.. /Bazen yalnız kalınca ne düşünüyorum biliyor musunuz? Bakın tüm samimiyetimle söylüyorum, asla yanlış anlaşılmasın.
Çocukluktan günümüze kadar çok badireler atlattım; Hastalık, kaza, 80'li yıllarda, sorgu ve aylarca işkenceler, Cezaevinde hergün dayak ve insanlık dışı vahşet uygulandı bedenlerimizde.. Sağlıksız beslenme, yemeklere karıştırılan zehir ve mikroplar, açlık, susuzluk, bitlerle arkadaşlık vs.. ölmedik..
Doksanlı yıllarda takip, korku, tehditler, geceleri kapıya dayanmalar, birkaç kez öldürme girişiminden şans eseri kurtuluş falan..
Bu yaşadıklarımı bir çok devrimci, sistem muhalifi namuslu insanlar yaşamış.. Bunlardan asla kendime bir paye çıkarmadım, kendime görev kabul ettim, olması gerekendi diye düşündüm..
Gelelim bu günlere; inanın, "Keşke o günlerde ölseydim" dediğim çok olmuştur. Geriye namuslu bir miras bırakma anlamında.. Ama kime? Varislerime mi?
Aslında müthiş bir paradoks bu söylediklerim. Bir yandan ölüp gerimde kalanlara onurlu bir miras bırakmak, diğer yandan keşke o günlerde ölseydim de bugün yaşadığım bazı şeylere tanık olmasaydım ikileminde boğuluyorum..
Belki de benimkisi tükenmişlik sendromu; Kimbilir?