Mesut Çokur Yazdı: Hayat Sevi"m/n"ce Güzel

İncecik beli küçücük eliyle ne işlere kalkışıyor bir görseniz inanmazsınız! Üç saatte bir konuşabilmek için zaman kolluyorum. Onun yanına varıp gölge bir yer arıyorum. O gölgede ala gözlerine dalıp yalnız beni ferahlatan atmosferimi yaratıyorum. Saygısından birinci çoğul şahıs ekini birinci tekil şahıs ekinden ayıramayan kadın; inanın sizi çok seviyorum fakat nazar değmesinden korkuyorum. Önce yüreğimin közüne sevgi adı altındaki tüm eksikleri boca ediyorum. O vakitten sonra ister anne olun bana ister kardeş, ister arkadaş olun bana ister eş. Ben adı geçen tüm yoksunluk eklerini sizinle dolduruyorum ve yalnızca ilahi aşktan azade ediyorum ruhunuzu. Bedeninizden ayrılmasın diye gözlerim ruhumu teslim etmeye hazır hissediyorum. Ama teslim edersem ruhumu bir daha sizi görmemekten korkuyorum. Her günün akşamı ertesi gün kadar vakit diliyorum evrenden ve bu dileğimle Gılgamış'a kafa tutuyorum. Siz varken bu cihanda ben bir süre daha öteki cihandan uzak kalmak istiyorum. Kekeme yüreğimle size neler de söylüyorum. İnanın bana kendime çok şaşıyorum. Materyalist bir zihinle gülüşünüze gözüm değdiğinde Mevlana misali pişiyorum, Yunus misali bedenimle didişiyorum. Allah'a varıyorum. Şuan güzelliğiniz hakkında bilmediğiniz şeyleri paylaşıyorum. Bilmediğinize adım kadar eminim. Zira, bilginiz dahilinde yüzünüzü halka açık yerlerde göstermeniz katliam sayılmalı ve tek göz hücreye hapsedilmeli inci dişleriniz. Gülüşünüzün de kast ettiği bazı mevzular var ama neyse. Siz, güzelliğinizle erkekleri öldürmeyi iyi bilirsiniz. Yüzünüze bakmaya cesaret edip de yaşarsam ip yerine kirpiklerimle bedeninizi saracak bir elbise dikmeyi planlıyorum. Korkmayın nolur. Bilin ki kötü şeyler sizi değil beni bulsun diye uğraşıyor, düşünüyor ve dualar ediyorum. Payınıza cennet düşsün diye cehennemin kapılarını küçük ellerimle sımsıkı tutuyorum. Sonra yeniden birinci tekil şahıs ekine başvurup sorguluyor. Milyarlarca yağmur tanesini birbirine değdirmeden yeryüzüyle buluşturan Yaradan en nadidesini benim başıma mı yağdırdı? Yukarı bakmaya gücü olmayan aciz bedenimi o mu ayaklandırdı? Yaşamaktan yorulan kalbimi sevdaya onun dilsiz bedeni mi daldırdı? Annemin doğurmayı arzuladığı onuncu kardeşim misin? Olası ebediyete intikalinde kokusuna muadil misin? Yeryüzüne inişi beklenmeyen leb-i nardan peri misin? Söyle bana sen kimsin?