Fettullah Çelik yazdı: Akla ziyan diziler ve şiddet-2

Önceki yazımda TV dizilerindeki şiddet, içeriklerindeki mafyavari tiplerin toplum üzerindeki etkilerini dilim döndüğünce sorgulamıştım.

Önceki yazımda TV dizilerindeki şiddet, içeriklerindeki mafyavari tiplerin toplum üzerindeki etkilerini dilim döndüğünce sorgulamıştım.

İzleyicilerin önüne konan bu dizilerin alıcısı var ki izleniyor. Bir arz talep meselesi diyebiliriz buna.

Ancak seyirciyi buna motive eden bir akıl da yok değil.

Alıştıra alıştırıla yapılan ve belirli sürece yayılan bir bilinç var. İzleyecek bir alt yapı hazırlanıyor; çoğu durağan hayat yaşayan insanlar için sürekli bir atraksiyon ve entrikalara olan ilgi.

Bir şekilde içimizde yatan şiddete gönderme yapan bir alt mesaj var.

Şuna dikkat edin lütfen; Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK), televizyonda programlarında, filmlerde, dizilerde, müzik kliplerinde, reklam ve tanıtım filmlerinde, alkol ve sigara kullanımını "özendirici" olmasını engellemek için aldığı tavır, bu tür şiddet barındıran içeriklerde es geçiyor.

Şöyle diyebilirmiyiz peki? Bir suç-mafya dizisinde başrol oyuncusu, bir gecede onlarca kişiyi öldürmesi elindeki silahı sürekli ekran karşısında izleyenlere göstermesinde bir sakınca görülmüyor. Gel gör ki elinde bir içki kadehi veya sigara varsa buzlanıyor.

Bireysel silahlanmaya karşı mücadele veren Umut Vakfı’nın Şiddet Raporu’na göre, 2020 yılında Türkiye'de 3 bin 682 olayda 2 bin 40 kişi öldürüldü, 3 bin 688 kişi de yaralandı.

Verileri buraya not edip; uzmanlara bakalım.

Uzmanlar, medyadaki şiddet artışının dünyada psikolojik araştırmalarda da önemsenen bir konu olduğuna dikkat çekerek, televizyonda yayınlanan dizilerdeki karakterlerin özellikle çocukları negatif etkileyebildiğine dikkat çekiyor.

Psikiyatrist Prof. Dr. Nevzat Tarhan, şöyle diyor:

"Medyadaki şiddetin kişiler üzerinde üç türlü etkisi vardır. İlki ‘şiddeti modelleme'. Babasından şiddet gören kendi kardeşine uyguluyor ya da işyerinde patronundan gören kendi memuruna uyguluyor. İkincisi ‘duyarsızlaşma'. Mesela iki kişi kavga ediyor ama daha sonra hiçbir şey olmamış gibi davranıyorlar. Sonuncusu ise ‘korku'dur… "Çocukların neyi sevip sevmeyeceğine, rol model olarak neyi seçeceğine yine bu diziler karar veriyor. Çocuklar dizilerde sevdikleri karakterleri ego ideali olarak görüyor. Çocuk eğer bu nedenle diziyi seyrediyorsa ebeveynlerin bunu sorgulaması gerekmektedir. Bu nedenle ebeveynler çocuklara dizilerdeki her bilginin doğru olmadığını, her söylenene inanmaması gerektiğini anlatmalı. Çocuk diziyi izlediği zaman ya da herhangi bilgisayar ortamında bir şeye aşırı yoğunlaştığı zaman, anne-baba, oradaki yanlışı, doğruyu çocuğa sabırla anlatmalı" Devam Edecek

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Yazarlar Haberleri