A.Vahap Kaya yazdı: Sanat ve Sertlik - II

Bir söz kadife olur gırtlaktan dudağa dökülür, bir şiir olur tanrı kelamı ve okunur günler boyu. Uzak dur sen benim sineme ektiğim tohumların hiç birine...

Bir söz kadife olur gırtlaktan dudağa dökülür, bir şiir olur tanrı kelamı ve okunur günler boyu. Uzak dur sen benim sineme ektiğim tohumların hiç birine yakışmazsın, sinem diye insanların hizmetine sunduğum coğrafya da tohumunu ekeceğin bir karış yer bulamazsın.

Bulunulan yerler mutluluğa rezerve ve aşıkların sihir defterinde gizli şifrelerle yarın mirası diye bu günkü kuşağa borç yazılmış bilesin.

Sen ki kendini ancak o çorak toprakların korkutulmasına borçlu bir akıntı, ayaza tutulan kelimelerin havada kurutulmasıyla ineceğin yerin sana mahsus eko bulmasında yaşarsın.

Doğum esnasında oksijensiz kalmışsın ancak bu kadar geliştin anlıyorum ama insanlık bu kadar solukla gidemez.

Tek renk tek mantık ve tek tip insanlık yaklaşımı sana mahsus olabilir ama insanlık asla kabul etmez. Sen ki beni bildiğin yerlere bile atsan ben orada bahara yüz tutan hayallerin deriye yayılması psikolojisinin yarattığı yumuşaklığa erişirim haberin ola

Yeniden her hücrenin her tohumun doğuş efsanesindeki muhteşemliğin coşkusunda yeniden ürerim, bir kendimle yetinmem yaşama azmi olan tüm düşüncelere, tüm varlıkların ihtiyacına yayılırım.

Bir daha yolun düşmesin çocuk ve sevgililerin elleriyle kınalı kuzu gibi sıcacık duygularda beslenen göz ışıltılarına.

Derya niyetine gözlerde üretilen her anın yıldızlarla bezenmiş sahnelerin çoklunda başka dünyalar, başka galaksiler yaratırım.

Ve sen nasıl oluştuysan, kim seni oluşturduysa rijiditenin tarlası onlar yer olsunlar, onlar yer versinler ve sen orada kal.

Tüm artıkların kullanıldığı bir çöp alanı olmalı insanlık alemine, sende kendine orada yer rezerve et ve kimin ihtiyacına cevap isen onların yüreğine yuvalan ama mümkün ise insan tipolojisinde olmasın.

Sanat benim seni gördüğüm yer çocukların hikayelerinde anneler anlatırdı icrada çocukların mutlulukları, dünyalarındaki samimiyeti eritirdi yanlışlıkları güleç yüzlerde.

Bütün düşüncelerin kanatları vardı ve bu kanatların tümü farklı renkleri taşırdı, her bir renkte bir çocuk, bir duygu ve yaşama heyecanı vardı.

İşte böyle bir yerde sanat çocukların ellerindeki doğallıkta kendine yer bulurdu, sanata doğru not verilip sanatın insanların hizmetinde olduğunu bir daha kanıtlardı

Kendi tercihi olan insan yüreği nüanslara takılanların takıntısından öteye bir anlam taşırdı, sanat diyor ki ben var isem şiddet yok, ben var isem rijidite yok, ben var isem savaş yoktur duyan duymayanlara söylesin. Son

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Yazarlar Haberleri