Şivan Oktay Gürer Yazdı: Sürü Bağışıklığı

Yeni tip korona virüs (COVID-19) salgını sonrası Türkiye’de kontrollü normalleşme sürecinin işlemeye başladığı bugünlerde dünya adına uzaklardan...

Yeni tip korona virüs (COVID-19) salgını sonrası Türkiye’de kontrollü normalleşme sürecinin işlemeye başladığı bugünlerde dünya adına uzaklardan bir uyarı Glasgow Üniversitesi'nden geldi.

İskoçya Kamu Sağlığı Enstitüsü Onursal Danışmanı Dr. David McAllister'ın ekibiyle birlikte yeni veriler üzerinden yürüttüğü çalışmanın sonuçlarına göre, Covid-19 nedeniyle ölen kişilerin bütün varolan kronik hastalıkları da göz önüne alındığında potansiyel yaşamlarından ortalama 10 ila 13 yılın üzerinde süre kaybettikleri hesaplandı. Bu sürenin koroner kalp hastalığı gibi sorunlarla benzer bir süre kaybı olduğunu belirten McAllister insanların ve hükümetlerin Covid-19'un etkilerini hafife almamaları gerektiğini söyledi. Araştırmada var olan kronik hastalıkların sayısı ve tipine göre ayarlamalar yapılmadan önce ve yapıldıktan sonra olacak şekilde iki türlü hesaplama yapıldı.

Beri yandan mücadelede normalleşme süreci işlerken Bilim Kurulu üyeleri de benzer açıklamalar yaptı.

Gazi Üniversitesi Hastanesi Başhekimi ve Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Ahmet Demircan da, normalleşme adımlarının vatandaş düşünülerek atıldığını belirterek şöyle konuştu: "Bu bir açık çek. Kullanmamıza bağlı. Maskeyi takıp, kurallara uyarsak bu normalleşme artarak devam edebilir. Ama kurallara uymazsak o zaman kısıtlamalara dönülür."

Bilim Kurulu’nun başka bir üyesi ve Sağlık Bilimleri Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Mustafa Öztürk ise normalleşme sürecindeki kurallara dikkat çekerken, " "Almanya'da koronavirüs bulaşma kat sayısı 0,6'ya kadar düşmüştü. Önlemler hafifledi bulaşma kat sayısı 1.18 oldu. 1'in üzerine çıkması virüsün yayılmaya devam etmesi demektir. Benzer durum Güney Kore ve Japonya'da da oldu." dedi.

Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr Levent Yamanel de Türkiye'nin artık yeni normalleri olduğunu belirtti. Yamanel ise "Yeni normalde mutlaka uymamız gereken dört kuralımız var. Kalabalık oluşturmamak, sosyal mesafeyi korumak, maske takmak ve hijyene uymak. Bu dört kuralı eksiksiz yerine getirmemiz lazım ki tekrardan pik görmeyelim” diyor.

Bilim kurulu üyelerinin açıklamaları açık bir tehdidin devam ettiği yönünde.

Görünen o ki Türkiye’nin şartları bunları gerektiriyor.

Sosyal mesafe, maske, hijyen açıklamalarını aklımıza iyice kazıyıp sokağa öyle çıkacağız.

Aynı evde yaşayanların dışarda sosyal mesafe kuralına uyması ya da lokanta ve kafelerde aynı tuvaleti, lavaboyu kullanılırken, masadaki sosyal mesafe neye yarayacak?

Tüm bunların meali, para yok ve biz buna mecburuz.

Tüm dünyada olduğu gibi sürü bağışıklığının işletileceği yol haritası işlemeye başladı bile.

Hadi hayırlısı…

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Yazarlar Haberleri