Yaşam bir ayak izinden ibaret değildir, yaşam insanın doğayla, insanın kendi hücreleriyle didişmesi insanı geliştirmiş
Kendi kendisiyle başlayan serüven diğer canlıların ortaklığını hiç gözden çıkarıp atmamıştır, birbirlerine yardım etmiştir, birbirlerine düşmüşlerdir
Kendilerini geliştirirken çevresinin de gelişmesine katkı sunmuşturlar, biri diğerinin var olmazsa olmazı olmayı becerebildikleri anda ise ilerlemişlerdir
Kendilerine tanınan hakları birbirlerinin eseri olduğundan kimse kimseye minnet etmemişlerdir, kimse kimsenin yükü kabul edilmemişlerdir.
Yaşam o kadar karışık hale getirildiği halde; yaşamın kendi mecrasında akıp gittiği alana ise insani değerlerin hâkim olduğu veya kültürün yaşandığı alan denmiştir
Kendilerinden daha çok emanet edilen yaşama veya kültüre sahip çıkmayı onur bellemişler ve bu onurun kriterlerini, alanını genişletip içinde rahat bir yaşam sürdürmüşlerdir.
İnsan kendi kuraları içerisinde karmaşık ama sonra bu karmaşıklığı sıradan bir günün parçasıymış gibi yönetmeye başlıyor.
Herkesin kendi talebi isteği ve yapacakların kendi bilinçleriyle sınırlı olması; sonuçta bu tabloya göre ya variyetli veya variyetsiz geçmiş olabilir
Ama birbirlerine yardımda akıl danışmanlığı, danışmanlıkta ata ve sonraki jenerasyon olgusu ve büyüğe saygıyı aslında düzeneğe saygıyla özdeşleştirmişlerdir
Peki, bu kadar karmaşık bir oluşum nasıl sıradan bir hal alıp yaşamaya devam etmişlerdir? Aslında çok basit on bin nüfuslu bir şehir ile bir milyon nüfuslu bir şehir de her kes kapının önünü temizlerlerse çöpü toplayan görevli elemanlara ihtiyaç olmayacaktır
Yaşamın bu basitlik yaklaşımı yaşamı hiçleştirmiş mi? Hayır lakin herkes kendini bildiği sorumlulukta; yaşam ne çok karmaşık görülür ve de sorunların üstesinden başarıyla gelinmenin karşılığı yaşamı hiçleştirmek değildir
Ekmek yemek çok basit bir davranış görülür ama onu elde etmenin bir mücadele serüveni vardır, onu elde ettikten sonra kıymetini bilme süreci vardır.
Aile içerisindeki ilişkiler her gün birbirlerini görmelerine rağmen dejenere olmasına müsaade edilmiyor ve bu ger gün görmeler aksine onları güçlü bağlarla birbirlerine bağlıyor
Yaşamın kıymetin bilenler yaşama her yönüyle katkı sunan, emek sarf eden ve bu katkı ile emek onların iflah olmaz bağlılığını da getirmiştir.
İnsanlar yaşamda elde ettiği donanımlarla kendi talepleri değişmeye başlıyor ve gittikçe farklı yönlerden ürettiğine karşı; kendisini önlenilemez bir takibin içinde buluyor. (Devam Edecek)