Olumsuzluk veya olumluluk kendi mecrasında ve kendi renginde yaşamaya devam eder biz ise duvarların arkasına saklanırız
Komşu ne diyecek, falan ne diyecek, filan ne diyecek paranoyası ve korkusu insanı kötü psikolojilere sürükler.
Kendi duygularını kaç kişi samimi itiraf ediyor, ben yapsam ailem ne diyecek insanı derin uçurumların kenarında tutar.
En kötü karar bile kararsızlıktan iyidir ve sizi bir şeyler yapmaya götürür.
Oysa bir hendikap var ise ve o bulunduğu yerden kendini canlı tutuyor veya koruyabiliyorsa her zaman sorun olarak insanın karşını çıkma olasılığı vardır.
Sizin o surunla karşılaşma olasılığı her zaman vardır.
Sırttaki bir yük gibi o yük sırtta durduğu sürece zaten oradadır ve ondan kurtulmadığı sürece taşıyanı rahatsız eder, dönüp etrafı da rahatsız etme olasılığı vardır.
Yük yüktür ve gözler önünde var olan bir kambur herkesinde gözüne çarpacaktır.
Oysa güzel vücudun içinde bu tarz duvarları ördürmek yüreğe bindirilecek yüklerin farklı varyasyonları, hayatı bu tür sıkıntılara mahkum etmek doğrumudur ona bakmak lazım.
İnsanın doğası gereği özgür ve ihtiyaçları ölçüsünde emeğiyle geçinerek ereklerine ulaşma hakkını kullanabilir.
Sizin ihtiyaçlarınız bir başkasının sınırlarına kadar ulaşabilir ondan sonrasında ise ortaklaşmak gerek.
Siz kendiniz ile barışık iseniz? Yorumunuz ve yaklaşımınız başka olur ama siz agresif ve sıkıntılı yaklaşımlar sergilerseniz değerlendirmede o pencereden dışarıya yansır.
Zaten insan kendine baktığında kendini görme sanatını elimine etmemiş ise üretkenliklerinden de nasıl bir psikolojide olduğunu anlar, zaten jest ve mimikleriniz karşıdan bakıldığında ayan beyan göz önündedir ama değişim için sizin görmeniz şart.
Senaryolara sığdırılmayacak kadar renkli ve güzel olması gereken bu yaşamda, her önüne çıkandan bentlerin eline su dökemediği duvarların örülüşünü almak sadece yük yüklenmektir.
Oysaki kişi kendini ne ölçüde var edebilmiş ki sana yük olarak duvar verebilsin, kendisi yaşamda ne kadar başarılı olmuş ki onun yönlendirmesinin, onun boyunduruğu altına giriyorsun.
Kendisi çok yetenekliyse yük veya duvar ördürme şüphesi bırakacağına; saydam bir gökyüzü bırakabilecek kadar açık ve zenginliğini gözler önüne serebilecek midir?
Ve o yarattığı veya bıraktığı gökyüzüne seninde ellerinde tutup oraya uçabilmiş midir? Paylaşımı bilmeyen insandan ne beklenir ki.
Örülen duvarların arkasında kalmanı istemek ve sorgusuz ona biat etmek dışında.
Gelin yüreğimizi işgal eden ve bizi tükenişe götüren duvarları yıkalım, yıkma işleminin yöntemini de çocuklardan öğrenelim .