Halepçe katliamından sonra merhum Turgut Özal kapıları açınca, on binlerce Kürt Irak'tan Türkiye'ye geçiş yapmıştı. İki yıl içinde hepsi topraklarına geri döndü. O günkü iktidar süreci doğru yönetmişti.
Bugün on milyon civarında sığınmacıdan söz ediliyor. Bu insanları hedef alan saldırıları kınadık, karşı çıktık. Savaştan kaçıp gelen masum aileler kadar kriminal suçlu da Türkiye'yi mesken tuttu. Met isimli zehirin kullanımı arttı. Suç oranları yükseldi. Cinayet, tehdit, şantaj rutine bindi.
Böyledir, Dünya'nın her yerinde en azılı haydutlar azınlıklardan çıkar. Merkezi yapıdan yüz bulamayan insanlar, sıra dışı işlere bulaşırlar.
Kürtlerle, Türkiye'deki sığınmacıları kıyaslamanın sebebi şudur; aidiyet duygusu tercihlerinizi belirler.
Taksim'i mesken tutanların direnmesi bu yüzden. Topraklarına karşı aidiyet duygularını yitirmişler.
Ölürler, gene gitmezler.
***
İzmir’de beş yavru dumandan boğularak can vermiş. Anne, bebeklerini doyurmak için çöp toplamaya gitmiş. Baba hapiste. Ev dedikleri baraka bile değil.
Güne bu haberle uyanmak.
Yazıklar olsun bu kadere, hayata…
Nefes almıyorum billahi.
***
Bahçeli, DEM Parti grup toplantısına katılıp çağrısını yinelesin!
Bakırhan da, MHP grubunda yanıt versin!
Herkes birbirini samimiyet testinden geçirsin!
***
Dem parti, kayyum atanan belediyelerde yürütmenin durdurulması için yargıya başvurdu.
Fıkra bu kadar.