Evin çatısındaki bir onarım nedeniyle Belediye, benim eşbaşkanı mahkemeye vermişti. Duruşma hakiminin karşısına çıkarıldı. Ben de arkada izleyici olarak oturuyorum. Önce eşbaşkanımın savunması alındı. Hakim, kimlik bilgilerini aldıktan sonra bizim eşbaşkana, “Sabıkanız var mı?” diye sordu.
Eşbaşkanım, bu soruya oldukça öfkelenip yüksek bir ses tonuyla cevap verdi:
- Sen ne diyorsun yahu, ben buraya ilk defa geliyorum, seni de ilk defa görüyorum!
Ardından duruşma hakimi gülmeye başladı.
Karar verilmek üzereyken, bizi mahkemeye veren belediyenin bayan avukatı itiraz edip, "Kurumdan bilgi ve belgelerin teyidini" istemedi ve duruşma ileri bir tarihe ertelendi.
Duruşma hakimi bizim eş başkana, “Kızım bir dahaki duruşmaya gelmene gerek yok” dediğinde bizim eşbaşkan karşı kurumun müdahil avukatını göstererek, “Walla hakim abê aha bu kari gelirse ben de gelirem, eger o gelmezse tamam ben de gelmem” dediğinde yine bütün heyet gülmeye başladılar.
Duruşma bittiğinde dışarı çıktık, eşbaşkanım kadın Avukatın yanına gitti ve çıkıştı:
- Sen niye orada konuştun? Dedi, sitem ederek.
Avukat gülerek, “Ablacığım benim görevim konuşmak” dedi.
Eşbaşkanı tuttum zorla oradan uzaklaştırdım. Bana da öfkelendi ve bağırmaya başladı:
“İki üniversite bitirmişsin bu kadına karşı hiç bir şey demedin, de gêt, seninle gelmiyem, ben tek başıma eve gidecağam” dedi.
Kendi kendime, bundan sonra eşbaşkanım ne suç işlerse işlesin, suçunu ben üstleneceğim dedim.