İnsanlarımızın ekseriyeti Arjantin’i destekliyor. Sebebini düşündünüz mü hiç? Bizi bu tercih noktasında buluşturan ortak kriterimiz nedir?
Maradona’nın trajedik ölümü ve şövalye duruşu olabilir mi?
Eva Peron mu?
Tangonun büyüsü mü yoksa?
Takımın renkleri olamaz, çünkü faşizmin hızla yükseldiği bu dönemde mavi-beyaz, Yunan bayrağını çağrıştıran renkler de sayılmaz.
Birbirimize çok benziyoruz. Demokrasimiz sakat, iyi yönetilmiyoruz, enflasyon, devalüasyon, örtülü-örtüsüz moratoryum…
Esmeriz bir de…
Finalde İngilizlerle kapışsalar Fransa’yı desteklerdim.
…
Lise caddesi şimdi ne haldedir bilemem. İki yakasını Akasya ağaçlarının salkım salkım süslediği afyon kokulu kaldırımlar. Sevgiliyle en uzun yolculuk. Dokunamadan, öpüşemeden, konuşmadan tükenen yaralı zamanlar…
Ah benim ahmak gençliğim! Kaç nefes daha sayabilirsin?
(Bu şehir arkandan gelecektir.
Sen gene aynı sokaklarda dolaşacaksın)
Zaman sessiz bir düşmandır.
Bizim gülüşlerimizi alıp, kendi gülüşlerini bırakır.
…
Akp’liler iki esaslı gol yedi:
- Çocuk istismarıyla suçlanan İsmail ağa cemaati ile bağlantılı ailenin yarattığı infial.
- Ekrem İmamoğlu cinayeti.
Muhalefet türban faciasından haftalar sonra yeniden gündemi belirliyor.
Akp cephesi ikiye bölündü.
İmamoğlu için verilen kararın yargı inisiyatifi olduğunu savunup köylü kurnazlığına yatanlar ve kararın yersiz olduğuna dikkat çekenler…
Postu kurtarmak derdinde olanlar kimseyi duymazlar.
…
İstinaf mahkemesinde kararı bekletecekler. İmamoğlu aday olursa cezayı kesinleştirecekler. Olmazsa, reisin istediği olacak. Başından beri Kılıçdaroğlu’nu rakip görmek istiyordu. Bu gerçekleşmiş olacak, İmamoğlu risk olmaktan çıkacak. Oyunu ilk günden itibaren böyle kuruyordu. Mezhebine, ırkına, dinsizliğine kadar inecek. Tüm gücüyle ikinci turu zorlayacak. Bunu başarırsa, muhafazakar Kürt-Türk seçmen tercihinden cayabilir. Finali böyle tasarlamış.
Hdp’ye uyguladıkları taktiğin aynı. Fark şu, Hdp’nin B planı var. Millet cephesinin de olmalı.