Video Haber - ‘Eşit vatandaşlık sorunu hızla büyüyor’

Video Haber - ‘Eşit vatandaşlık sorunu hızla büyüyor’
HABERİN VİDESOSU İÇİN TIKLAYIN DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, partisinin 1. Olağan Diyarbakır İl Kongresi’nde konuştu. Kürt meselesine...
HABERİN VİDESOSU İÇİN TIKLAYIN

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, partisinin 1. Olağan Diyarbakır İl Kongresi’nde konuştu. Kürt meselesine geniş yer ayıran Babacan, ülkede hızla büyüyen bir eşit vatandaşlık sorunu olduğuna dikkat çekti. Yerel yönetimlere atanan kayyumları da eleştiren Babacan, “İktidarın kayyum politikası, kazanamadığı seçimlerde halkı cezalandırma yöntemine döndü” dedi. Anadilde eğitime de değinen Ali Babacan, anadil hakkı kapsamında bütün düzenlemeleri yapacaklarının altını çizdi

Şehriban Eleftoz/ Yağmur Ensari

YENİGÜN HABER - Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA) Genel Başkanı Ali Babacan, partisinin il kongresini yapmak üzere Diyarbakır’a geldi. Babacan, ilk olarak kentteki Sivil Toplum Kuruluşları (STK) ile bir araya geldi. Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odasına (DTSO) ziyarette bulunan DEVA Partisi Genel Başkanı Babacan, DTSO Başkanı Mehmet Kaya, oda üyeleri, iş insanları ve partililerle görüştü.

‘Seçimlerin nerdeyse anlamını yitirdiği bir sürece girdik’

Ziyarete parti programlarına ilişkin açıklamalarda bulunan Babacan, demokrasi ile ilgili ciddi sıkıntılar olduğuna değinerek, görevden alınan HDP'li belediye başkanları ve gözaltıları eleştirdi. Seçimlerin dahi nerede ise anlamını yitirdiği bir sürece girdiklerini belirten Babacan, “Seçilmiş insanların idari kararlarla bir sabah evinden alınıp götürüldüğünü görüyoruz. Bu ister belediye başkanları olsun, isterse meclisler, belediye meclisleri üyeleri olsun. İsterse Ankara’da Türkiye Büyük Millet Meclisinde (TBMM) seçilmiş milletvekilleri olsun. Seçilmiş bir insan demek arkasında bazen 5 bin, bazen 500 bin, bazen 5 milyon insanın iradesi demek. Ve biz çok açık söylüyoruz. Seçilmiş bir insanın görevden alınması sadece ve sadece bağımsız ve tarafsız bir yargı tarafından yapılabilmekte. Aksi halde siz seçimleri anlamsızlaştırırsanız, sandığı anlamsızlaştırırsınız o ülkede artık gerçek anlamda bir demokrasi var diyemeyiz. Ve insanlar başka çözüm yolları aramaya başlar” dedi.

‘Atılan adımlar, yeniden Kürt sorununu oluşturdu’

Babacan daha sonra 1. Olağan Diyarbakır İl Kongresi’ne katıldı. Burada partililere hitap eden Babacan, konuşmasında Kürt meselesine geniş yer ayırdı. Babacan’ın konuşmasının satır başları şöyle;

“Ülkeyi yönetenlerin son yıllardaki tarzı, üslubu, kendilerine buldukları yeni ortakların saplantıları doğrultusunda atılan adımlar, yeniden Kürt sorununu oluşturdu ve sorun gittikçe büyüyor. Bu sorun, tüm ülkemizi, tüm vatandaşlarımızı ilgilendiren temel sorunların da yansıması. Şu anda toplumumuzun tüm kesimlerini etkileyen ve yeniden hızla büyüyen bir hukuk ve adalet sorunumuz var. Hızla büyüyen bir eşit vatandaşlık sorunumuz var. Eğitim veren enstitüler hem müfredat hem de kadro olarak zayıflatılıyor. Vaktinde asılan Kürtçe tabelalar birer birer kaldırılıyor. Reform yılları; Avrupa’daki Kürt aydınlarının büyük umutlarla Türkiye’ye döndüğü yıllardı. Bugünse çok sayıda aydın ve siyasetçi her an tutuklanma tehdidi altında yaşamaktansa yurtdışına çıkıp gurbetçi olarak yaşamayı göze alıyor.

‘Kayyum politikası, halkı cezalandırma yöntemine döndü’

AK Parti’nin iktidara gelir gelmez gündeme getirdiği konuların başında yerel yönetimlerin güçlendirilmesi geliyordu. Bugün ise seçilmiş belediye başkanlarını makamlarından indirip yerine atanmış kişileri oturtuyorlar. İktidarın kayyum politikası, kazanamadığı seçimlerde halkı cezalandırma yöntemine döndü. Kimse halkının oyunu gasp edemez. Seçimlere ve seçim sonuçlarına saygı gösterilmesi, demokrasinin temelidir.

‘İşkence ve ‘faili meçhul’lerin alarm zillerini duymuyor musunuz?’,

Van’da mantar toplayan köylülere işkence uygulayan ve “terörist” diyenler, yargının köylülerin masumiyetini ispatlaması karşısında özür bile dilemedi. Birkaç hafta evvel yine Van’da gözaltına alınanlardan Servet Turgut, yoğun bakımdan çıkamadan ne yazık ki vefat etti. Dosya hakkında gizlilik kararı olduğu için soruşturmanın hangi aşamada olduğunu da bilmiyoruz. Ama bildiğimiz kadarı bile, bize çok şey anlatmıyor mu? 2000’li yıllarda sıfırlanan işkencenin ve faili meçhul cinayetlerin geri dönüşünün alarm zillerini duymuyor musunuz? Son dönemde duyduklarımız, 90’lı yılların karanlığında karakolların kapısından canlı girip bir daha çıkamayan kurbanları çağrıştırmıyor mu?

‘Yargıdaki dosyalar, yönetenlerin şantaj malzemesi değildir’

2014 yılında yaşanan ve 53 kişinin ölümüne yol açan şiddet olaylarının soruşturulmasıyla ilgili yargı gereğini yapmak zorundadır. Ama yargıdaki dosyalar da ülkeyi yönetenlerin elinde, işlerine gelince rafa kaldırıp ihtiyaç duyduklarında raftan indirip kullanacakları baskı ve şantaj malzemeleri değildir. Hükümet üyeleri Dolmabahçe’de mutabakat metni okurken dört ay önceki Kobani ile ilgili çağrıdan haberdar değiller miydi?

‘Hukuksuzluklar terör eylemlerini, terör eylemleri de hukuksuzlukları meşrulaştırmaz’

Onlarca yıldır terör eylemleri düzenleyen, gencecik çocuklarımızı dağa çıkmaya zorlayan, vatandaşlarımıza baskı yapan, siyasetin alanını daraltan terör örgütüne sonuna kadar karşıyız. Oluşturduğu güvenlik sorunları nedeniyle bölgenin kalkınmasının önünde en önemli engel olan terör örgütüne sonuna kadar karşıyız. Yapılan hukuksuzluklar terör eylemlerini asla meşrulaştıramaz. Terör eylemlerinin varlığı da devletin hukuk dışı uygulamalarını meşru kılamaz.

‘Anadil hakkı kapsamında bütün düzenlemeleri yapacağız’

Diyarbakır, cezaevinde, Türkçe olarak öğrendiği tek cümle “Kamber Ateş nasılsın” diyen annelerin gözyaşlarına tanık oldu. Annelere evladıyla anadilinde konuşmayı yasaklayanları bugün hayırla anan var mı? Böyle giderse, şimdi yeniden Kürt Sorununu dirilten, vatandaşlarımızın demokratik haklarını elinden almaya çalışan hükümeti ve küçük ortaklarını da kimse hayırla anmayacak. Resmi ve ortak dilimiz olan Türkçe’nin iyi öğretilmesinin yanında, anadili hakkı kapsamında bütün vatandaşlarımızın anadillerini kullanmaları ve geliştirmeleri için demokratik bir hukuk devletine yakışan bütün düzenlemeleri yapacağız. Dil de dahil olmak üzere eğitime erişimin ve eğitimde fırsat eşitliğinin önündeki her türlü engeli kaldıracağız.”

Babacan’dan Sur’a ziyaret

Kongrenin ardından DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, tarihi Sur İlçesi’ne geçti. Babacan, burada esnaf ve vatandaşlarla buluşarak, sorun  ve sıkıntıları dinledi.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.