MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın, iki gün önce twitter hesabından Diyarbakır il teşkilatının feshedilerek kapatıldığını açıkladı.
MHP’nin bölgenin en önemli kentinde kepenk indirmesi ve bunun sadece İl örgütünü kapsaması dikkat çekiciydi.
İlk akla gelen soru; MHP, buna neden ihtiyaç duydu?
Ani kararın kokusu çok geçmeden İl Başkanı Cihan Kayaalp’ın gözaltına alındığı iddiasıyla kısmen ifşa oldu.
Kentte uzun zamandan beri, iktidarın küçük ortağının nemalandığı cennahın, ihalelerdeki ve işçi alımlarındaki sınırları zorlayan öz güveni, güç devşirmeye yönelik niyet ve çabaları ile çok kötü kokuların yayıldığı farklı dedikodular kulaktan kulağa dolaşıyordu.
Duyumları doğrulayan ve bunlardan rahatsız olan Genel Merkezin, İl Başkanı Cihan Kayaalp’ı merkeze çağırıp ‘istifasını” istediği ancak Kayaalp tarafından kabul edilmediği söylenceler arasında!
Her şeyden önce şunu belirtmekte fayda var sanırım. Özellikle bölgede iktidarın temsilcisi olmak, resmi kurum ve devlet erkanında karşılığı olan bir unvan. Bu da niyeti iyi olmayanlar için ranttan faydalanma anlamına gelen iştah kabartan bir avantaj.
Buraya kadarki şekliyle Türkiye siyasi ahlakında tolere edilen durumlar. Ancak icraatlarını bunlardan soyutlayıp, kişisel sapkınlıklara varması belli ki genel merkezi oldukça rahatsız etmiş!
Tabi süreç normal işlemiyor… Ardı arkası kesilmeyen şikayetler bu kez Emniyet üzerinden MHP Genel Merkezi’ne iletilip bilgilendiriliyor.
Genel merkez tarafından alelacele görevden almanın sebebi parti itibarını korumaya yönelik bir siyasi kurnazlık.
İş buraya kadar halledilip parti ismine halel getirilmeden 12 saatlik bir farkla düğmeye basılıyor.
Bir gün öncesinde yazımı bazı hassasiyetleri göz önüne alarak bekletmemin sebebi bu iğrenç haberin teyide muhtaç olmasıydı.
Dün sabah gerçekleşen ve tutuklamayla sonuçlanan iğrenç olay dediklerimizi doğruluyor.
…
Yerel anlamda il teşkilatına mensup kişilerin ‘MHP’den aldığı varken, ideolojik olarak kattığı pek bir şey yok’ diyenler çoğunluktayken; Genel Merkezin mevcut durumu değiştirmeye yönelik ciddi bir çabasının ve denetimsizliğin olduğunu belirtmekte fayda var.
İktidar partisi dışında CHP’den, DEVA’dan, Gelecek, Saadet, Yeniden Refah, Millet ve hatta Perinçek’in İşçi Partisi bile kentin siyasi hareketliliğine zaman zaman renk katarken, iktidar ortağı olmasına rağmen MHP’nin bu anlamda hiç sahne almaması düşündürücü.
İtibar kaybına neden olan il yönetiminin maddi menfaat çabaları ve bir yerde kişiyi bağlayan “nitelikli cinsel istismar”a varan iğrençliklerden haberdar olmamak başka nasıl izah edilir?