Haberler vardır, yapmak ne kadar iç acıtsa bile istenmeden bir amaca hizmet eder. Bazen bir yoksulluk, bazen de adalet arayışı olabilir…
Hasta biriyle ilgili alınamayan ilaç, tedavi giderleri envayi çeşit sorunlar var çevremizde.
Geçtiğimiz hafta üç çocuğuyla sefalet içinde yaşayan bir kadının durumunu haberleştiren bir ajansın kullanılan haberiyle ilgili geri dönüşler sevindirdi beni.
Kimi nakdi, kimi ayni yardımlarla aileye desteğini sunmak için haber merkezimize ulaştı. Her birine ayrı ayrı iletişim adreslerini verdik.
Bunların içinde bir partinin il başkanı da vardı, belediye başkanı da, sade vatandaş da vardı.
Herkes bir şekilde ulaşmış; sevindik. Nede olsa iyiliklere sebep olmuştuk.
Bir elin verdiğini diğer el görmesin anlayışıyla hareket edenler çoğunluktaydı.
Neye hizmet ettiğinin çok farkında olup, resimler eşliğinde haberleştiren de vardı. Sonuçta bir toplumsal dayanışma örneği olarak kayda geçti.
…
Burada başka bir noktaya dikkat çekmek istiyorum.
Haberciye düşen bunu kişiler üzerinden ajitasyon aracı haline getirmeden haberin amacına hizmet eden bir anlayışla vermek.
Sonuçta yoksulluk toplumsal bir vakaysa ve benzer durumda binlerce insan varsa, kişiler sadece ayrıntı olmalı.
Yaşadığımız toplum üzerinden bir alt okuma olarak sunulmalı bu tür haberler.
Konuya dahil kişilerin geçici çözümler (ki bu türden yardımları hafife almadığımı belirteyim parantez içinde de yanlış bir muhabbet çıkmasın) ile geçici süreliğine rahata kavuşmasından başka bir amaca hizmet etmez.
Bugün Fatma yarın Hatice bir diğer gün başka biri habere konu olacaktır.
Önemli olan oluşturulmaya çalışılan yoksulluk ve şükür kültürünün değiştirilmesini sağlamak.
Sonuçta yoksulluk kişilerle sınırlı olmayan toplumsal bir vaka.
Üç çocuğuyla yardıma muhtaç olduğunu haykıran bir annenin çaresizliğini düşünün ve anlamaya çalışın.
Zaten yardım çabaları bu anlama halinin göstergesi. Ancak bu sadece bir örnek; toplumda benzer durumda yüzlerce kadın ve erkek var.
Erkekler bu anlamda gurur yapıp geride duruyor, iş yine kadının omuzlarına yükleniyor.
Bir körlük durumu yaratmasa bile şaşılaştıran bir haber verme şekli bu. Ayşe kurtulduğunda toplum kurtulmuş olmuyor.
Haber böyle yapılınca ya da okununca, kayganlaştıran, hedef şaşırtan bir anlayış gelişiyor. Ölümcül yaraya tıbbi bir müdahalenin ötesinde ecza dolabı imkanlarıyla sadece pansuman müdahaleler.