Perinçek’in, Cengiz Çandar’ı ajan ilan ettiği o kapak haberinde yüzyıl, yani eski 2000’e doğru, Ortadoğu Haber Ajansı abonesiydi. Ajansı ben yönetiyordum.
Perinçek, gemiyi terk edenleri menziline almıştı. Mağdurlardan biri Gün Zileli’ydi. Sonra, adı Aydınlık olarak değiştirilen bu dergi serisinde Soner Yalçın hedef alındı. Yalçın’ın ajanlığı kalın bir klasörle teşhir edildi. Umarım arkadan gelen gençler bir gün Perinçek’in marifetlerini kapak yaparlar da, ilahi adalet tecelli eder.
Çandar’la yolumuz YDH’da kesişti. Yüzler kurulunda tanıştık. Ben Diyarbakır merkez ilçe başkanı oldum, o genel başkan yardımcısı.
Kürt meselesini Cem Boynerli YDH’nın merkezine monte eden aktörlerden biriydi. Sonradan Ümit Fırat’ın verdiği destekle Kürt kesiminde de ciddi bir karşılık buldu. Bizim için partinin jönü oydu.
Uzun sohbetlerinde bulundum. Zeki, bilgili, renkli, keyifli, prima bir adamdı. Sabırla anlatır, öğretirdi. İstifası bizde şok etkisi yaratmıştı. En son Ümit abi, ben, Çandar, Hamdi restoranda enteresan bir geceye dalmıştık.
Diyarbakır’dan vekil seçilecek. Ne isabetli bir karar olduğunu zaman içinde göreceğiz.
Negatif propoganda yapan paylaşımcılara tavsiyem: “Bir ömrü bir döneme feda etmeyin. Kavramları karıştırmayın. İlk taşı atacak günahsız henüz dünyaya gelmedi.”
Yaşı seksene dayanmış bir aydın, varsa günahları bırakın temize çeksin.
Sakin olun!