Depremde can ve mal kaybından ötürü herkese geçmiş olsun ölenlere Allahtan rahmet yaralılara da acil şifalar diliyorum, gecikmiş bir yazı ama nasip bu güne
Şu sıralar fay hatların aktivitesi artmış durumda ve depremlerin ardı arkası kesilecek gibi değil, biri bitiyor diğeri başlıyor sallantı devam ediyor
Tıpta söylenen bir terim vardır ki diyor “hastalık öldürmez ama cehalet öldürür” depremlerde de, deprem öldürmez ama tedbirsizlik öldürür
Hele teknolojinin bu kadar geliştiği ve bilimsel anlamda depremleri yaratan fay hatlarının hareketlenin izlenebildiği günümüz yaşantısında depremler hala evleri yıkabiliyorsa ve insanları öldürebiliyorsa ciddi bir sorgulanmaya ihtiyaç vardır
Depremleri daha şiddetli ve daha çok yaşayıp bizim kadar can kaybı vermeyen bizim kadar mal kaybı vermeyen ülkeler vardır ki bunları örnek almamız gerekirken bizim nelerle uğraştığımıza baktığımızda neleri gündemde tuttuğumuza baktığımızda yaklaşımdaki samimiyetimizi görmüş oluruz
Bu tarz meseleler yaklaşım tarzındaki farklılıklardan daha ziyade bilim insanlarının konuşmaları ve bu bilim insanlarının insiyatif alarak uygulama sahasına inmeleri gerekirken, herkesin bir iki tespit yaptım görevimi ifa ettim işim bitti havasında olmaları da garipsenecek bir durumdur “ciddi çalışanları tenzih ederek”
Depremlerin insan öldürmediğini ama cehaletin ve inanışların bilimin önüne geçtiği durumlarda, tedbirsizliğin insan öldürdüğünü söyleyen insanların alternatif görüşleri ele alınmalı ve tarihin bu çağında insanların ölmemesi için bilimsel tedbirlerin alınması lazım
Doğal olaylarla ilgili tedbir alabilir, depremlerin zararlı yıkımlarından korunabilir ve her türlü tedbiri bilimi rehber alıp gereğini yapabiliriz, deprem misafir gibi gelip gidiyor duruma getirebiliriz ve getirdik (aman Allah’ım uykudan uyandım)
İnsanlar zamanla doğayla nasıl baş edebildiyse depremlerle de baş edebilecek güçtedir ve bu kadarını düşünecek kadar variyet ve varyasyonlara sahiptir
Esas olarak insanların kafasındaki fay hatlarına baktığımızda mesele biraz daha karmaşık, biraz daha umutsuz bir vaka olarak görünüyor ve görünmeye devam edecek gibi de geliyor
Köhnemiş bilincin beyin egzersizlerinden öteye bir şeyi işaret etmeyen dar bakış tarzları veya ideolojik bakış tarzları insana kazandırmadığı ve yakın tarihimizdeki olaylardan da anlaşılacağı gibi araştırmalarda da görülecektir
Bir konuyu değerlendirirken, bir konuya yaklaşım tarzlarımızın ana ekseni benim değil ise yok olsun yaklaşımından hareket eden ağzı laf yapanların sorunu daha da çıkılmaz bir hale soktuğu gün gibi aşikâr
Ne olursa olsun benim olsun, benim görüşüm hâkim olsun, bir tek benim görüşüm yaşam bulsun dediğinizde bilimi devre dışı bırakırsınız, ahlakı, erdemleri ve reel gerçekliği ardı plana itersiniz
Siz kendi beyninizdeki önyargıdan kurtulmadığınızda karşıdaki kişiyi sağlıklı anlamanız da mümkün değildir. Bir yerde kendini en gelişkin sistem olarak ad eden komünizmin Hz Resulallahın mal dağıtım ve mal bağışlanma düzeyine erişmediğini söylemiştim.
Yanımdakiler soru sorsa ne olduğunu anlatırdım ama daha sonra “hoca peygamberimiz komünisttir” demişim güya! Dedikodusu kulağıma kadar geldi. Hem yanlış anlama var hem de arkadan konuşma ve cehalet vardır ki Hz Resulallah döneminde komünizm yoktur. Bilseler, bilgi sahibi olsalar veya biraz araştırıp okusalar böyle bir yorum yapmazlardı
Kafalarda oluşan fay hatlarından kurtulmak ciddi bir hazırlık ve süreklilik gerektiren bir çabadan geçtiğini unutmamak gerekir ki kafalardaki fay hatları doğadaki fay hatlarından daha etkili depremlere sahiptir
Kişiyi sağlıksız hale getirip toplumun başına bela eder ve bu kişiler ortalıkta ciddi olumsuz etkilere sahip olurlar ve bunların beyninin içinde nelerin döndüğünü bilemediğin için tedbir de alamazsın, ancak kendi emekleri gerektirir ki bu da günümüz görüntüsünde olmayan bir gökyüzü rengi
Her kese ve her şeye politik dar görüşlülükle, ideolojik dar görüşlülükle yaklaşamazsınız, yaklaştığınızda zinciri koparmış olursunuz ve sizin yaklaşımınız, sizin menfaatiniz her şeyin önüne geçer ki bunun adı insanlık olmuyor
Bu nedenle doğadaki fay hatlarına çare aramaya çıkmadan önce, doğadaki fay hatlarına başka hurafe anlam yüklemeden önce kendi kafandaki fay hattına çare bulursan doğa ile ilişkileri düzene koymak daha kolaylaşır.