Sağlık Bakanlığı korona virüsü aşısında öncelikli gruba gazetecileri de ekledi.
Bu sevindirici haber ajanslara düştüğünde ya da bunu bir müjde olarak paylaşanlar bile bir süre sonra “bir ayrıntı” ile tepkilerini dile getirmeye başladı.
Öncelikli gruba sadece İletişim Başkanlığı tarafından Turkuaz basın kartı olan gazeteciler dahil edilmişti.
Peki, geriye kalan ve mevcut basın kartı sahip olmayanlar ne olacak?
Bazı basın gruplarında, “Sahada en azından eşit koşullarda virüse maruz kalanlar neden sağlıkta eşit değildi?” diye soranlar olmaya başladı.
Hatta birçok kişinin gazetecilik yapmadan bu karta sahip olduğu eleştirileri de gelmeye başladı.
Haklı bir tepki!
Sadece bir kurum üzerinden verilen kartlarla “gazetecilik” bir alanın insiyatifine bırakılmamalı.
Meslek ile ilgili birçok çatı örgütüyle koordineli bu alan pekâlâ genişletmek mümkün ve bunun bir an önce yapılması da elzem.
Türkiye’de 2020 yılı sonu itibarıyla 15 bin 148 basın kartı sahibi basın mensubu olduğunu düşündüğümüzde; bu sayı hayli fazla, ancak sahada aktif olarak çalışan gazeteci sayısı bu rakamın çok üstünde.
Bu yüzden daha önce olduğu gibi; kabul görmüş meslek örgütlerinin de içinde olduğu bir komisyon tarafından basın kartlarının verilmesi gerek.
Aynı günlerde Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı’nın Basın Kartı Yönetmeliği’nde yaptığı ”milli güvenlik ya da kamu düzenine aykırılık veya bunları alışkanlık edinme”, “gazetecilik meslek onurunu zedeleyecek işler yapılması” gibi gerekçelerle basın kartlarının iptal edilmesine yönelik kararı Danıştay tarafından iptal edildi.
Kararda mevcut yönetmeliğin gazetecileri baskı ve endişe altında tutacağına dikkat çekilirken basın kartının verileceği kişilerde aranacak şartları içeren temel ilkelerin, bu hakka keyfi bir şekilde müdahale edilmesini önleyecek şekilde düzenlenmesi gerektiği uyarısı yapıldı.
Kararın ardından Twitter hesabından açıklama yapan Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun ise “Basın Kartı yönetmenliğimizin bazı maddeleri Danıştay tarafından iptal edilmiş. Daha iyisini yapmak için derhal çalışmaya başladık. Görevde olduğumuz müddetçe ‘gazetecilik’ adı altında ‘terörizm propagandası’ yapanlarla mücadele edeceğiz. Terör seviciler boşuna sevinmesinler!” ifadelerini kullandı.
…
Baştan alacak olursak, gazetecilere verilen eksik aşı önceliğinin kapsamı bir an önce genişletilir.
Mesleki çatı örgütlerinin ve devletin ilgili kurumlarının katılımıyla 1947’den günümüzde dek 13 kez değiştirilen “Basın Kartı Yönetmeliği” hassasiyetler göz önünde bulundurularak yeniden düzenlenir.
Başbakanlık Basın Yayın Enformasyon Genel Müdürlüğü (BYEGM) Basın Kartı Komisyonu’nun 15 üyesinden biri iken anti demokratik uygulamalar nedeniyle komisyondan çekilen Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC), BYEGM yerine kurulan Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı’nın –henüz kimlerden oluştuğu açıklanmayan- dokuz üyeli yapısını da antidemokratik buluyor.