Uzmanlar, pandemi gibi olağanüstü koşulların yaşandığı belli bir zaman diliminde ek ölümün tespit edilmesi halinde bunun da pandemi ile ilişkilendirilmesinin normal olduğunu belirtiyor.
Haberde Avrupa Klinik Mikrobiyoloji ve Enfeksiyon Hastalıkları Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Önder Ergönül, ek ölümlerin incelenmesinin pandemi gibi olağanüstü dönemlerin etkilerinin anlaşılmasında bilimsel açıdan da kabul edilmiş bir yöntem olduğunu söylüyor ve ekliyor: "Son 5 yılda, 10 yılda beklenen ölüm sayısı bellidir. Beklenenden daha fazla ölüm olması, hele de pandemi dönemi varsa, Pandemiye bağlanır. Son derece basit ama sağlam bir mantık. Göreceksiniz önümüzdeki yıllarda pandemi bittikten sonra bile yapılacaktır"
Geçmiş dönemlerde İspanyol Gribi ve 2009-10 yıllarında yaşanan Domuz Gribi ile ilgili de ek ölümlere dayanarak yapılmış çok sayıda bilimsel çalışma olduğu da belirtiliyor haberde.
Bir soru daha soralım: Sadece 11 il üzerinden yapılan değerlendirme ne kadar sağlıklı?
Bu iller Bursa, Denizli, Diyarbakır, Erzurum, İstanbul, Kahramanmaraş, Kocaeli, Konya, Malatya, Sakarya ve Tekirdağ ve Türkiye nüfusunun yüzde 36,5'ini temsil ediyor.
Bu illerde, 2015-2019 yılları arasında gerçekleşen 8 aylık toplam ölüm sayısı 87 bin ile 94 bin aralığında değişiyor. 2018'de ise bir önceki yıla kıyasla ölüm sayısının azaldığı görülüyor. Bu 5 yılda meydana gelen ölümlerin ortalaması 91 bin 37.
2020 yılında ise bu 11 ildeki toplam ölümler ilk kez 100 binin üzerine çıktı. E-devlet verilerine göre, toplamda 101 bin 987 kişi yaşamını yitirdi. Aradaki fark 10 bin 950.
Türkiye genelinde aynı dönemde açıklanan Covid-19 kaynaklı ölümlerin toplam sayısı ise 8 bine yakın.
…
Sağlık Bakanlığı, İstanbul hariç, il il Covid-19 ölüm verilerini açıklamadığından diğer 10 kentteki can kaybı sayısı bilinmiyor.Tüm bu öngörüler bir yana Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, 25 Eylül Cuma günü Samsun’da önemli açıklamalarda bulundu.
Koca, virüsün son haftalarda yayılım gösterdiğine dikkat çekerek, “Hastanelerde tedavi edilmesi gereken hasta sayımız endişe verici şekilde yükseldi. Ağır hasta sayımızda artış var ama testi pozitif çıkan hasta sayımız aynı şekilde artış göstermiyor” dedi.
…
ABD’nin Ankara Büyükelçisi’nin ilaç firmalarıyla ilgili talihsiz sözlerindeki borç detayı (2019: 230 milyon dolar, 2020’nin son çeyreğinde 2,3 milyar dolar); virüsün ülke ekonomisine getirdiği ağır yükün sadece sağlık ayağındaki ayrıntısı aslında.
Dünyanın diğer ülkelerinde olduğu gibi virüs daha bulaşıcı hale geliyor ve bu durum ülkemizin siyasal, sosyal hem de ekonomik yapısını derinden etkiliyor.
…
Ülkede içi/dış siyasetteki kutuplaşmalar ekonomideki olumsuz tablo çok zor günlerden geçtiğimize fazlasıyla işaret ediyor.
Peki, uzun zamandan beri tüm bu olumsuzlukların yaşandığı süreçte ne yapmamız gerekiyor?
Gelip tıkandığımız noktada bu sorunun cevabında gizli.
Hem içerde hem dışarda yaşanan başta salgın olmak üzere; farklı kulvarlardaki tıkanıklıkların aşılması için öncelikle şeffaflığın, adaletin, demokrasinin; her alanda iç ve dış uzlaşmaların toplumsal barışın yeniden ülke menfaatlerine uygun şekilde tesis edilmesi gerekiyor.Mevcut atmosferle bu zor günlerin aşılması zor. Son