Geçtiğimiz hafta sonu Siirt’teydik. Siirt Çalışan Gazeteciler Derneği Başkanı Atilla Durak’ın ev sahipliğinde gerçekleşen bu güzel buluşmada, yerel gazetelerin özellikle dijitale geçiş sürecinde yaşadıkları sorunlar, ekonomik sıkıntıların basın üzerindeki olumsuz etkileri ve çözüm yollarını konuşma imkanı bulduk.
Bu gibi toplantılar, bölgedeki gazeteciler açısından birçok bakıma faydalı.
Nasıl mı?
En başta sorunlar karşısında güç birliği, dayanışma ve tecrübe paylaşımına imkan sunuyor.
Siirt buluşmasından söz ederken öncelikle bu güç birliğinin bölgedeki çatısından; Güneydoğu Anadolu Bölgesi Gazeteciler Federasyonu’ndan da (GGF) bahsetmekte fayda var.
GGF çatısı altında Adıyaman, Batman, Diyarbakır, Gaziantep, Kilis, Mardin, Siirt, Şanlıurfa ve Şırnak illerindeki gazeteci derneklerinin bulunduğu bir çatı örgütü.
GGF, 9 ayrı federasyondan oluşan Türkiye Gazeteciler Konfederasyonu’nun da (TGK) bileşeni aynı zamanda.
Böylesi bir güç ve dayanışma birliği elbette çok önemli.
Zaman zaman bir araya gelip mevcut sorunları konuşup, çözüm yolları aradığımız basın alanındaki bu güç birliği güzel şeylere imza atıyor.
Bir araya geldiğimiz kentlerde idarecileri, sivil toplum örgütlerini de ziyaret edip görüş alış verişinde bulunduğumuz kadar kenttin tarihi ve doğal güzelliklerini ön plana çıkaran haberlerle katkı sunuyoruz.
Bu kapsamda önce Tillo Belediye Başkanı İdham Aydın ile birlikte ilçeyi gezip makamında samimi bir sohbet gerçekleştirdik.
Tillo, Siirt’in kalbi desek yeridir. Manevi ve birleştirici havası tartışılamaz.
Başkan Aydın, partiler üstü bir siyaset yapmaya çalışıyor. İlçeye dair projelerinden bahsettiği uzun ve sıcak bir sohbet gerçekleştirdik. Bölge insanına has misafirperverliğini fazlasıyla gösterdi bizlere.
Tillo derken akla gelen dini ilimlerin yanı sıra astronomi, tıp, anatomi, aritmetik, geometri, felsefe ve psikoloji gibi ilimlere de hakim bir Hezarfen/filozof olan İbrahim Hakkı Hazretleri gelir…
Ve elbette Işık Hadisesi ile kenti öne çıkaran tartışmasız otoriteye sahip bir değere sahip .
Ardından muhteşem manzarasıyla Ras-ıl Hacar (Delikli Taş) ve Botan Vadisi’ni görme imkanı bulduk.
…
Günün sonunda Siirt Valisi Kemal Kızılkaya’nın davetlisi olarak yemekte buluştuk.
Şunu özellikle belirtmekte fayda var sanırım; Çoğumuza mesafeli ve hatta soğuk gelen devlet mekanizmasına değer ve samimiyet katan şüphesiz idarecilerdir.
Sayın Vali ile bir araya geldiğimiz sohbet anında bunu fazlasıyla gördük.
Sohbet sırasında söz Diyarbakır’a gelince algıda seçicilik diyelim daha bir dikkat kesildim.
Başkomiser olan babasının görevi gereği (1980'li yılların başında) bir süre yaşadıkları Diyarbakır hakkındaki henüz çocuk yaştaki gözlemleri, su satıp ilk parasını kazanmasını farklı bir duygudaşlıkla dinledim. Şehitlik Karakolunda Başkomiser olan babasının Hicret Apartmanı’nın yıkılışından dolayı ağlayışını anlattı sayın Vali..
Feraset, mütevazılık, akıl, eğitim ve duygudaşlık bu kadar yan yana; bir birine yakışır ve insanı birbirine yaklaştırır.
Bir yeri sevdiren oradaki insanlardır. Atilla (Durak) Başkan bu anlamda dört dörtlük bir misafirperverlikle bizleri karşıladı;
Velhasıl; Siirt'ten bölgedeki yeni sürece değer ve anlam katan Tillo’nun manevi birleştirici havasının oluşturduğu güzel anılarla dönmenin mutluluğundayız.