Tarık OTHAN
Ak Parti Diyarbakır İl Başkan Yardımcısı Mübarek Yaz, il yönetimi tarafından önceki gün görevden alındı. Tanıtım ve Medyadan Sorumlu İl Başkan Yardımcısı olan Yaz, sosyal medya hesabı üzerinden bir açıklama yaparak, “İl Başkanımız giderayak benim yürütmedeki Tanıtım ve Medya Başkanlığı görevimi, genel merkezin bilgisi olmadan bir karar almıştır. Aklınca bana bedel ödetmeye girişiminde bulunuyor.” dedi.
Ardından birbirinden ilginç açıklamalar yaptı Yaz.
Yaz, görevde olduğu sürece kimsenin adamı olmadığını Diyarbakır’ın haklarını partin içerisinde çeteleşmiş, baronlaşmış zihniyete karşı alenen savunduğunu söylüyor;
“Mevcut İl Başkanı ve bazı kişilerden beri olduğumu her eylemimle daha önce belirtmiştim. İl Başkanı ve birkaç çapulcu için ne partimi bırakırım nede memleketimi.
İhale, yolsuzluk, rant ve benzeri şeylerle işim olmadı. Bazen yol param bile olmadan partiye gidip geldim ve elimden geldiğince hizmet ettim.”
Yaz, Ankara'da önceki kayyım benzeri "menfaat odaklı" oluşumun gayretiyle "Vali ve Kayyum" gitsin diye kulisler yapıldığını; yeni kayyım Güzeloğlu’nun başlattığı “İhalelerin canlı yayınlanmasından rahatsız olanların” Türkiye'nin ve Diyarbakır'ın geleceğini ilgilendiren "yerli tohum" ile alakalı çalışmalara darbe vurduklarından bahsediyor.
…
AK Parti’de bunu bir dönem (yanılmıyorsam 2008’de) Diyarbakır İl Başkanı Ahmet Fikret Öcal, merkeze (Ali İhsan Arslan’a) rağmen aday olarak aşmaya çalıştı.
Kendisi de atanmış İl başkanı olan Öcal’ın bu çıkışı, Ali İhsan Arslan tarafından tepki çekmiş ve mealen şöyle denmişti: “Sen de atamayla geldin. Demokrasi şimdi mi aklına geldi?”
…
Uzun zamandan beri görevden alınacağı dedikodusu yapılan Süleyman Serdar Budak’ın giderayak böyle bir şey yaptığını söylüyor Mübarek Yaz.
Budak’ın akıbeti nihayete ermeden yapılan bu görevden uzaklaştırmayı anlatırken söyledikleri perde arkasında (merkezdeki güç-çıkar ilişkilerinde) yaşananları gözler önüne seriyor ve akıllara Mubarek Yaz neden “bunları anlatma gereği duydu?” sorusunu getiriyor.
İktidarın Diyarbakır’da gözdesi olan bir ailenin bireyi olan Yaz’ın söyledikleri aslında herkesin bilip, kimsenin söyleyemedikleri olarak kayıtlara geçmesi adına önemli.
…
Özetle ve maalesef siyaset, merkeze terfi etmiş tepedekilerin icazeti alınmadan yerelde de olsa yürütülmüyor Türkiye’de.
Partilerin yerel işleyişlerinden, belediye ve vekil adaylıkları merkezden amade yapılmıyor. Bu tüm partiler için geçerli.
Merkezin atamasıyla prosedürlere uygun yapılan genel kurullar sadece göstermelik demokrasi etkinliğinden öteye geçmiyor.