Aziz Gülmüş yazdı: Karanlığın Adresi

.../Bir okurum, Adıyaman'dan mesaj atmış: "Hocam deprem gecesi Cehennem Kahkahaları adlı kitabınızı okuyordum. Bir ara yarın devam ederim dediysem de...

.../Bir okurum, Adıyaman'dan mesaj atmış:

"Hocam deprem gecesi Cehennem Kahkahaları adlı kitabınızı okuyordum. Bir ara yarın devam ederim dediysem de kitabın akıcılığına kapılmış, 'Nasıl olsa yarın işe gitmeyeceğim' diyerek okumaya devam ettim. İyi ki de etmişim. Kitabı henüz bitirmemiştim. Birden sarsıntı oldu. Anında kendimi dışarı attım, saniyeler sonra evimiz enkaz haline gelmişti. Bereket eşim ve çocuklarım Diyarbakır'da babama misafir gitmişlerdi. Ama içimde bir tarafta sevinç, öte tarafta hüzün birbirleri ile çatışıyor ama hüzün ve karamsarlık ağır basıyordu.

Şimdi okuduğum kitabınız da enkaz altında kaldı, siz bana bir kitap, hayatımda kitabınıza borçlandı." diye yazmış.

Çok duygulandım. Gözlerim hüznümün deryasında karardı, gözyaşlarımsa sel oldu adeta.. 'Adresini yaz göndereyim" dediğimde beni bitiren şu cümlesini asla ve asla unutmayacağım:

"Hangi adres mamoste? Karanlığın Adresi mi olur? "

Senede Birgün de Olsa Yaşamın Ücretsiz Irgatlarına Selam Olsun

../Tam 33 yıl oldu.. 33 hayal, 33 özlem ve 33 umut besledik zulamızda. Oysa geriye baktığımızda 33'ün hiç biri yoktu ardımızda.

Yapayalnız, yapraklarını sonbaharın zulmüne kaptırmış kupkuru dallar misali hep üşüdük. üşüdükçe birbirimize sarıldık. Biz zemheriye böyle hazırlandık, güzel rüyalar gördük kimi zaman, bazen göz göze geldik konuşmadan.

Çok şeyler anlattı bakışlarımız, bazen de kavgalarda savaşçı olduk kıran kırana. Lakin barışı da bildik adam gibi. Bazı günler aç uyuduk belki, yine de yüreğimizdeki sevgi ile bastırdık açlığımızı.

Düşe kalka hep zirveye baktık el ele; güvercinler büyüttük, çiçekler yetiştirdik gönül bahçelerinde yılmadan, düşmeden, titreyerek.

Sonra birer birer uçtu güvercinler zirveye doğru. Ve biz hala dağların buğulu, karlı tepelerine bakıyoruz umutluca.

Sonra saate baktım; Haydi Abbas vakit tamam, akşam diyordun bak oldu akşam.

Ve sanki 33 adımlık karanlık dar bir sokaktı yaşam.

***

Hastaneye gitmek istemedikçe hastane bana kollarını açıyor, karşılıksız aşk galiba.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Yazarlar Haberleri