“Diyarbakır medeniyetin kurucu şehirlerindendir”

“Diyarbakır medeniyetin kurucu şehirlerindendir”
Kentte düzenlenen “Uluslararası İslam Bilim Tarihi ve Fuat Sezgin Sempozyumu'na katılan Sanayi ve Teknoloji Bakan Mustafa Varank, Diyarbakır'ın tarihiyle,...

Kentte düzenlenen “Uluslararası İslam Bilim Tarihi ve Fuat Sezgin Sempozyumu'na katılan Sanayi ve Teknoloji Bakan Mustafa Varank, Diyarbakır'ın tarihiyle, kültürüyle, çıkardığı nice değerli isimlerle medeniyetin kurucu şehirlerinden biri olduğunu söyledi. Seyfettin Amidi, El Cezer-i, Ahmet Arif, Sezai Karakoç, Cahit Sıtkı, Celal Güzelses gibi nice büyük isimlerle anılması gereken şehrin olumsuzluklarla anılır hale getirildiğini vurgulayan Varank, Diyarbakır’ı hak ettiği yere getireceklerinin altını çizdi

Mizgin ÖZER

DİYARBAKIR - Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Diyarbakır'ın Kayapınar ilçesindeki Ciğerxin Gençlik Kültür ve Sanat Merkezi'nde düzenlenen 'Uluslararası İslam Bilim Tarihi ve Fuat Sezgin Sempozyumu'na katıldı. Programa Varank’ın yanı sıra Diyarbakır Valisi Hasan Basri Güzeloğlu, Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcısı Kamil Erkut Güre, AK Parti Diyarbakır Milletvekilleri Oya Eronat, Mehmet Mehdi Eker, Diyarbakır Jandarma Bölge Komutanı Tümgeneral Halis Zafer Koç, İlim Yayma Cemiyeti Diyarbakır Şube Başkanı Ali Karakaş, kamu kurum müdürleri, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ve çok sayıda öğrenci ile vatandaş katıldı. Burada konuşan Bakan Bakan Varank, 30 Haziran 2018’de ahirete irtihal eden Prof. Dr. Fuat Sezgin'in ülkenin yetiştirdiği en başarılı ve en çalışkan ilim insanlarından biri olduğunu, yüreği memleket sevdasıyla çarpan saygıdeğer bir hoca olduğunu söyledi.  Bakan Varank, Prof. Dr. Fuat Sezgin'in kendisini medeniyetin ilmi birikimini gün yüzüne çıkarmaya adadığını ifade etti.

“Bu sempozyum özel bir öneme”

Bakan Varank, “Hocamız tüm çalışmalarının amacını şu şekilde özetliyor; ‘Gayretimin bir kısmı bilim dünyasına hizmet, ama diğer çok büyük gayem ise koskoca bir İslam aleminin yetirmiş olduğu kendine hürmeti, güveni ve insanlık tarihindeki yerini hatırlatmak, kaybettiklerini iade etmek içindir.’ Biz de eserleriyle nesiller boyunca adından söz ettirecek Fuat Sezgin hocamızın hatırasını yaşatmayı boynumuzun borcu olarak görüyoruz. Bu amaçla bilim, teknoloji ve yenilik alanındaki çalışmalara büyük önem ve destek veren Cumhurbaşkanımızın kararıyla 2019 yılı Prof. Dr. Fuat Sezgin yılı olarak ilan edildi. Dolayısıyla bu sempozyum, yılın ilk etkinliği olması hasebiyle özel bir öneme sahip. Sene boyunca düzenlenecek bu gibi etkinlikler, hocamızın ömrünü adadığı İslam kültür ve medeniyet hazinesinin daha iyi anlaşılmasına katkı sağlayacak, özellikle de genç kuşaklara onun çalışma azmini ve şevkini aşılayacak. Hocamızın çalışmaları bilimler tarihinin bir bütün olduğunu, bu gerçeği bütün ön yargılardan uzak bir şekilde ispatlamıştır. Bu durumu milletimizin hem bilimsel teknolojik, hem de topyekun kalkınması için gerekli olan özgüven ve motivasyona çok ciddi katkıları olacağına inanıyorum. Müzelerdeki aletlerden hareketle hocamız İslam’da bilim ve teknik adlı 5 ciltlik bir katalog eser de yazmıştır. Böyle bütüncül ve kapsamlı bir eser bugüne kadar müze kataloğu olarak ilk defa yazılabilmiş. Türkçe, İngilizce, Almanca ve Fransızca olarak dört dilde yayınlanmıştır.

“Fuat Sezgin hocamızın mirasına sahip çıkacağız”

Hocamızın aziz hatırasını yaşatmak adına yıl boyunca TÜBİTAK, TÜBA, üniversitelerimiz ve diğer paydaşlarımızla çeşitli etkinlikler düzenlenecektir. TÜBA bu yıldan itibaren Fuat Sezgin ödülleri vermeye başlıyor. TÜBİTAK hocamızın çalışma alanıyla ilgili bilimsel araştırmaları desteklemek amacıyla proje çağrılarına çıkacak. Bakanlık olarak bağlı ilgili kuruluşlarımızla Fuat Sezgin hocamızın mirasına en iyi şekilde sahip çıkmaya devam edeceğiz. Amacımız Türkiye genelinde farkındalığı arttırmak. Fuat Sezgin hocamızın benzersiz çalışmaları İslam medeniyetinin vizyonu ve üretkenliği yansıtması açısından oldukça ilham verici. Ondan aldığımız bu ilhamla çalışmaya ve özellikle gençlerimize bu ilhamı aşılamaya devam edeceğiz. Hocamızın bizim fikir dünyamızda açtığı ufkun, aşıladığı özgüvenin önemi çok büyüktür. Cumhurbaşkanımızın liderliğinde 16 yıldır bu ülkeyi büyütmenin mücadelesini verirken, onun gibi bu topraklarda yetişmiş fikir adamlarının, alimlerin, gönül erenlerinin bize öğrettikleriyle yol yürümeye gayret ediyoruz. İşte Diyarbakır’da tarihiyle, kültürüyle çıkardığı nice değerli isimlerle medeniyetimizin kurucu şehirlerinden bir tanesidir. Mekke ve Medine’den sonra en çok sahabe-i kiramın metfun bulunduğu şehir bu şehirdir. İslami ilimlerin merkezlerinden en önemli bir tanesidir. Örneğin kelam ilminin en büyük otoritelerinden olan Seyfettin Amidi Diyarbakır’da yetişmiş, nice İslam beldelerinde öğretisini geliştirmiştir. Diğer yandan El Cezer-i tarafından sibernetiğin ilk adımlarının atıldığı ve ilk robotun yapılıp çalıştırıldığı yerde Diyarbakır’dır. Hatta Ulu Camii'nin avlusundaki güneş saatinin de Cezeri tarafında yapıldığı söylenir. Diyarbakır böyle bir ilim ve medeniyetin, mirasının sahibidir” diye konuştu.

“Diyarbakır’ı hak ettiği yere getireceğiz”

Diyarbakır'ın yıllar boyunca bu medeniyetten nasibini almamış çevrelerin istismarına uğradığını söyleyen Bakan Varank, “Seyfettin Amidi, El Cezer-i, Ahmet Arif, Sezai Karakoç, Cahit Sıtkı, Celal Güzelses gibi nice büyük isimlerle anılması gereken Diyarbakır’ı uyuşturucu ticaretiyle, terörle anılır hale getirdiler. Bunlar sadece günümüze değil, geçmişimize de ihanet ettiler. Milletin verdiği yetkiyi terör örgütüne peşkeş çektiler. Belediye imkanlarıyla Diyarbakır’ı, binlerce yıllık şuuru talan ettiler. Bizim bunları unutmamız, affetmemiz mümkün değil. Şimdi sorumluları tepeden aşağı yargı önünde hesap veriyor. Bu hesabı tarih önünde de ve hak divanında da verecekler. Biz bunların yakıp yıktığı Sur'u yeniden ihya ettik, ihya ediyoruz. Diyarbakır’ı hak ettiği güzelliklere kavuşturuyoruz. Önümüzde 31 Mart yerel seçimleri var. Ülkemizin hem doğusunda hem de batısında çok kirli bir al ver tezgahı kuruluyor. FETÖ’nün cesaretlendirdiği CHP, İYİ Parti, SP üçlüsüne, sözde resmi olmasa da HDP de eklendi. Karşımızda tam bir zillet ittifakı var. CHP’nin, İYİ Parti’nin, SP'nin aday çıkarttığı yerde HDP’nin bunları desteklediğini, hatta meclis üyelikleri için isimler yazdırdıklarını görüyoruz. Bu çok ama çok büyük bir tehlikedir. Bu zillet ittifakının sonucunda, zamanında Diyarbakır da ve bölgede yaptıkları gibi diğer batı illerinde de terör örgütü PKK’yı belediyelere sokmak gibi bir niyetleri var. Ama biz bu tezgahı görüyoruz, inşallah milletimizin desteğiyle bu tezgahı da bozacağız” İfadelerini kullandı.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.