanı da hakimin karşısına aynı eşitlikte çıkabilmeli. Bu çok ütopik gelebilir ama İslami refranslar baz alındığında bu gayet mümkündür. Medeniyetimizin gereği olarak bunu yapabiliriz. Eğitim anlayışımızın da bu noktada eksik olduğuna inanıyorum. Bir eğitimci olarak yeni bir eğitim anlayışının uygulanması gerekiyor” şeklinde konuştu.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.