‘Günah keçisi’ kavramı anlam olarak suçsuz olduğu halde başkalarının suçu üzerine yüklenilen kişi/lere ya da gruplara verilen isimdir.
Bu kavrama çeşitli toplumlarda değişik zamanlarda rastlanmış.
Eski Ahit'deki Kefaret Günü ayinlerinde Yahudi kavminin günahları simgesel olarak bir erkek keçiye yüklenirdi. Bu keçi kurayla seçilir ve Azazel adlı kötü ruhu yatıştırmak ve Yahudi kavmini günahlarından arındırmak için Kudüs dışında bir uçurumdan aşağıya atılırdı.
Antik Yunan'da da hastalık ve benzeri afetleri hafifletmek ya da önlemek amacıyla günah keçisi olarak insanlar kullanılırdı. Atinalılar, Thargelia Şenliği'nde bir kadın ve bir erkek seçer, şölenden sonra bu çifti kentte dolaştırır, ince yeşil dallarla dövüp kent dışına sürer ve orada taşlarlardı. Böylece kentin bir yıl boyunca kötü talihten korunacağına inanılırdı.
Aradan geçen yüzlerce yıl da bu değişti mi?
Günümüzde tam olmasa da benzer bir şeyi sosyal medya üzerinden uygulayan yine bizleriz. Twitter’ın TT listesi buna bir örnek.
Bu günah keçisi bazen annesine kötü davranan bir evlat, bazen bir hırsız, bazen namussuz oluğuna kanaat getirdiğimiz ve masumiyet karinesi hiçe sayılarak bir erkek/kadın olabiliyor. Bir de siyasi angajmanda yer edinmiş “troller” üzerinden kötü gidişin günah keçisi yine bazı kesimlerin yönlendirmesiyle bura da linç edilir.
Aradan geçen yüzyıllar insan ilkelliğinin modernlik kutsanmışlığıyla devam ettiriliyor.
İsimler, günahlar değişiyor ama taşlama isteğimiz o keçiyi o uçurumdan atma ya da taşlama isteği teknolojik imkanlarla yeniden hayat buluyor.
Bir nevi kendimi aklama histeriğimiz hep aynı kalıyor.
Beki zamanında yapılan ya da yapma potansiyeli olan muhtemel bir günahın sahipleri insanlar neden buna ihtiyaç duyar?
İyilik ve kötlük potansiyeli, şartlarla ortaya çıkabilen birdurum.
İyi anne-babalığı ya da iyi siyaset kriterlerini kendimizin belirlediği kötü üzerinden eleştirme arzusu; benliğin kabul görmesi isteğiyle hayat buluyor ve bunun en iyi örneklemesi “günah keçisi”.
Buna öncelik olarak kendimiz inanırız sonra da diğer insanlar üzerinden topluma bir kriter olarak sunarız.
Düşünün mevcut şartlar içinde kötü siyaset yapan biri geçmişin günah keçileri üzerinden “vasat” siyaset üreterek bunu topluma “en iyisi” diye kabullendirebiliyor.
Önceden buna inandırılan toplum ise avuçlarını patlatarak çılgınca savunabiliyor yapılanları.
Önümüze sürülen ve alternatifsiz gösterilenlerin “günah keçileri”ni uçurumdan atmak ise bize kalıyor.