Fark ettiğimde gitmek istedim
Ucu bucağı beli olmayan diyarların zifiri karanlığına
Belki kaybedenler hepsi orada toplanmıştır
Belki yeni bir örgütlenme çıkacaktır
Belki asrın eksik kalan ilmeğine
bir kurşun da biz sıkarız diye umut etmiştim
Fark ettiğimde sen gitmiştin
Beni benle bırakıp işkence seansların insafsız kısmına beni yazarak
Kendinden bir eser bırakmamak için kendini yakarak
İşlerin böyle gitmediğini bildiğin halde
faturanın en katmerlisine kendini yazarak
Duymadın mı kendini birinin yerine yakanlar efsane olur
Kahraman olur
Erdemliğin feriştahına kafa tutmanın tadını nasıl tek yaşarsın
Benim sana düşkünlüğüm
kadar senin emeğe düşkünlüğünü kıskandım doğrusu
Bir daha olmasın dediğimiz neler varsa yere serili halde durduğunda
Sahiplenmezsek
Onların toplamından kendimize ders çıkarmazsak
Ve inanılması zor olan bir şey ama
biz bir olasılığa aşk olmayı beceremezsek
Nasıl övünürüz aşkımızın kalitesi
Yaşayış biçimi
Ve doğa üstü haliyle tanrısal bir duyguyu şiirde nasıl yaşarız
İşte fark ettiğimde sana bir daha kitap yazmak istediğimi anladım
Ama sen kitap olmak için nerede bekliyorsun
Kendine hangi karakteri seçiyorsun
Bir mevsim olmaktan çıkıp günlük dile dönsen
Ben hangi mevsimi yaşadığımı anlar
neyle uğraştığımın mizansenine resim yaparım
Ben seni görmeden âşık oldum
Seni tanımadan âşık oldum
Senin olası şeklinin resmine âşık oldum
Âşık olduğumu görebilecek misin aydınlığın içinden süzülerek
Benim seni fark ettiğim tarzda
sende fark edecek misin
eline fırça alarak tualde
eksik olan son fırça hamlesini sen yapacak mısın?