.. /Toplum olarak bazı kötü alışkanlıklarımız var ve bir türlü bu alışkanlıklarımızdan vazgeçemiyoruz. Nedir bu alışkanlıklar? Ülkenin ahvalini Emeklilerin, çalışanların, köylünün, esnafın ve işsizin durumlarından anlamaya çalışıyor, buna göre analizler ve durum tesbitleri yapıyoruz.. İşte bu büyük yanılgıdır. (Şimdi bir çoğunuz, hadi ordan be! diye tepki göstereceksiniz)
Fakir, Emekli, işsiz, köylü, işçi her zaman şikayet eder. Çünkü bu kesim her zaman kalantorlara (yani yağ bağlayan aptal gövdelilere) bakıp kendi ahvalları ile karşılaştırıp feveran ederler. Hiç bir dönem mutlu olamamışlar. Bu yoksulluk onlarda kronik bir vaka haline gelmiş.
Mesela Köylüler, her yıl ürün rekoltesi tavan bile yapsa dört gözle ağlarlar. Bu durum onların geleneksel, değişmeyen halleridir.
Emekliler yine çalışanlar ile aralarındaki farka öfkelenip dururlar. İşsizler, iş yok diye ha bire küfredip isyan ederler. İşe girdiklerinde de ücret ve maaşlarının yetersizliğinden yakınırlar. Yani yakınma bir nevi halet-i ruhiyeleri haline gelmiş.
Köyde yaşayan bir akrabam var. Her telefon açtığımda inleyip durur, "Xesteyem, Öliyem" der durur. Bu durum yaklaşık yirmi yıldır hiç değişmiyor.
En sonunda, "Yahu artık yeter be! bi öl artık! " diye isyan ettim.
Konumuza dönersek; Ben, Ülkenin Ekonomik gidişatını işadamlarından öğrenip daha gerçekçi bilgilere ulaşmaya çalışıyorum. Tahsil edilemeyen alacaklar, ödenemeyen çekler, üretim girdilerinin pahalılığı, Kredi faizleri vs. vs. daha birçok teknik konular.
İşadamı Cevat Korkmaz ile bu gidişat ile ilgili arada bir oturup dertleşiriz. O, anlattıkça ben ne kadar rahat olduğumu anlarım. En azından, ne tahsil edemediğim alacaklarım, ne dönen çeklerim, ne üretim girdilerinin pahalılığı, ne kredi faizlerinin yüksekliği ile ilgim olmadığı için oldukça rahatmışım be! diyerek teselli buluyorum. Allah zenginlere yardım etsin.. Birden sıfıra düşmek resmen ölümdür.
Bizler için, "Vahşi batıda değişen bir şey yok" eskiden de bağırıyorduk, bugün de bağırıyoruz. Tek fark benim hasta köylümüze dediğim gibi, "Öl artık be! " klişesi.
Wallahi her tarafım sızlıyor, kimse, "Geçmiş olsun" demesin bari öyle bir geçmiş ki.. Allah muhafaza bundan daha kötü olur mu bilmem..