Önce Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası (DTSO), ardından Diyarbakır Ticaret Borsası (DTB) bölgedeki kuraklığa vurgu yapan açıklamalar yaptılar.
DTSO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Erdal Avşar, Diyarbakır başta olmak üzere bölge illerinde yaşanan kuraklık nedeniyle, tarlaların yüzde 80’inde ürün hasadı yapılamadığını; çiftçilerin zararlarının karşılanması gerektiğini belirterek, kuraklığın etkilerinin azaltılabilmesi için bölge genelinde doğal afet ilan edilmesi gerektiği söyledi.
Aynı gün TOBB Başkanı M. RifatHisarcıklıoğlu Başkanlığında video konferans yöntemi ile gerçekleşen TOBB Yönetim Kurulu toplantısına katılan DTB Başkanı Engin Yeşil de aynı soruna vurgu yaparak, “Bölgede devam eden sulama projelerinin bir an evvel tamamlanması gerektiğini, üreticilerin kendi sondaj kuyularından sulama yapmasından kaynaklı girdi maliyetlerinin arttığına işaret ederek, şunları söyledi:
“Bizlere her zaman desteklerini sunan, talep ve sorunlarımızı Hükümetimize ileten TOBB Başkanımıza teşekkür ederiz. Bölge çiftçilerimizin hükümetimizden talebi bölge genelinin doğal afet alanı olarak ilan edilerek, üreticiler ve girdi sağlayan işletmeler için mevcut kredi borçlarının faizsiz ertelenmesi, hasat yapmayan çiftçilerin girdi maliyetlerini karşılayacak şekilde nakdi destek sunulması, çiftçilerin geçmiş döneme ait tüm destek primlerinin bir an önce ödenmesi, pompaj sulaması yapan çiftçilere elektrik ve yakıt destek primi ödenmesidir” dedi.
…
Burada benim dikkatimi çeken Yeşil’in “talep ve sorunlarımızı hükümetimize ileten TOBB Başkanı” söylemi.
Diyarbakır’ın toplam milletvekili sayısı 12.
8 HDP, 1 BDP ve 3 Ak Parti.
Genel siyasetin HDP ile ilgili konusuna girmeden Ak Parti’nin biri “ağabey” pozisyonundaki 3 vekiline dikkat çekmek isterim.
Mehdi Eker’in en uzun süre bakanlık unvanıyla “Tarım Orman Bakanlığı” geçmişi ve tecrübesine; Ebubekir Bal’ın da Diyarbakır Ticaret Borsası geçmişine dayalı tecrübesine rağmen neden sessiz kaldığına anlam veremiyorum.
Siyasetin “çıkara dayalı pek de kısır olmayan çekişmeleri”nin perde arkasındaki yansımaları şehre fazlasıyla etki ediyor.
“Hafif Raylı Sistem” çıkışında kendini bir kez daha gösteren bu çekişmelerin kenti gerisin geriye götürdüğünü belirtip noktayı koyduktan sonra devam edelim.
DTSO ve DTB’nin açıklamalarının işaret ettiği ve çözüm beklediği yer siyaset ve bu anlamda kent siyaseti maalesef yıllardır çok yetersiz bir pozisyonda.
…
Bölgede özellikle DEDAŞ’ın insafına bırakılmış çiftçinin;pandeminin ekonomik etkilerine bir de yağışların az olmasının yarattığı hal ile dibe vuran çresizliğine duyarsız kalmaları kabullenir gibi değil.