Bana saldıran kişiyi ömrümde görmemişim, bizim nasıl bir anlaşmazlığımız var onu bile tam bilmiyordu
Anlaşmazlığa sebep argüman hangi davranışlarımız sonucu oluştu onu da bilmiyorum
Hani derler ya rüyamda görsem tanımam, öyle bir sima ama bu saldırganlık niye ve sonu nereye varacak
Rüyamı tarıyorum rüyamda bile bir şey demediğim kesin gibi bir şey en azında hatırladıklarımın arasında yoktur
Neresine neyimi batırdığımda bilemiyorum ki kendime dönüp şöyle bir şey diyeyim iyi güzel de sen bunu hak ettin ve kendime bunu asla demem çünkü olumsuz bir şey demedim
Oysa insan ve insanlığın ortak değerleri vardır, hepsini bilmezsekte en asgarisi olanları bilebiliriz
İnsanlığın oluşmaya başlaması veya yürüyüşe geçmesi, birbirleriyle birlikte gezdikleri yerlerde hep sosyal bir varlık olmuşlar ki birbirlerini bir sonraki kuşağa taşımışlar
Bir birimize saldırmayacağız, barış içinde yaşayacağız, karşıdaki de senin gibi bir insan ve en az senin kadar haklara sahiptir
Kendine istediğini karşıdaki insana da isteyeceksin ki gözü senin yaşamda olmayıp gözü değmesin
Bu asgari müşterek haklar kölecilik kalktığından beri kabul edilen asgari müşterekler ve üzerinden bin yıllar geçti
Tarih dediğin şey böyle bir el atımlık basitlikte oluşmuyor ve insanlık tarihide engebeli yolları aşarak oluşmuş
Konulara farklı bakmamız, konulara farklı vakıf olmamız bize bu kadar saldırganlık hakkı veriyor mu?
Ya doğru senin bildiğin gibi değil ise bu saldırganlığın telafisi nasıl olacak, verilen tahribatların telafisi nasıl karşılanacak
Bazı şeylerin telafisi asla mümkün değildir, ölüm gibi, güven gibi olgular insan bedeninden çıktımı bir daha geri gelmez
İnsanların hepsine yetecek oksijen var ve güneş herkesi ısıtacak kadar de kendi gücüne sahiptir ve herkese istediği kadar verebilme erdemine, gücüne sahiptir
Lakin insanlar dünyaya yeni bir örtü yapmaya kalkışırlarsa insana yaratmış olur, ne dünyaya nede güneşe gücü yeter
Dahası insan yaşlanınca kendine de gücü yetmiyor ki altına ediyor, bu gerçeklik varken neden bu acımasızlık
En acımasız saldırılar katliam, kırım veya jenosid ile tanımlanmışlar, yöntem diktatoryal faşizm olarak adlandırılsa da bunlar insanlığı bitirememişler ve sonunda aklı selim dünyaya hakim olmuştur
Tarihin döngüzünde geriye kalanların öznesi bu ve bu gerçekliği değiştirmekte mümkün değildir, tarihi yeninden yazmak döngünün başına gidip yeniden bir yaratılış yaratmak lazım ama eski insanları, buzul çağını, devler dönemini eski savaşları şartlarında nasıl yaratır ki insan
Nasıl bir iç dünya yaratılıyor, nasıl bir dış dünya yaratılıyor ki beni kendinden ayırıp bu kadar saldırganlık hakkını kendinde buluyorsun
Bu acımasızlığın mektebini nerede okudun, hangi öğretmenler sana bu yöntemler üzerinde çalışmana rehberlik etti
Peki de benim neyime şahit oldun da üstüme çizik çektin, düşman gördün, bana saldırdın
Geride bıraktığım yaşamın hangi kesinde yer aldın ki, hangisinde yanlış ve bu yanlışta bu kadar saldırganlığı hak ettim
Bir durup düşünmekte fayda yok mudur ya bu kadar saldırganlık bana kaybettirir de oklar bana dönerse ne yaparım
İşte o zamanın çaresizliğine senin saldırdığın insanın çaresizliği de eklenmiş olur ve iki kez incinmiş olursun
Olurda bu güne değin böyle bir hiyerarşi oluşmamışsa bundan sonra oluşmayacak diye bir şey yok