Korona bize bir şeyi yeniden hatırlattı, Korku…
Korku, tıpkı cesaret, utanç gibi canlılara özgü tepki.
Koronanın toplumda yol açtığı korku, alınan tedbirlere rağmen henüz zirve yapmamışken bazı belirtiler aslında o korkuyu hissettiğimiz gösteriyor.
Salgın tehlikesinin ulaşmasıyla beraber Türkiye’de virüsten korunmaya karşı ilk verilen tepki raflardaki temizlik/hijyen ürünlerinin eskiye oranla en fazla alınan ürünler arasında yer alması.
Korona vakalarının görüldüğü hemen hemen her ülkede gıda ve temizlik malzemeleri satışı patlaması kadar, rafları boşalan bir diğer ürün de ne ilginçtir ki tuvalet kağıdı oldu.
‘Pandeminin Psikolojisi’ kitabının yazarı doktor Steven Taylor ‘ işte tam da bu noktada ilginç tespitte bulunuyor.
“Size virüsün bulaşmasını engellemeyecek, o halde neden tuvalet kağıdı?” sorusunu
British Columbia Üniversitesi’nde klinik psikoloji alanında ders veren Taylor şöyle yanıtlıyor:
“Salgın hastalıklar sırasında insanlar bulaşma tehdidi altındayken iğrenme duygusu artar. İğrenme duygusu artınca da bundan kaçınmaya çalışılır. İğrenme duygusu insanı bulaşma/kirlenmeden kaçınması için uyaran bir alarm mekanizması gibidir. Örneğin salya akan bir el gördüğünüzde tiksinir ve dokunmazsınız. Bu da bizi güvende tutar. Dolayısıyla hastalık bulaşma korkusu ile iğrenme duygusu arasında çok güçlü bir bağlantı var. ‘İğrendiren materyal’den kurtulmak için tuvalet kağıdından daha iyi bir araç da yok. Böylece tuvalet kağıdı bir tür koşullanılmışgüvenlik simgesi haline geldi. Pandemi gibi ürkütücü bir durumla karşı karşıya kalınca, hükümet ‘Elinizi yıkamaktan başka bir şey yapmanız gerekmiyor’ dediğinde insanlar hazırlık yapma ihtiyacı hissediyor. Bu da alışverişe giderek stok yapmalarına yol açıyor” dedi.
Taylor tuvalet kâğıdıstoku yapılmasının bir başka sebebi olarak da ‘kar topu etkisini’ gösteriyor ve “insan, başkalarının tuvalet kağıdı aldığını görünce kendisi de alıyor” tespitinde bulunuyor.
Korkunun bulaşıcılığına vurgu yapan Taylor benzer bir stok yapma durumun 1918’de İspanyol gribi salgını sırasında yaşandığını; o dönemde de insanların Vicksstoğu yaptığını anlatıyor.
Evet, korku ne kadar canlı tepkisi olsa da bir o kadar da bulaşıcıdır.