İran’da avukat Nesrin Sutude’ye 38 yıl hapis ve 148 kırbaç cezasına çarptırılmasına tepki gösteren Diyarbakır Barosu, İran hükümeti ve büyükelçiliğine faks çekti
DİYARBAKIR YENİGÜN - Diyarbakır Barosu, İran’da idam cezasına karşı çıkan insan hakları savunucusu avukat Nesrin Sutude’ye 38 yıl hapis ve 148 kırbaç cezası verilmesine ilişkin Baro Adli Yardım Bürosu’nda basın toplantısı düzenledi. Toplantıda konuşan Avukat Hakları Merkezi Üyesi Jiyan Aydın, Türkiye’de son dönemde avukatlara yönelik artan saldırı, baskı ve açılan davalara dikkat çekerek, “Bir düşünceye katılmamak ayrı, o düşünceye suç muamelesi yapmak ayrıdır. Düşünce özgürlüğü Anayasa’nın ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin (AİHS) güvencesi altındadır. Düşünce açıklamalarına karşı sözle cevap verilmelidir. Düşünceyi açıklama özgürlüğü yargı eliyle bastırılmamalıdır. Tam aksine yargı, düşünceyi açıklama özgürlüğünün güvencesi olmalıdır” dedi.
“İran’ın kötü sicili var”
Diyarbakır Baro Başkanı Cihan Aydın da, yargının her geçen gün daha vahim bir hal aldığını vurguladı. Türkiye’de avukatlık mesleğinin saldırı altında olduğunu ve savunma hakkının kısıtlandığını ileri süren Aydın, bu saldırıların ülkenin içinde bulunduğu mevcut tabloyu gözler önüne serdiğini söyledi. Aydın, “İranlı meslektaşımıza yönelik insan onuruna aykırı kırbaçlama ve ifade özgürlüğüne aykırı hapis cezası verildi. İran rejiminin muhaliflere yönelik tutumu maalesef ortada. İran’ın bu konuda kötü bir sicili var. Bu meseleye dikkat çekmek, mesleki dayanışmayı göstermek ve İranlı meslektaşımızın yanında olduğumuzu vurgulamak için hazırladığımız faksı İran’ın Türkiye Büyükelçiliği’ne ve İran’daki hükümet yetkililerine göndereceğiz. Umarım ifade özgürlüğüne verilen ceza bir an önce kaldırılır” diye konuştu.
“ÇHD’li meslektaşlarımızın yanındayız”
Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) üyesi avukatların yargılanmasına da değinen Aydın, “Maalesef savunmaya yönelik ciddi bir baskı ve sınırlandırmalar var. Meslektaşlarımız duruşma salonunda çıkarıldılar. Türkiye’de artık hukuksuz ve savunmasız yargı mekanizmasına doğru bir gidiş var. Bu maalesef KHK ile de tescillendi. ÇHD’li meslektaşlarımızın yanında olduğumuzu belirtmek istiyorum. Açıkça belirtmek istiyoruz ki, avukatlar hiçbir zaman adaletsizliğe, hukuksuzluğa boyun eğmeyecektir. Bundan sonra da mücadelemizi sürdüreceğiz” ifadelerini kullandı. (Haber Merkezi)