.. /Sorguda tanışmıştım onunla. Gözlerimiz bağlı olduğu için ses aşinalığı ile bazen sohbet ederdik onunla. Sorgucular işkence yaparken ona, "Oğlum senin Kod adın Sofi'dir bize arkadaşlarını söyle! " dediklerinde o, her seferinde, "Sofi ananızı, avradınızı.....sin" diye bağırırdı. Oldukça küfürbaz biriydi, işkencecilere ettiği ilginç küfürler nedeniyle bizler o halde bile müthiş gülüyorduk.
Yine bir gün işkence yapıyorlardı. Filistin askısına almış ve vücuduna elektrik veriyorlardı. İşkenceden yorulan sorgucular dinlenmeye gidip onu askıda bırakmışlardı. Bir müddet sonra Sofi'nin, "Ulan Patron Faxo'nun çocukları gelin artık oğlum canım sıkılıyor" diye bağırmış ve bizler gülmekten yerlere yatmıştık. Müthiş direnmesinin yanında bir de tam bir neşe kaynağımızdı.
Sonra gözaltı denilen Deve Geçidindeki Askeri alanda tam bir ay aynı ranzayı paylaşmıştık onunla. Adı Mihê idi. Ama biz sorgudaki ismi ile birleşririp onu, Sofi Mıhe diye çağırıyorduk. Çok renkli biriydi. Oldukça şakacı ve hep gülümseyen bir yüz ifadesi vardı.
Cezaevinde koğuşlarımız ayrıydı. Bir daha hiç görüşmedik onunla. Bu yıl tesadüfen bir arkadaş aracılığı ile buluştuk. Sakal bırakmış tam Sofi olmuştu. Cezaevinden sonra hiç bir işte başarılı olamamış ve kendi deyimiyle, "Alçak sürünmeye" başlamıştı.
"Sofi ne iş yapıyorsun? geçimini nasıl temin ediyorsun? " diye sordum. Anlatmaya başladı:
"Bu yıla kadar hiç bir iş yapmadım. Cezaevinden tanıdığım Nevzat adındaki koğuş arkadaşım Ağa çocuğuydu. Çok geniş toprakları var. Bu yıl bana 150 dönüm arazisini ekip mahsulün tamamını verecekti. Tam biçme zamanı tarladan geçen elektrik direğinden kopan tellerden çıkan kıvılcımla tarla küle döndü. Buradan elde edeceğim para ile ne hayaller kurmuştum. Küçük bir dükkan açıp rahat edeceğim diyordum. Elektrik anamı ...ti" dediğinde üzülmüştüm. Benim üzüldüğümü görünce, "Kardaş üzülme Sorguda elektrik verenlere çok küfür ettim, hatta biliyorsun onlar elektrik verince daha yüksek, daha yüksek verin ! diye bağırıyordum. İşte şimdi de Allah bana, "Daha mı yüksek diyorsun, al sana! dedi.
Bu kez kahkaha attık.
Yanımdaki dindar arkadaşım hikayesini dinledikten sonra ona, " Sofi tövbe et, belki Allah işini rast getirir, fakirlikten kurtulursun.. " dedi. Mıhe yüzünü gökyüzündeki bulutlara çevirerek, "Şimşek çakmazsanız sizin de ananızı.....yim" dediğinde gülmekten yerlere yattık. Dindar arkadaşımız da ayağa kalkıp gideceğini söyledi. "Otur oğlum nereye gidiyorsun?" dedik. Dindar arkadaş, "Tövbe estağfurullah burada daha fazla kalırsam Allahın gazabı üzerimizden eksilmez, hatta siz de kalkın wallahi üzerinize şimşek çakar" diyerek gitti.
Sofi Mıhe gülerek, "Bu arkadaş benden elektrik alamadı" dediğinde yine ortalık kahkahalara boğuldu.