HDP’nin 'Diyarbakır Çözüm Biz’de mitingi; Hesap vermeden helalleşmeyiz

HDP’nin 'Diyarbakır Çözüm Biz’de mitingi; Hesap vermeden helalleşmeyiz
HDP’nin “Çözüm Biz’de” şiarıyla İstasyon Meydanı’na gerçekleştirdiği miting, “Çerxa Şoreşê” marşıyla başladı. Polisin çıkardığı...
HDP’nin “Çözüm Biz’de” şiarıyla İstasyon Meydanı’na gerçekleştirdiği miting, “Çerxa Şoreşê” marşıyla başladı. Polisin çıkardığı gerginliğe ilişkin konuşan HDP İl Eşbaşkanı Gülistan Atasoy, "Amed demokrasinin umududur, zaferin ta kendisidir" dedi.

Halkların Demokratik Partisi (HDP), “Çözüm Biz’de, savaşa ve sömürüye hayır” şiarıyla Diyarbakır’ın istasyon Meydanı’na bölge mitingi, on binlerin katılımıyla saygı duruşuyla başladı. Yüksek hava sıcaklığına rağmen Urfa, Antep, Adıyaman, Dersim, Batman, Siirt, Şırnak, Van ile kentin dört bir yanından on binlerce kişi katıldı.

Mitingde, HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar ile Demokratik Toplum Kongresi (DTK) Eş Başkanı Berdan Öztürk, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Saliha Aydeniz konuşma yapacak. Mitinge, Özgür Kadın Hareketi (TJA), Barış Anneleri Meclisi, TUAY-DER, MEBYA-DER, MED-DER, TUHAD-FED, Roza Kadın Derneği, ÖHD, İHD, DİK, GÖÇ-DER, Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG), 78’ler Derneği temsilcileri katıldı.

GENÇLER SLOGANLARLA GİRİŞ YAPTI

HDP Gençlik Meclisi üyeleri, “Faşizm yıkılacak, özgürlük kazanacak” sloganları ve şarkılar eşliğinde alana giriş yaptı. Miting “Çerxa Şoreşê” marşı ve “Direne direne kazanacağız” sloganıyla başladı.

ÇÖZÜM İMKANLARI VAR

Mitingin açılış konuşmasını yapan Tertip Komitesi üyesi Mehmet Şirin Şehir, tarihin en derin krizlerinin yaşandığını ifade ederek, “Çözüm imkanlarının en fazla ortaya çıktığı günler de yaşıyoruz. Özgür yaşamı benimseyerek buraya toplanan binlere diyoruz ki çözüm bizdedir” dedi.

İŞTE MEYDAN, İŞTE HALK

HDP Diyarbakır İl Eşbaşkanı Gülistan Atasoy, on binleri selamlayarak sözlerine başlayarak, “Özgürlük tutkusu, öyle güçlü bir duygudur ki önünde bir şey duramaz. İşte İstasyon Meydanı, bunun en güçlü kanıtıdır. Amed yine tarih yazıyor. Savaşa, kadın düşmanlarına, tecritten medet umanlara öyle bir ders veriyor ki iyi ki varsın Amed” şeklinde konuştu.

Savaş politikalarının sonuç alamayacağını ifade eden Atasoy, “Baskılar bizi yolumuzdan alıkoyamaz. Bugüne kadar bu güçlü iradeyi anlayamayanlara, bugün burada bir kez daha ders veriyor Amed. Bugüne kadar anlamadıysanız, işte meydan, işte irade, işte halk. Amed demokrasinin umududur, zaferin ta kendisidir” ifadelerini kullandı.

‘SOÇİ ÇÖZÜM DEĞİL’

Daha sonra konuşan DTK Eş Başkanı Berdan Öztürk, mitinge katılan on binleri selamlayarak, “Türkiye büyük bir kriz içinde. Bunun nedeni faşist AKP-MHP iktidarı dışarda geziyor. Çözümü dışarda aramayın. Savaş kararı verdiniz. 5 Nisan 2015’te tecridi Sayın Öcalan üzerine derinleştirdiğiniz, karar verdiniz. Yüz yıllık zihniyetle Kürtleri katledeceğiz, zindanlara atarak, istediğiniz Kürt’ü yaratmak istediniz. Bu plan tutmadı. İstasyon Meydanı’nda bunu bir kez daha bu halk size gösterdi. Soluğu Soçi’de alıyorlar. Çözüm Soçi değil, çözüm İmralı’dır, Sayın Öcalan’dır, fiziki özgürlüğüdür” dedi.

‘HESAP VERİLMEDEN HELALLEŞEMEYİZ’

Kürtlerin dikkate alınması gerektiğinin altını çizen Öztürk, “1980’li yıllarda zindanlar şahsında büyük bir vahşet yaşattılar. Kürtleri teslim almayı amaçladılar, ihaneti geliştirmek istediler. Ancak yoldaşlarımız büyük bir cevap verdi. Efendiliği bir kenara bırakın, Kürtler diz çökmez. Kürtler bugüne kadar ne elde ettiyse, bedel ödeyerek elde etti. Bundan sonra da bu direniş sürecektir. Muhalefete de sesleniyoruz. Helalleşme diyorlar. Zilan’ın, Dersim’in, Roboski’nin hesabı verilmeden, nasıl helalleşeceğiz” şeklinde konuştu.

‘ÖCALAN DIŞINDA SEÇENEK YOK’

Kürt sorununun çözümü için PKK Lideri Abdullah Öcalan’ı işaret eden Öztürk, “Kürt sorunu çözülmeli, düşmanlıkla olmaz. Her saldırınıza karşı güçleniyoruz. 2013-2015’i hatırlatmakta fayda var. Sayın Öcalan ile görüşüldü. Hesabınıza gelmedi, süreci bozdunuz ne olursa olsun, o masaya oturacaksınız. Onun dışında bir seçenek yok” diye belirtti.

HALK HDP FİKRİYATINA SAHİP ÇIKMAK İÇİN BURADA’

Mitingde Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkanı Saliha Aydeniz de konuştu. Bütün zorluklara ve engellemelere rağmen "Amed halkının faşist iktidara cevap vermek için" meydanı doldurduğunu söyledi.

Aydeniz şunları söyledi: “Bu iktidar ‘mecalleri kalmadı’ diyor ama halk HDP fikriyatına sahip çıkmak için burada. Bizler her koşulda HDP fikriyatına sahibiz ve sonuna kadar da sahip çıkacağız. Hiçbir kapatma davası bizi bu fikriyattan vazgeçiremez. Savaştan, baskıdan ve kayyımdan beslenen bir iktidar var karşımızda. Bu iktidar yüzyıllık inkardan gücünü alıyor. Elde edilen Kürt kazanımlarını sömürmek ve yok etmek için Güney Kürdistan ve Rojava’ya saldırı yapıyorlar. Bu savaş politikası hiçbir zaman tutmadı. Bugün Güney Kürdistan’da yürütülen saldırıyı şiddetle kınıyoruz. Oraları sömürge politikalarıyla insansız bırakmak istiyorlar. Bu savaş yıllardır sürüyor ancak bu çözüm değil ve Türkiye yokuşa doğru gidiyor. Buradan Êzidî halkının direniş ve statüsüne selam olsun. Amasız fakatsız Şengal halkının yanındayız. 74’üncü ferman bütün uluslar tarafından tanınmalı ve bir daha böyle bir durum yaşanmasın.

Biz diyoruz ki Serêkanîyê'de, Girê Sipî'de Afrin'de çetelere peşkeş çekildi. Bugün tek bir çakıl buraya gelmemişken Rojava’ya güvenlik sebebiyle saldırma planı yapıyorlar. Rojava'da Kürt kadınları ve erkekleri DAİŞ’i yok ettiler ancak bu, iktidarı rahatsız etti. Şimdi bu iktidar DAİŞ’i tekrar canlandırmak istiyorlar.

‘KÜRTLER 2. BİR LOZAN’A İZİN VERMEYECEK’

İktidarın cebinde sürekli Kürt düşmanlığı var. Bu kürt düşmanlığı sizin bitişiniz olacak. Kürt halkına 2’nci bir Lozan’ı yaşatmak istiyorlar. AKP ve MHP bir yüzyıl daha Kürtlere bir kayıp daha yaşatmak istiyorlar. Ama Kürtler yüzyıldır mücadele ediyorlar ve Ortadoğu’da siyaseti belirleyen bir aktör olmuşlar. Kürtler özgürlüğe kitlenmiş durumdadır. Artık hayallerden uyanın, Kürt halkı 2’nci bir Lozan’a izin vermeyecek.

Bu iktidar Kürt düşmanlığını her yerde sürdürüyor. Cezaevleri işkence yerlerine dönüşmüş. Halk ihlallerinin, ölümün ve şiddetin olmadığı tek bir gün yok. Aysel Tuğluk için bir karar verildi ancak bu karar çifte standart. Bir an önce Aysel Tuğluk’u tahliye edin. Aysel Tuğluk ve siyasi tutsaklar tahliye edilene kadar mücadelemizi sürdüreceğiz. Bu katliamcı ve sömürgeci düşüncenin temelinde tecrid anlayışı var. Tecrid insanlık suçudur. Ve herkes tecride karşı sesini yükseltmeli. Halkın iradesi olan Abdullah Öcalan’ın tecridi için muhalefet ne diyor?

Kürdistan’a gelip 'helalleşme, demokrasi' denilip Ankara’ya gitmeyi artık Kürt halkı yutmuyor. Kürt halkının kırmızı çizgisi Abdullah Öcalan’dır. Çözüm Abdullah Öcalan’dır. Sayın Abdullah Öcalan için dünyanın bir çok yerinde eylemler yapılıyor. Çünkü sunduğu paradigma herkes için çözümdür.”

‘ER YA DA GEÇ ÇÖZÜM MASASINA GELECEKSİNİZ’

Mitingde konuşan DTK Eşbaşkanı Berdan Öztürk, “Türkiye ciddi bir ekonomik krizdedir” diye başladığı konuşmasına şöyle devam etti:

“Sebebi faşişt AKP ve MHP hükümetidir. 5 Nisan 2015 yılında PKK lideri Abdullah Öcalan üzerindeki tecridi ağırlaştırdınız. Kürtçe üzerindeki tecridi ağırlaştırmak istediniz ama bu planınız tutmadı. Çare İmralı’da, Sayın Öcalan’ın fiziki özgürlüğüdür. Herkes aklını başına alsın, biz efendileri kabul etmiyoruz. Kürtlerin tarihinde cezaevinde Mazlum ve Mahirlerin kişiliklerinde Kürt halkının iradesini almak istediler ancak onları iradeleriyle tarihe isimlerini yazdırdılar.

Mücadele şüphesiz her zaman devam edecek. Helalleşme diyorlar ama Dersim, Roboski ve Zilan katliamlarıyla yüzleşilmedikçe helalleşme olmaz. Her saldırınız günbegün bizi güçlendiriyor. Öcalan ile görüşmek hesabınıza gelmedi ve çözüm sürecini bozdunuz. Ama er ya da geç o çözüm masasına geleceksiniz.”

‘HALK HDP FİKRİYATINA SAHİP ÇIKMAK İÇİN BURADA’

Mitingde Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkanı Saliha Aydeniz de konuştu. Bütün zorluklara ve engellemelere rağmen "Amed halkının faşist iktidara cevap vermek için" meydanı doldurduğunu söyledi.

Aydeniz şunları belirtti: “Bu iktidar ‘mecalleri kalmadı’ diyor ama halk HDP fikriyatına sahip çıkmak için burada. Bizler her koşulda HDP fikriyatına sahibiz ve sonuna kadar da sahip çıkacağız. Hiçbir kapatma davası bizi bu fikriyattan vazgeçiremez. Savaştan, baskıdan ve kayyımdan beslenen bir iktidar var karşımızda. Bu iktidar yüzyıllık inkardan gücünü alıyor. Elde edilen Kürt kazanımlarını sömürmek ve yok etmek için Güney Kürdistan ve Rojava’ya saldırı yapıyorlar. Bu savaş politikası hiçbir zaman tutmadı. Bugün Güney Kürdistan’da yürütülen saldırıyı şiddetle kınıyoruz. Oraları sömürge politikalarıyla insansız bırakmak istiyorlar. Bu savaş yıllardır sürüyor ancak bu çözüm değil ve Türkiye yokuşa doğru gidiyor. Buradan Êzidî halkının direniş ve statüsüne selam olsun. Amasız fakatsız Şengal halkının yanındayız. 74’üncü ferman bütün uluslar tarafından tanınmalı ve bir daha böyle bir durum yaşanmasın.

‘DAİŞ’İ CANLANDIRMAK İSTİYORLAR’

Biz diyoruz ki Serêkanîyê'de, Girê Sipî'de Afrin'de çetelere peşkeş çekildi. Bugün tek bir çakıl buraya gelmemişken Rojava’ya güvenlik sebebiyle saldırma planı yapıyorlar. Rojava'da Kürt kadınları ve erkekleri DAİŞ’i yok ettiler ancak bu, iktidarı rahatsız etti. Şimdi bu iktidar DAİŞ’i tekrar canlandırmak istiyorlar.

‘KÜRTLER 2. BİR LOZAN’A İZİN VERMEYECEK’

İktidarın cebinde sürekli Kürt düşmanlığı var. Bu kürt düşmanlığı sizin bitişiniz olacak. Kürt halkına 2’nci bir Lozan’ı yaşatmak istiyorlar. AKP ve MHP bir yüzyıl daha Kürtlere bir kayıp daha yaşatmak istiyorlar. Ama Kürtler yüzyıldır mücadele ediyorlar ve Ortadoğu’da siyaseti belirleyen bir aktör olmuşlar. Kürtler özgürlüğe kitlenmiş durumdadır. Artık hayallerden uyanın, Kürt halkı 2’nci bir Lozan’a izin vermeyecek.

Saliha Aydeniz

‘ÇÖZÜM ABDULLAH ÖCALAN’DIR’

Bu iktidar Kürt düşmanlığını her yerde sürdürüyor. Cezaevleri işkence yerlerine dönüşmüş. Halk ihlallerinin, ölümün ve şiddetin olmadığı tek bir gün yok. Aysel Tuğluk için bir karar verildi ancak bu karar çifte standart. Bir an önce Aysel Tuğluk’u tahliye edin. Aysel Tuğluk ve siyasi tutsaklar tahliye edilene kadar mücadelemizi sürdüreceğiz. Bu katliamcı ve sömürgeci düşüncenin temelinde tecrid anlayışı var. Tecrid insanlık suçudur. Ve herkes tecride karşı sesini yükseltmeli. Halkın iradesi olan Abdullah Öcalan’ın tecridi için muhalefet ne diyor?

Kürdistan’a gelip 'helalleşme, demokrasi' denilip Ankara’ya gitmeyi artık Kürt halkı yutmuyor. Kürt halkının kırmızı çizgisi Abdullah Öcalan’dır. Çözüm Abdullah Öcalan’dır. Sayın Abdullah Öcalan için dünyanın bir çok yerinde eylemler yapılıyor. Çünkü sunduğu paradigma herkes için çözümdür.”

Mithat Sancar

‘KAOS PLANINA İZİN VERMEYECEĞİZ’

Mitingin son olarak HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar konuştu. “HDP’yi bitirmek için sürekli kumpas kuranlar bu meydanı görsünler, bu kararlı duruşu görsünler” diyerek konuşmasına başlayan Sancar, şunları söyledi:

“Çözüm bizim ve sözümüz var diyoruz. Bu ülkede her sorunu çözecek bir birikimimiz, güçlü bir irademiz var. Bu iktidar bir yandan bu ülkeyi soyuyor ve açlığı yaygınlaştırıp yoksulluğu derinleştiriyor. Bunu yaparken dayandığı en büyük güç savaş politikasıyla yapıyor. Bunun için diyoruz ki savaşa ve sömürüye hayır.

Ekonominin durumunu rakamla anlatmayacağım. Sizler bizzat bunu deneyimliyorsunuz. İşsizlik almış başını gidiyor. Ne zaman iktidarlar sömürü düzenini kalıcı kılmak istiyorsa savaş düzeni politikasıyla yaklaşıyorlar. Halkı birbirinin karşısına getiriyorlar. Kaos planı uygulamak istiyorlar. Ancak biz buna asla izin vermeyeceğiz. Ve en büyük demokrasi ittifakını kuracağız. Buna sözümüz ve gücümü yeter.

‘SAVAŞA KARŞI GÜÇLÜ BİRLİKTELİK KURALIM’

Güney Kürdistan’da yürüttükleri politika bu coğrafyaya bir saldırı planıdır. Şimdi de Rojava’ya saldırma planları var. Kapı kapı dolaşıyorlar bu planı yapmak için, girmedikleri yer yok. Ancak biz bu siyasi mücadelenin öncülüğünü yapacağız. Bu iktidarın savaşının sebebi milli güvenlik sorunu değildir. Sebebi iktidarın kendi varlığını sürdürmesidir. Bu iktidar gidicidir. Ancak giderayak savaş oyunlarına başvuruyor.

Bütün demokratik güçlere sesleniyorum, ortak mücadelede buluşalım. Bu ülkeye en asgari demokrasiyi getirmek istiyorsak bunun farkında olalım. Bu muhalefet bu kısır döngüyü milliyetçilikle kıramaz. Savaşa karşı en geniş birlikteliği kuralım. Eğer bunu başarırsak iktidar çaresizlik içerisinde yuvarlanıp gidecek. Ancak iktidarın gitmesi yeterli değil. Demokrasiyi bu ülkeye getirmeliyiz. Bu yüzden demokratik ittifakı büyütelim ve güçlerimizi birleştirelim.

Ekonominin durumunu rakamla anlatmayacağım. Sizler bizzat bunu deneyimliyorsunuz. İşsizlik almış başını gidiyor. Ne zaman iktidarlar sömürü düzenini kalıcı kılmak istiyorsa savaş düzeni politikasıyla yaklaşıyorlar. Halkı birbirinin karşısına getiriyorlar. Kaos planı uygulamak istiyorlar. Ancak biz buna asla izin vermeyeceğiz. Ve en büyük demokrasi ittifakını kuracağız. Buna sözümüz ve gücümü yeter.

SAVAŞA KARŞI GÜÇLÜ BİRLİKTELİK KURALIM’

Güney Kürdistan’da yürüttükleri politika bu coğrafyaya bir saldırı planıdır. Şimdi de Rojava’ya saldırma planları var. Kapı kapı dolaşıyorlar bu planı yapmak için, girmedikleri yer yok. Ancak biz bu siyasi mücadelenin öncülüğünü yapacağız. Bu iktidarın savaşının sebebi milli güvenlik sorunu değildir. Sebebi iktidarın kendi varlığını sürdürmesidir. Bu iktidar gidicidir. Ancak giderayak savaş oyunlarına başvuruyor.

Bütün demokratik güçlere sesleniyorum, ortak mücadelede buluşalım. Bu ülkeye en asgari demokrasiyi getirmek istiyorsak bunun farkında olalım. Bu muhalefet bu kısır döngüyü milliyetçilikle kıramaz. Savaşa karşı en geniş birlikteliği kuralım. Eğer bunu başarırsak iktidar çaresizlik içerisinde yuvarlanıp gidecek. Ancak iktidarın gitmesi yeterli değil. Demokrasiyi bu ülkeye getirmeliyiz. Bu yüzden demokratik ittifakı büyütelim ve güçlerimizi birleştirelim.

Bu ülkeye verilecek en büyük hediye büyük barıştır. Bütün halkları barış sözü veriyoruz ve bunun için ilk adım savaş politikalarına karşı mücadele etmektir. Barışın kurulması için demokratik siyaseti sonuna kadar ayakta tutmalıyız. Savaş sanıldığı gibi cesaret işi değildir tam tersi korkakların işidir. Cesaret barışı sağlamaktır. Gençlere onurlu bir gelecek vaad ediyoruz. Evet, barış kolay değildir. Çalışarak ve siyaset üreterek barış gelir. Biz bu zorlu yolu yürümeye hazırız. Çünkü arkamızda bu ülkenin onurlu insanları var. Bu ülkede 40 yıldır süren bir çatışma ve yüzyıldır süren bir Kürt sorunu var.

Abdullah Öcalan 'ben 1 haftada bu çatışmayı bitirebilirim' dedi. Ancak 7 yıldır Öcalan’a tecrid uygulanıyor ve barış sürecinde aktör olmasının önüne geçiliyor. Çözüm üretecek gücümüz var. Halkımıza ve bedel ödeyenlere sözümüz var. Savaşa izin vermeyeceğiz. Demokrasiyi bu ülkedeki halklarla birlikte getireceğiz.”

Konuşmaların ardından miting Murat Demir’in konseriyle devam etti. Konser dağılımında gözaltılar yaşandı. (Haber Merkezi)

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.