Şöyle demişti bir ekonomist, “Devletin durumu ortada, ok yaydan çıktı artık. Kontrol artık büyük bir iştahla gerilen yayda değil, hedefsiz okta.
İktidar erkanı kontrolden çıkan ekonomik krizi yoluna sokacak kendince çabalar sergiliyor. Vatandaşın kahır ekseni açıklananları pek anlamasa da umut etmekten başka bir şey yapamıyor.
Örneğin Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın kısa adı GES olan Gelire Endeksli Devlet İç Borçlanma Senedi diye bir şey duyurdu, bir gün sonrada sözde ayrıntılarını açıkladı.
Bakanlık bunu neden yaptığını şöyle gerekçelendiriyor: Yatırım araçlarının çeşitlendirilmesi, yatırımcı tabanının genişletilmesi ve yatırımcıların Türk Lirası cinsi varlıklara yönelimlerini teşvik etmek. 15-22 Haziran arasında da talepler toplanacak ve senetler için asgari talep tutarı bin TL olacak.
GES’ten ne amaçlanıyor?
GES ile senet sahiplerine minimum getiri garantisi verilecek. GES’lere ilişkin faiz ve vadeye ilişkin açıklama yapılmazken, yeni senetlerin getirileri Kamu İktisadi Teşekkülleri’nden elde edilen gelire endekslenmesi bekleniyor.
Kimse GES’in ne olduğunu, ne amaçladığını Google yardımıyla anlamaya çalıştı, ama nafile.
Ancak anladığımız kadarıyla kısa adı KKM olan Kur Korumalı TL Vadeli Mevduat Hesabı gibi bir şey.
Bakanlığın açıkladığı GES uygulamasına ilk eleştiri AK Partili Şamil Tayyar’dan geldi. Tayyar, Dün gece ekonomide çok kritik kararlar açıklandı. Herkes Google yardımıyla yazılı açıklamaları tercüme etmeye çalışıyor. Şu ana kadar karar mekanizmasındaki tek yetkili çıkıp tartışmalara açıklık getirmedi. Üzgünüm!" ifadelerini kullandı.
Nedir bu GES?
Anlamamız için sözü erbabına bırakmamız gerekiyor.
Ekonomist Prof. Dr. Mustafa Durmuş, ekonomide atılan adımların enflasyonu dizginlemekten uzak olduğunu belirterek GES hamlesini "Dolarizasyona karşı liralaşma adımı" olarak değerlendirip şunları söylüyor: Durmuş, “KKM gibi bir şey düşünüyorlar fakat bu gerçekten işe yaramayabilir. İkincisi, dolar/TL’de volatilite dediğimiz çok hızlı yükselişi yavaşlatabilir miyiz denilerek alınan bir tedbir. Bütün bunlar işe yarar mı? Piyasalara bakıldığında yaramaz. Bu bir kriz göstergesi.”
İşin nereye doğru gittiği şöyle açıklıyor Prof. Dr. Mustafa Durmuş: Hükümet enflasyona karşı bir tedbir almak ya da almış gibi görünmek istiyor. Parasal sıkılaşmaya gidiyorlar ama volatiliteyi artırıyor. Bu da piyasada ciddi bir kriz göstergesi olacak. İktidarın elindeki ekonomi politikası, araçları giderek tükeniyor"
Artan maliyetlerden sonra durdurulan devlet ihalelerinde yeniden yapılandırmadan kaynaklı bazı şirketlerin ellerindeki makine parklarını sattığını duyuyoruz. Diyarbaır Şehir Hastaneleri inşaatı da bu yüzden durdu.
Yine Hazine ve Maliye Bakanlığı, kamuda tasarruf kararları aldı. Bunlar iktidar erkanının kullanmaya çalıştığı araçlar ve ne kadar faydalı olabileceğini hep beraber göreceğiz.