İyice girmişler seçim atmosferine; her biri bir havada…
“1400 yıldır bize ne dediler, ne demek istiyorlar diye dediklerini tefsir ediyoruz. 1400 yıldır Yahudi ve Hristiyanlara beddua ediyoruz, salavatlar getiriyoruz; gözyaşları daha fazla olsun diye. Ama bizim gözlerimizde yaş kalmadı.
Vatanları yıkılsın diye bizim elimizde yıkılmadık vatanlar kalmadı. Onların kadınlarına hakaret olsun diye bizim kadınlarımız hakaret içinde kaldı.
1400 yıldır yağmur duaları ettik, her yer yağmurla doldu. Sadece Müslüman çoğunluklu devletler hariç.
1400 yıldır zekat topladık, her geçen gün açlık ve sefalet daha da arttı Müslüman çoğunluklu devletlerde…
Ey uyuyan ümmet! Beddua ettikleriniz uzaya çıktılar, aydan aydan dünyaya baktılar, hücreleri böldüler, ikinci bir bilimsel devrim yaptılar. Sizler sadece iki bacak arası devrimlerle uğraştınız!
Bugünlerde bile derslerinizde cinsellik nasıl olur, abdesti ne bozar, kadın ve siyah köpek önünde namaz kılmayı öğretmeye devam ediyorsunuz.
İçtihat ve alimlerinize cihatta nikah için, yaşlı adamı emzirme ve ölen eşinizle son defa cinsellik üzerinde ittifak ettiler.
Bunlar üzerine kitap yazdılar ve buna ek olarak barışçıl bir biçimde tecavüze uğramış kadınla nikah yazdılar.
Ey uyuyan ümmet! Bizler aklımızı ve mantığımızı kullanmayı hak etmiyor muyuz?
Akıllarımız bu bilimden ve teknolojiden, uygarlıktan faydalanmayı hak etmiyor mu?
Hayret etmiyor muyuz aklımızın 1400 yıldır rehin oluşuna?
Bir yarış atı ile tarla sürüyoruz; eşeği de koşuya hazırlayıp koşturuyoruz.
Bundan ne zaman vazgeçeceğiz?
Yukarıda yazılanlar bana ait değil. Bir Arap televizyonu, (Youtube Kanlı da olabilir) Mehdi Jassim adlı program sunucusuna ait.
Ne kadar doğru ne kadar yanlış yorum size ait.