Diyarbakır Su ve Kanalizasyon Genel Müdürlüğü (DİSKİ), 2 Ocak’tan itibaren su fiyatlarını merkezde 3,55 lira, dış ilçelerden Bismil, Ergani ve Silvan’da 3,50 lira bunun dışında kalan ilçelerde 3,45 lira olarak belirlemişti. Zammın gerin alınmasıyla birlikte su fiyatları merkez 2,64 lira, ilçelerde durum değişmekle beraber 1,5 lira ile 1,7 lira arasında bir ücretlendirmeye geri döndü. Ocak ayında faturası zamlı kesilen vatandaşların, başvuru yaptıkları takdirde eski tarifeye göre faturaları güncellenerek paraları iade edileceği öğrenildi. Düzenlenen tarifelerin uygulaması nisan ayına bırakılmış oldu.
Keşke ‘su’dan daha çok bir maliyeti olan elektrik ve doğalgazda da aynı tepki oluşsa!
…
HDP Diyarbakır Milletvekili Semra Güzel, Sur Belediyesi’ne bağlı AmidaJîn Kadın Danışmanlık Merkezi’ne erkek müdürün atandığını açıkladı. Güzel, Cumhurbaşkanı Yardımcı Fuat Oktay’ın yanıtlaması isteğiyle sunduğu soru önergesinde, “Bir kadın kurumuna neden erkek müdür atanmıştır? AmidaJin Kadın Danışmanlık Merkezi’nin erkeklerin toplandığı, kadınların uğramadığı bir mekana dönüşmesi bilginiz dahilinde midir?” ifadelerini kullandı.
Kadın kurumuna ‘erkek’ atanması gerçekten ilginç bir durum. Memlekette bir kadın kurumunda idarecilik yapacak kadın mı yok?
…
Diyarbakır’da, 19 Mayıs 2019’da boşanma aşamasındaki avukat eşi Müzeyyen Boylu’yu çocuklarının gözleri önünde vahşice kurşun yağdırarak öldüren doktorMesut I. hakim karşısına çıktı.
Diyarbakır 7. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmaya sanık ve taraf avukatları katıldı. Yapılan savunmaların ardından söz alan sanık, “Şu an psikolojik olarak beyanlara karşı diyeceğim hiçbir şey yoktur. Tedavi sonrası vereceğim beyan ile gerçeğin onların anlattığı gibi olmadığı ortaya çıkacaktır” dedi. Daha sonra kararını açıklayan mahkeme heyeti, sanığın tutukluluk halinin devamına karar vererek duruşmayı ileri bir tarihe erteledi.
Orada sadece bir kadın öldürülmedi. Bir anne, bir evlat, bir kız kardeş, hala, teyze ve gözleri önlerinde acı olay gerçekleşen çocukların hisleri de öldürüldü, umarım adalet tüm bunları göz önüne alarak karar verir.
…
Sur’un yasaklı bölgesinde Ocak ayının başında aralarında Mimarlar, Harita Mühendisleri, Şehir Plancıları Odaları üyeleri ve arkeologların da bulunduğu bir heyet ile yapılan inceleme sonucu hazırlanan rapor kamuoyuna açıklandı.
Raporda, “tescilli yapıların yerinde olmadığı, yıkımın iş makinalarıyla yapıldığı, Sur’un özgün kent mimarisi yerine yabancı, kimliksiz bir kenttin inşa edildiği” belirtilerek, “İlgi ve yetkili kurumlara çağrımızdır; Sur’da gelişen tahribat daha fazla büyümeden bu yanlıştan dönülmeli” denildi.
Sur için ne konuşsak faydasız, atı alan Üsküdar’ı geçti bile. Hz. Süleyman’ın hemen yanındaki Surlara çıkıp manzarayı görebilmeniz mümkün.
…
Son günlerini depremin acı gündemiyle geçirdiğimiz Ocak ayında özellikle Sur ve Bağlar’daki yapıların durumu dikkat çekici.
Eski yapıların bulunduğu ve kentsel dönüşüm kapsamına alınacak olan Bağlar’da Fatih, Şeyh Şamil, Kaynartepe, 5 Nisan ve Muradiye başta olmak üzere bir çok mahallede 30’a yakın yapıda çeşitli şekillerde hasar tespit eden Bağlar Belediyesi Yapı Kontrol Müdürlüğü ekipleri, kullanılamaz hale gelen ve yıkım tehlikesi geçiren iki katlı bir bina ayın son günlerinde boşaltıldı.Sur’da ise bitişik iki apartman, Elazığ’ın depremin ardından birbirinden ayrıldı. Kolonlarında ve balkonlarında çatlak bulunan apartmanda oturan vatandaşlar, yetkili kurumlardan bir an önce inleme yapmasını istedi
Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD), depremden kaynaklı Elazığ, Malatya, Diyarbakır, Adıyaman ve Maraş’ta 16 bin 326 binada yapılan incelemelerde, 381 binanın yıkıldığı, 3 bin 442’sinin ağır, 296’sının orta ve 5 bin 979’unun az hasarlı olarak tespit edildiğini açıkladı.
Umarız, tüm bu görüntüler göz ardı edilmez, kısa zamanda gerekli işlemler yapılır.
…
Gerçi daha çok haber var ama Ocak ayının son haberini Dicle EDAŞ’tan vererek kapatalım.
Diyarbakır’ın Hani ilçesinin Çardaklı Mahallesi’ne bağlı Gaybiyan küme evlerinde, faturalarını ödeyemeyen 10 evden dolayı 40 hanelik mahallenin tümünün elektrikleri kesilsi.Uygulamaya tepki gösteren mahalle sakinleri, “Köyümüzde Elektrik yok, su yok, Burada birçoğumuz hayvancılıkla uğraşıyoruz. Su olmadığından dereden yararlanıyoruz. Hani’den gelen dere suyu da kanalizasyonla karıştığı için içilmiyor, hastalık yapıyor. Yarın bu dere suyundan çocuklarımız veya birimiz zarar görürse DEDAŞ’ı sorumlu tutarız” dedi.
Ocak’tan bu kadar, Şubat’ta güzel haberler de buluşmak dileğiyle, sağlıkla, huzurla kalın…