Aslı olan senin samimi kendini yaşama katman ve akan derelerin tümündeki suda kendini halka hizmete sumanda ki enerjin
Hiç tarife gerek olmadan kendini resm ettiğin tabletlerin bir bayrak ve dalgalanır gözler önünde, görmezsem de varsın ve öyle de yaşayacaksın
Kimi geç kalsa da bilirim sen geç kalmazsın, zaman dar bile olsa, zaman yetişmese de sen kendince zamanı ayarlar ve katkın her zamanki yerinde
Bir ustabaşı gibi amelesini yetiştirip çıraklıktan ustalığa gönderirsin
Bir yoldur tutturduğun; iradenle ve benliğinle katıldığın sürece kim ayak uydurmazsa da sen kendince ilerlersin birilerin aferin demesine ihtiyaç duymadan
Taşlar tam yerine oturdu mu rahat edersin, ondan ötesi seni ne yer nede gökyüzü tutar başarıdan başka bir odaklanma kabul görmez
Bir gezintidir aslında yaşama kendini katman ve tebliği gibi havari kesilmeden görevini ifadaki mütevazılığin aldırır kalemi ve düşürür notları tarihin derinliklerine ki; yarın ifşa olsun diye.
Benimde biraz daha dikkat dememdeki amaç aslı olanların ortaya döktüğü reflekslerin tarifine katkı sunmamdaki çabamdır
Aslı mı dersin asıl mı; asıl sen ve akışa yön ver, akışın nereye olur ise olsun ama toplumdan ayrılma insanların bulunduğu yerlerden geç ki senin akışını insanlar birbirlerine aktarsın
Artık sen yeryüzü ve biz orada yaşayalım ki canlıların her türlüsünde bulunsun rengin, reflekslerin ve yaşama azmin
Şenlensin yaşam ve senin rengin her yerde haykırsın ben kendimi yaşatacağım ve sizinle hiçbir sorunum yoktur diye
Bir barış hikâyesi senin sesinle haykırsın ve sesin bize senin yolundan ilerlemeyi öğreti olarak önümüze tez olarak gelsin
Her kese yetecek kadar madenim ve herkesin kendini içinde bulacağı renklerim vardır ama buna rağmen ayrık durursan sana söyleyeceklerimi kendince küpe olarak kullan
Bir ayrılma hikâyesidir aslında yok oluşların hikâyesi ve birçoğunda şahit bırakmadan yaşamdan çekilirken
Sen yalnız kalırsın eğer yönün insanlaşmaya değil ise ve insanlaşma ana felsefen ve ana eksenin ise; beğen kendine bir kıble ve öyle ibadet et
Etrafında çocukların, kuzuların ve ceylanların cirit atmalarını seyret, seyretmelerinde sabah doğsun berrak olsun ve güneş alaca tanı doğursun sancısız
Sahiden bu sen misin bu kadar variyeti mütevazılığe feda eden ve ne kadar canı yansa da kendinden ödün vermeyen
Ben çalışmazsam, sen çalışmazsa ne olur bu yaşamın hali diye sorunun cevabına hep kendini yazdırırsın
Didişme ve anlamaya mukabil kendini ihmal edişin ayrıca kendine yazdırdığın artı puanların ve şahitliği tarih yaparak derinliklere kendini saklarsın
Buda kendince özelliklerin ve özelliklerine rengini veriş hikâyen seni bu güne taşıdı bunu bilesin.
Kimi dağlardan söz yaratır kimi sözden dağ ama sana yakışan senin sözü insanın ağzında tatlandırman ve kendini o tadın içinde yüreklere akıtman
Son bir şiir bile olsa dildeki tadın son ayakta kalan bayrak misali bir daha dalgalandırdın.
Çocukların agığasında büyüklerin gece sohbetlerinde sinerjisi hissedilen ancak elle tutulamayan ve gözlerin içindeki parlaklıkta saklı birer bakış gibi
Yarenin elindeki heyecana tabi boş sahifeye düşecek kelimelerin irade ile dökülüşü tenini renklendirir.
Yarım kalan bütün mektupların asıl sahiplerine veriliş hikâyesi senin baştan çıktığın ana tekabül ederek beni senin kaderine çekiyor.
Bir daha, bir daha kendimi gözden geçirerek senin karşına çıkartıyor bunu bilesin
Kendini coğrafyalara seresin yerleşik halklar gibi kendin yaşatırsın kültürünü, beni bir amele olarak kullanırsın ama emin adımlarla ilerlettiğin yaşamda mahcubiyet duygusu diye bir duyguyu silersin.
Ve birer seyyah olur gezeriz yolculuğumuz kesişir artık arkadaş ve yoldaşız zorlukların canına okumak için kendini kattığın süreç; emareleri elimize tıkıştırdı
İflah olmaz bir varoluş hikâyesi ve teslimiyeti kafalardan silen bir kanıtlanma destanıdır artık.
Sana ulaşacak ne ukde var ise sinemde senin gerçekleştirdiğin tüm erekleri senin kâtibinmiş gibi hesabına ve artına yazar durur.
Seni borçlular sınıfına yazmadan ama ifayı da unutmadan çalışmaya koşarsın bütün bakışları.
İnanırım zaman asır bile olsa az ve seninle geçen zamanın farkına ancak zaman varır ve hesabını en etkin yapan zamanın kendisi.
Seninle ödeşmeye kalktığında borçlu çıkacağını bilir.
Kendimce senin tarifini yapıyorum ama bilirim ve lakin yetersizliklerin haddini hatırlatan kelimeleri sıralamadan biraz yardımını isterim.
Yoksa bende kendimi borçlular sınıfında başköşeye yazarım haberin olsun.