İyi partiyi ve HDP’yi millet ittifakından koparmak için hamle üstüne hamle yapacaklar.
İstedikleri buydu, iki parti de oltaya takıldı.
Akşener’in, “HDP ile aynı karede olmayız” beyanına Hdp’den yanıt geldi, “İyi partiye verilecek oyumuz yok. Onların gittiği kahvede çay bile içmeyiz.”
Garibim Kılıçdaroğlu da twit üstüne twit atarak partisindeki Brütüs’lere ayar veriyor.
Adaylık meselesinin ertelendiği her gün milletçiler kemikten yiyor.
Kürtlerin de sabrı taştı. Hem siyasi tarihinin en güçlü pozisyonunu yakalayacaksın, hem de destek vermeye hazırlandığın tarafın itibar suikastlarına maruz kalacaksın.
Yok, böyle bir Dünya!
İktidar susuyor, seyrediyor.
Tayyip beyin üç stratejisi var bana göre:
- HDP üzerinden Meral hanımı ittifaktan kopartmak. İş oraya varacak.
- Bahçeli’ye, ”Şu Kürtler Mansur’a ve Meral’e bu kadar tepkiliyken, duymak istedikleri ne varsa söyleyelim. Bu işi bana bırak. Seçimden sonra gereğini yaparız.”
Haklı da, 22 yıldır herkese gereğini yapıyor.
- Ey Kürtler, gelin bana oy verin. Bakın barajı yüzde yediye çektim. Anketler şahittir, MHP barajı aşamaz. Bizbize kalır, bıraktığımız yerden devam ederiz.”
Müslümanlar akıllılar. Olmasaydılar Kemalist devleti ele geçirebilir miydiler?
Herkes kendi partisi ve kendi adayıyla oyuna girsin. Altılı masa hiç olmamalıydı aslında. Sonuna kadar uyum beklemek sadece öngörüsüzlüktü.