Otlu derelerden geçerdik sen ben ve yalnızlığa meydan okuyan narin kelebek, biz kendimizden vazgeçtiğimiz dönemlerin acımasız ve şantaj dönemlerinde bizi bize emanet eden kelebeğe verdiğimiz sözden ötürü namus bırakmıyor diye yine yükleniriz dünyanın yükünü
Namus yüküne; yük yüklediyse bize, biz vardık, söz vermiştik ve biz nereye namusta oraya der gibi göçer duruma gelmiştik
Ne bir eksik ne de bir fazla sahne oluşturmadan tam zamanın tam gereğine ihtiyaçları yetiştirirdik, aksi gökyüzünden yıldızlar kayardı
Hangi dere bize neyi hatırlatır hangi faturayı yükler kenarda miskin bekleyen taşlar ikrara gelse iyi olur aksi ben hatırlatırım
Ve sicil defterimde hangi tanrının nasıl imana geldiğinden dem vuracağıma onların yaratılış öyküsüne şahit olurdum.
Bunca otların arasından geçerken bizimle temasta olan kıskanç, bir o kadar baştan çıkarıcı olan yasemin didara meydan okur
Lakin o kendinden emin; sen kendince ve ben kendimce yaşamayı doğanın dengesi olarak döngü çarkına ekledim dedi
Ben yaşamın peşine düşmüşken o kendi halinde dünyaya meydan okuyan cinsten mektuplarını dağıtıma vermiş misafirleri çağırır halaya, eksik ne varise hepsi davetli, rüzgar, heyecanım ve ışığa meydan okuyan bakışlar
Sevdaya takılı bayrakların dalgalanmasında oluşan senfoni müziğini icra eder en uzun gündüzün yaratıcısına meydan okurcasına
Ve elimizdeki imkânların azına dünyaların tozunu attırmaya yetecek kadar irademiz ve inancımıza sevdamızın mistik havasını ekledik ki kraterler sevdamızdan sakınsın
Lavlar kraterlerden değil sevdamızdan fışkırsın karşı duranları yaksın ama aşk acısı tarzında ve sevenlerin canına can katsın
Her kes aşkı tadar ama böylesini ilk kez şahit oluyordu yaşam, ben isem kalıbım yetmedği için ancak dile getiren yazı yazarım, o yaşamda neyse ben yazıda oydum
O aşktır ki bir iz bıraktı mı ömür boyu her ah çekişlerde bayrak gibi yürekten ölü çıkan cenazelerin üzerine serpilir cinsten etki yaratır
Bizler o otlu derlerden geçip yükümüzü çeşitliklerle dolu yaşam ekstantenelerini alarak geziyoruz umut olmaya doğru
Umudun aradığı en güvenilir konak vücudumuz olduğuna karar verdi vereli; hiçbir liman kalıcı yerimiz olmadı olamadı. (Devam Edecek)