Geçmişte yaşanan travmalara kilitlenen radikal Kürt seçmene, “nefretin de zaman aşımı olmalı” diyen grubun içinde ben de vardım. Böyle yol alamazdık. Yüzleşmeler için de uygun zemin yaratılmalıydı. O zaman da, “önceliklerimizi resetleyelim” dedik.
Neydi bunlar?
Demokrasi
Adalet
İnsan hakları
Ekonomi.
Ülkenin bugünkü temel ihtiyaçları bunlardı.
Kılıçdaroğlu’nun uzun yürüyüşüne, aynı paydada buluşan muhalif her renk siyasetten destek geldi.
HDP’li seçmen, en çok da adalet ve insan hakları başlığıyla açılan fasıla inanarak desteğini artırdı.
Ta ki dokunulmazlıklar meclise gelene kadar. Bu bir samimiyet testiydi ve millet ittifakı bu testten geçemedi. Kürt vekiller götürü usulü derdest edildiler.
Faşist, ulusalcı şahinler kelle istiyordu.
Belediye seçimlerinde oy istenirken sırtı sıvazlanan Kürde PKK dediler, YPG dediler, hendek dediler.
Altı milyon seçmenin oyuna biçilen değerin karşılığı bu oldu; terörist…
Millet ittifağı bileşenlerinin romantik akşam yemeğine iç geçiren HDP’li seçmene, kılıf bulmaya çalışan cengaverlerin çırpınışları devam ediyor.
Ben de şimdi onlara sesleniyorum:
Sizin de nefretinizin zaman aşımı olacak mı?
Siz de önceliklerinizi resetleyecek misiniz?
Herkes biliyor, zarların hileli olduğunu.
Herkes biliyor, dövüşün hileli olduğunu…