Arz ve talep meselelerinde müthiş ve haksız bir yarışın içinde buluyor, albenisi yüksek davranışlar, dikkat çeken davranışlar ve bu dikkat çekicilerin alıcısının yüksek oluşu kişilerinin rahatlığının ortadan kalktığının göstergesidir.
Ne kadar ihtiyaç o kadar üretin, ne kadar talep o kadar arayış ve bir ikilemin labirente dönüşme hikâyesi gibi kendisine zemin hazırlayayım derken kendisiyle sınırlı kalmasını bilememiş
Daha geniş evler, daha büyük evler, en iyi arabalar, en iyi teknolojik aksesuarlar, takılar mücevherler insanı korkunç bir ikilem ve çekişmenin içine sürüklemiştir.
Kendisi ya bu talepkarlardan geride kalacaktır yâda oda kervana katılıp ilerlemenin ters orantısı çalıştıracaktır
İnsanoğlu şunu yapabilmeli yaşamda yük olan bir parça var ise, zarar veren bir unsur var ise; çok rahatlıkla onlardan vazgeçebilmeli veya vazgeçebilme yollarını elinde tutmalıdır.
Bunun için ise toplumsal çıkarları, doğa ile bütünleşmiş ilişkileri en ön safhada tutarak olumsuz alışkanlıklar var ise onlardan vazgeçebilmelidir
Birçok olumsuzluğun süreç içerisinde alışkanlığı beraberinde getirdiğini unutmamak lazım
Aynı şekilde elde olumlu örnekler veya yaklaşımlar var ise, farklı toplumlar deneyimlemiş oldukları doğru vasıfları alabilmeli ve kompleks yapmamalı
Nasıl ki kötü davranışlar alışkanlık getiriyor ise iyi alışkanlıkta alışkanlığı getirebilmeli ve bu iyi davranışın kültür haline gelebilecek yaşama sürecini yaşatmalı ve yaşamda yaşayışına izin verilmelidir.
İnsanlar hep dayanışma ile insanlığı ilerletmişler ve bu özelliği her zamana sürdürebilmelidir, aksi insan ilişkileri kendilerine yük görme mantığı gelişir ki bu da kişinin toplumdan insanlıktan izolasyonu demektir.
Yalnızlığı tercih edenlerin psikolojik sorunları yok ise; zamanla psikolojik sorunla karşılaşacağı kesin çünkü yalnızlık sadece Allaha mahsustur ve onun da nasıl yaşadığı konusunda kesin bilgi değil varsayımlarımız vardır
Süreç içerisinde insanların toprağa yerleşik hale gelmeleri bazı uygulamaları getirmiş ve bu uygulamalara da sistem demişlerdir.
Sistemler de kendi ekseninden insanı, kendi halkını çıkarırlarsa; sistemin kedisi halktan soyutlanmış olur ve bir süre sonra halk o sistemi artık veya yük görmeye başlar ve ondan kurtulmanın yollarına bakar.
Vücut içinde geçerlidir, yani hastalıklı hücreyi vücuttan atar, halk ile sistemler arasındaki ilişki de böyledir, eğer sistemler yanlış kurgulanıp insanlara dayatıcı bir hala alır ise mutlak suretle halk onu yaşamdan çıkarır.
Yaşamda kalmak, birlik olmak ve ileriye doğru umut ile yürümek ancak önce kendini ve sonra yaşamı değiştirecek hazırlıklarla işe başlamanın ürünü olabilir. (SON)