Cevat Korkmaz'ın 11 Mart'ta Face’deki bir yazısına yaptığım yorumda Kiev'e yönelik zırhlı araç konvoyunun oyalama amaçlı tali hedef olduğunu yazmıştım. Bugünkü İstanbul görüşmelerinde Rusya tarafı Kiev'e operasyonu durduracağını açıklamış. Rusya inanılmaz bir strateji yapıyor, sağlam satranç oynuyor. Hiçbir zaman hedef olmayan Kiev'i gösterip, Ukrayna'nın Karadeniz kıyılarını kontrolüne aldı. Önümüzdeki günlerde Rusya'nın gerçek hedeflerinden olan Odessa'yı konuşmaya başlayacağız.
Liseli yıllarda Osmanlı-Rus savaşlarında, Rusya’nın temel amacının sıcak denizlere inmek olduğu anlatılırdı. Bugünkü Ukrayna işgalinin temel nedeni yine bu “sıcak denizler” konusu… Rusya toprak büyüklüğü açısından dünyanın en büyük ülkesi. 17 milyon km2’lik coğrafyasıyla ABD’nin de, Çin’in de yaklaşık 2 katı büyüklüğünde. Bu kadar büyük bir ülkenin deniz bağlantısı konusunda çok önemli handikapları var. Mesela batı yönünde, yani Avrupa cephesine doğru denizle tek bağlantısını San Petersburg (eski Leningrad) üzerinden sağlayabiliyor. Bu bağlantı da Finlandiya körfezinden Baltık denizine, oradan Kuzey denizi ve Atlas okyanusuna ulaşıyor. Orhan Veli bir şiirinde şöyle diyor;
Hiçbir şeyden çekmedi dünyada
Nasırdan çektiği kadar;
Hatta çirkin yaratıldığından bile
O kadar müteessir değildi;
Kundurası vurmadığı zamanlarda
Anmazdı ama Allah'ın adını,
Günahkâr da sayılmazdı.
Yazık oldu Süleyman Efendi’ye
Rusya’nın denizlere inme konusunda çektiği eziyet, Orhan Veli şiirindeki Süleyman efendinin nasırından çektiğinden daha beter…Finlandiya körfezinde oldukça sınırlı bir kıyı şeridine sahip Rusya, bu dar alanı etkin kullanmak için daha kuzeyde kalan Beyaz denizden buraya kanallarla iniyor. 1930’lı yıllardan bu yana kanalların açılması, genişletilmesi çalışmaları devam ediyor. En kuzeyde çoğu zaman buzlarla kaplı olan artik denizler var ama bunlar da ulaşım açısından efektif ve ekonomik değiller. Doğu kıyısından bakıldığında, denize ulaşmanın en pratik yolu Japon denizine açılmak ama orada da Japonya ile Rusya arasında çok sayıdaki ihtilaflı ada olması sorun olmaya devam ediyor. Ukrayna işgali dünyanın dikkatini bu coğrafyaya yöneltmişken geçtiğimiz hafta içerisinde Rusya, japon denizindeki ihtilafla adalardan(Kuril) birine “tatbikat yapıyorum” gerekçesiyle 3 bin asker çıkardı.
Netice itibariyle Rusya’nın çarlık rejiminden bu yana nüfus alanlarını genişletmek için deniz eğemenliği oluşturma politikasında bir değişiklik olmadı. Ukrayna işgali de Karadeniz’i nüfus alanı içerisine dahil etme girişimidir. Rusya bu politikayı kendi istikbalinin temeli haline getirmişken, batı da Rusya’yı bloke etmek için genellikle onu denizler üzerinde kontrol etmeye çalışmıştır. Bu konuda ilginç bir detay vermek gerekirse; Hitler'in Rusya işgali 3 koldan başlamıştı. Leningrad, Donetsk havzası ve Odessa. Almanya’nın Leningrad işgali, Finlandiya korfezinden olağanüstü bir deniz gücüyle başladı. Hitler bu saldırıya o kadar güveniyordu ki, Leningrad çıkartmasından 1 hafta sonra, kentin ünlü otellerinden birinde kokteyl planlanmış, hatta davetiyeler bile basılmıştı. Ancak Leningrad çok şiddetli bir savunma göstermiş ve bu kuşatma tarihteki en uzun kent kuşatmalarından birine dönmüştü. Leningrad hariç, ikinci dünya savaşında Nazilerin’in Rusya’ya yönelik saldırılarını başlattığı alanlara, bugün “Nazilere karşı saldırı” diyerek, tuhaf bir kampanya ile saldırı başlatıyor. Nazizmin Donetsk ve Odessa’ya başlattığı işgalin bir benzeriyle bugün Rusya da işgale Donetsk ile başladı, Odessa'ya yürüyor. Tarih ve tekerrür meselesi...
11 Mart tarihinde, Rusya’nın amacının kesinlikle Kiev olmadığı belirten yorum aşağıya çıkartılmıştır:
"...Gördüğüm kadarıyla Rusya, çoğu kişinin gözden kaçırdığı inanılmaz ince bir işçilik yapıyor. Resmen dünyayı manipüle ediyorlar. Nasıl mı? Yaklaşık 10 gündür zırhlı konvoyu Kiev girişinde bekliyor. Bu "bekleme" halinin kendisi Rusya'nın en büyük stratejisi. Bütün gözler oraya çevrilmiş. Tam her sihirbazın büyük numarası öncesi istediği şey; gözlerin ve dikkatlerin belli bir noktaya odaklanması... Bunun amacı ne dersen, birkaç ilginç detaya dikkat çekmek isterim. Karadenizin toplam kıyı uzunluğu 5.000 km'ye yakındır. Kıyı şeridinin yaklaşık 1760 km'si Ukrayna'ya aittir, ki bu en büyük uzunluktur. İkinci olarak da 1700 km ile Türkiye geliyor. Rusya'nın kıyı uzunluğu 420 km'dir. Yani Karadeniz kıyı uzunluğunun % 8'i civarı... Rusya işgale asıl Kırım ve Donetsk'den başladı ve kıyı boyunca ilerliyor. Şu anda hedefi Odessa kenti. Mariupol ve Hersov kontrol altında ve Odessa'ya doğru ilerleme devam ediyor. Eğer Odessa kontrol altına alınırsa, Ukrayna'nın yaklaşık 1200 km'lik Karadeniz kıyısı Rusya'nın kontrolüne geçecek. Rusya'nın birinci amacı bu. İkinci amacı da bu de-facto durumu stabil hale getirecek yeni bir yönetimi iş başına getirmek. Yani Rusya'nın megalo ideası ile Putin'in çıkarları ortak bir paydada kesişmiş oluyor. Rusya asırlık hedefine ulaşırken, Putin de Rusya fatihi olarak tarihe geçip kendi kirli geçmişini aklamış oluyor. Tabi bu durum, işgalin Putin'in istediği sonuçları vermesine bağlı. Yani Putin, Kiev ve Belarus polemikleriyle sihirbaz Houdini'ye taş çıkartıyor. Odessa gibi Karadeniz havzasının en büyük limanı dururken Kiev tali hedeftir. Bir başka detay; Naziler'in Rusya işgalinde ilk girdikleri yerleden biri de Odessa'dır.”