Ülkemiz önemli bir ekonomik çıkmazın içerisinde. Hükümetin son yıllarda denediği hiçbir ekonomik program ve sistem başarılı olamadı. Deyim yerindeyse makinenin bütün dişleri denedi ancak bir türlü dikiş tutmadı. Ne faizin indirilmesi, ne faizin yükseltilmesi. Ne de Kur Korumalı mevduat sistemi. Ya da çalışanların ücretlerinin artırılması. Hepsi havanda su dövmek gibi oldu. Fiyat istikrarı sağlanamadığı gibi dövizin yükselişinin önüne de geçilemedi. Hayat pahalılığı almış gidiyor. Uzun vadeli ve kısa vadeli programlar kadük kalıyor.
Peki, ama piyasalardaki bu akıl tutulmasının nedeni nedir? Bu kadar deneyimli olan ve 22 yıldır ülkeyi tek başına idare eden güçlü bir hükümet neden bunun önüne geçemiyor, neden ekonomik başarı sağlayamıyor? Neden aslında çok basit. Klişe hale gelmiş olan, çoğumuzun günlük hayatta kullandığı ancak anlamını ve içeriğini çok fazla dert etmediğimiz temel bir iktisadi terim var. İktisat ve işletme okuyanlar bunu daha iyi bilir. “Her arz kendi talebini yaratır.” Ya da “her talebin bir arzı olur.” Yani arz ve talep aslında birbirini tamamlar. Biri olmazsa diğeri de olmaz.
Nedir bu?
Piyasaya ne kadar çok mal ve ürün sunarsanız ne kadar çok alternatif yaratırsanız ona göre talep olur ve buna bağlı olarak fiyatlar kendiliğinden dengeye gelir. Bu durumda fiyat artışlarının önüne geçilir, aksine fiyatlar ucuzlar. Piyasa kendi oto kontrolünü sağlar. Bugün sıkça kullandığımız “fiyat fırsatçılığı” kendiliğinden ortadan kalkar. Üreticiden toptancıya, aracıdan satıcıya kadar tüm maliyetler doğal olarak dengelenmiş olur. Böylece vatandaşın cebine dokunulmamış olur. Böylelikle ücretleri artırmaya da gerek kalmaz. İşveren de emekçi de rahatlamış olur. Çünkü ücretleri artırdığınızda piyasadaki fiyatlar düşmediği gibi maliyetler de artmış oluyor. Ne üreten, ne satan, ne çalışan, ne de çalıştıran bir şey kazanmadığı gibi hep kaybediyor. Kazanan sadece bundan rant sağlayan küçük bir zümre oluyor.” Ne pahalılığı kardeşim? Bakın restoranlar, eğlence yerleri dolu” denilen kesim de zaten bu işten haksız kazanç sağlayan o küçük zümre. Denenen mevcut yanlış ekonomik sistemlerin meydana getirdiği ağır tahribattan dolayı orta sınıf tarihe karıştı. İki sınıf kaldı. En üst ve en alt. En üst bu sistem sayesinde uçtu, alt çöktü. Akıl almaz kira artışları ve konut fiyatları dahil piyasada yaşanan tüm dengesizliklerin nedeni yukarıda vurguladığımız yanlış ekonomik politikalardır. Devam Edecek