Foto: Arşiv
Kadın iseniz bu coğrafya ‘da yaşamanız zor, ancak imkansız değil. Siz yeter ki dik durun ve hedefinize ulaşmak için çaba sarf edin. Belki yanınızda eşiniz, babanız, kardeşiniz olmayacak, hatta etrafınızdaki zihniyetler sizin tökezlemeniz için herşeyi yapacaklar. Ama siz yılmadan olumsuzluklara karşı savaşmaya çalışacaksınız.
Bunun en güzel örneklerini kadın merkezlerinde , sokaklarda görmek mümkün. Geçenlerde Bağlar Belediyesi bünyesinde bulunan Kardelen Kadın Merkezlerinden birini ziyaret edip, orada eğitim gören yüzlerce kadını görme fırsatım oldu. 80'e yakın usta öğretici, öğretmenler Bağlar Belediyesi Başkanı Hüseyin Beyoğlu’nun destekleri ile binlerce okumamış, evde oturan kadınlar bu merkezlerde farklı meslek dallarında eğitim görüp topluma kazandırılıyor. Kadınların kendilerine özgüven beslediklerine şahitlik ettim diyebilirim. Genç kızlar, annelerin bir kısmı farklı sebeplerden ya erken evlendirilmişler, ya da okutulmamışlar ya da aile baskısı sebebiyle dışarıya çıkamıyorlardı, ancak bazı kadınların gözlerindeki ışığı farkettim ki, var olduklarını birilerine ispatlamaya çalışıyorlar. Sanırım bu tarz merkezler de onların arka planda kalmış ışıklarının ortaya çıkmasına yardımcı oluyor. Bu merkezler sayesinde belki de kendi paralarını kazanacakları günleri özlemle bekliyor. Bu düşünceyle geldikleri merkezlerde dört elle eğitimlerine sarılıyorlar.
Apaçık ortadaydı kadınların varoluş mücadelesi...
Çünkü kadınlar zincirlerini kırmaya, olumsuzluklar karşısında direnmeye çalışıyorlar. Bu coğrafyanın kadınlarının çilekeş hayatı hep filmlere, tiyatrolara yada gazete manşetlerine konu olmuştur. Ya da benim yaptığım gibi köşe yazılarına....
Kadınları anlatmak çok zor, çünkü farklı yaradılışları, duyguları var. Bir de bulundukları toplumlardan aldıkları karakteristik özellikleri. Klasik cümleleri sıralayalım kadınlar nazik, kibar ve kırılgan yaratıklardır, çiçektirler... Hele de bu kırlardan gelen bir çiçekse daha çok kırılgandırlar...
Peki, bunca güzellikler niye yok sayılıp, yok edilmeye, yada sindirilmeye çalışılıyor. Bırakın istedikleri gibi yaşasınlar, onlara biçtiğiniz yaşamı yaşamasınlar, özgür olsunlar, karakterli birer birey olsunlar. Sizin destekçiniz, arkanızda duran kapı gibi olsunlar.
Unutmayalım kadını eve kapatmakla toplum seviyemizi yükseltemeyiz. Bir toplumun demokrat ve ileri seviyede olduğunu o toplumun kadınına baktığınız da anlarsınız. Peki bu coğrafya ya baktığınız da ne görüyorsunuz hiç düşündünüz mü? Haddi birlikte düşünelim...